Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde Yusuf Ziya Öner Fen Lisesi Müdür Başyardımcısı Ümmüye Baydoğan'ın etüt saatinde 10’uncu sınıfta okuyan erkek öğrenciye yüzünü ve kulağını kanatacak şiddette tokat attığı iddiası kentteki iki eğitim sendikasını birbirine düşürdü. Olayın ardından okul öğrencileri durumu protesto etti, eylem yaptı. Eğitim-Sen olayı kınarken bir diğer sendika ise öğrenciye dayak attığı iddia edilen öğretmene sahip çıkmakla kalmadı, sözü öğretmen Emine Karakaş’a getirdi, onun Cumhuriyet konuşmasını hedef tahtasına oturttu. Öğrencisini darp etmekle suçlanan müdür yardımcısının tepkilerin ardından istifa ettiği öğrenildi.

OKULA POLİS GELDİ

Antalya Döşemealtı ilçesinde Yusuf Ziya Öner Fen Lisesi Müdür Başyardımcısı Ümmüye Baydoğan'ın, etüt saatinde yaramazlık yaptığı gerekçesiyle 10’uncu sınıfta okuyan erkek öğrenciye tokat attığı, öğrencinin ise yüzü ve kulağının kanadığı iddiasındaki 11 ve 12’nci sınıf öğrencileri durumu protesto etti,  eylem yaptı. Polisin okula gelmesine yol açan olay ve eylem eğitim camiasının gündemine oturdu.

SENDİKALARDAN FARKLI AÇIKLAMALAR

Eğitimde yaşanan şiddetin liyakatsiz yönetici atamanın bir sonucu olduğunu söyleyen Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, bu olayın ayrıntılı bir şekilde sorgulanması gerektiğini, öğrenciye şiddet uygulamasının affedilemeyeceğini söyledi. Yaptığı yazılı açıklamada Eğitim Sen’i hedef alan Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran ise Eğitim Sen’i olayı manipüle ettiğini belirterek, yapılanın yargısız infaz girişimi olduğunu dile getirdi.

Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez


“ÖĞRENCİLERE ŞİDDET UYGULANMASI AFFEDİLEMEZ”

Müdür Başyardımcısı Ümmüye Baydoğan’ın 10’uncu sınıf öğrencisine dayak attığı iddiası veliler, sendika ve vatandaşların gündemi oldu.  Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, yaptığı açıklamada olayın araştırması gerektiğini ve öğrenciye karşı uygulanan şiddete karşı olduklarını söyledi. Sönmez, açıklamasının devamında şu ifadelerde yer verdi; Antalya Yusuf Ziya Öner Fen Lisesi'nde liyakatsiz okul idarecisinin şiddeti basına yansımıştır. Bu gelişme ayrıntılı bir şekilde sorgulanmalıdır. Öğrenciye yönelik şiddeti önlemesi gereken okul idarecilerinin kendisinin şiddet uygulaması eğitimde geldiğimiz vahameti göstermektedir.  Kaldı ki yatılı bir okulda okul yönetimlerine emanet edilmiş olan öğrencilere şiddet uygulanması affedilemez” dedi.

“İLGİLİ KAPSAMLI ARAŞTIRMALAR YAPILMALI”

“Öğrencilerin bu şiddete sessiz kalmamış olmaları önemlidir” diyen Sönmez; “Buradan şunu görüyoruz kentlerin en gözde okullarına dahi liyakatsiz idareciler atanıyor. Öğrenciye şiddet uygulan başyardımcının da görevlendirme olduğu anlaşılıyor. Ne yazık ki birçok okulumuzda liyakatsiz, pedagojik yaklaşımdan haberdar olmayan kadrolar bulunuyor. Eğitimde bilimsel yaklaşım gerekiyor. Çağdışı yaklaşımlarla okulları yönetemezsiniz. Bu şiddetle ilgili kapsamlı araştırmalar yapılmalı ve okul idaresinin sorumluluğu göz ardı edilmemelidir. Yatılı okullar bu tür şiddet olaylarının yaşanmaması için denetlenmelidir. Öğrenciye uygulanan şiddet olayının kapatılmaya çalışılması, öğrencinin şikayetten vazgeçmeye zorlanması kabul edilemez. Eğitim Sen olarak bu olayla ilgili gelişmelerin takipçisi olacağız” ifadesini kullandı.

“LİNÇ GİRİŞİMİ"

Eğitim Sen’i hedef alan Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran ise yaptığı açıklamada olayın bir sendika tarafından manipüle edildiğini belirterek; Kendisini idarenin ve adli hukukun yerine koyarak, henüz kesinleşmemiş bir konuda insafsızca linç girişiminde bulunan bu sendikamsı yapı müdür başyardımcısını ve tüm öğretmenleri hedefe oturtarak olayı çarpıtmaktadır. Bu tür açıklamalar eğitimin niteliğine, kurumsal bütünlüğüne hiçbir katkı vermemektedir. Bilakis öğretmenleri hedefe oturtup, mesleki motivasyonu düşürecek ve öğretmenlik mesleğini örseleyecek açıklamalardır” dedi.

Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran


EMİNE ÖĞRETMEN HEDEFTE 

Miran açıklamasının devamında ise TED Antalya Koleji Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Emine Karakaş’ı hedefine aldı.  Eğitim Sen’i de hedef alan Miran, şunları söyledi:

* Antalya’da bir özel okulda düzenlenen Cumhuriyet Bayramı töreninde marjinal bir siyasi parti açıklaması olabilecek bir metnin okunmasını alkışlayıp aklına pedagojiyi getirmeyen, çocukların dağa kaçırılması için terör örgütü tarafından kurulan kirli tezgahın parçası olmuş yandaşlarına pedagoji ve liyakatten bahsetmek aklına gelmeyenlerin, gerçekleşmiş olması herkesi üzecek bir olay üzerinden giriştiği dezenformasyon bu sendikamsı yapının bilindik eylemidir. Eğitimcilerin şiddet eylemleri içinde en büyük rahatsızlığı, olanı biteni tam olarak anlamadan yapılan değerlendirmeler ve yargısız infaz girişimleridir.

* Eğitim Bir Sen olarak eğitim ve şiddetin yan yana getirilmesi düşünülemez kavramlar olduğu herkes tarafından bilinmelidir. Eğitimcilere uygulanan şiddeti reddettiğimiz gibi milletimizin en kıymetli varlıkları olan çocuklarımıza uygulanacak şiddeti de en sert şekilde reddederiz. Yusuf Ziya Öner Fen Lisesinde gerçekleştiği iddia edilen şiddet olayının ciddi bir şekilde araştırılmasını ve en doğru karara ulaşılmasını bekliyoruz.