Çarşı-pazar cayır cayır yanıyor, fiyatlar bütçeleri paramparça ediyor!

Millet ağlamaklı!

Ülkeyi yönetenlerin bu duruma acil bir çözüm bulması, insanlarımızı biraz olsun rahatlatması gerekir değil mi?

Hayır, onların gündemi başka! Halkın karnını doyurmayacak işlerle uğraşıp şöyle diyorlar:

1) Bu anayasa işimize yaramaz, vesayet anayasasından kurtulalım, yeni anayasa yapalım!”

2) Özgürlükleri kısıtlayan yeni yargı paketini Meclis’ten geçirelim.

3) İsrail’in topraklarımızda gözü var. Saldırgan İsrail’in, Gazze ve Lübnan’dan sonra hedefi Türkiye!

Vay canına! Gel de şaşırma!

O kadar kolay bir lokma mıyız biz?

Evet, İsrail işgalci, yayılmacı, kural tanımayan haydut bir devlet!

İsrail Başbakanı Netanyahu, 21’inci Yüzyıl’ın Hitler’i... Tam bir soykırımcı... Peki, İsrail gerçekten Türkiye’ye saldırabilir mi?

Sıkar biraz!

O kadar güçsüz, küçük bir ülke miyiz ki, İsrail gözünü topraklarımıza diksin?

10 milyonluk bir ülke, 86 milyonluk koca Türkiye’ye saldırma deliliğini göze alabilir mi?

Netanyahu katil bir siyasetçidir, ahlâksız, gaddar ve zalimdir ama akılsız değildir! Türkiye’ye saldırmaya kalkarsa başına neler geleceğini bilir.

Netanyahu, Ortadoğu’da dişini geçirebileceğini bildiği Filistin (Gazze), Lübnan gibi ülkelere karşı terör ve soykırıma devam edecektir.

İsrail, bir devlet gibi değil, vahşi, gözü dönmüş bir terör örgütü gibi davranıyor.

Dünyanın bu kontrolsüz vahşete “Dur” demesi gerekiyor ama tam tersine Amerika haysiyetsiz bir kararlılıkla İsrail’i destekliyor, diğer büyük ülkeler de tribündeki seyirciler gibi sadece seyrediyor.

Amerika, katillerden yana... Peki, İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya, Çin gibi büyük devletler nerede?

★★★

Günümüzün dünyasında ‘insanlık’ kavramı küçüldü, hatta öldü!

Bu devran tabii ki, böyle gitmeyecek!

Hitler bozması Netenyahu’nun uluslararası bir mahkemede “savaş suçlusu” olarak yargılanacağı günler de gelecektir.

Hiçbir zalimin yaptığı yanında kâr kalmamalı, kalmayacak!

Ayrıca... Bizim iktidar da “Biz büyük bir devlet miyiz, yoksa 10 milyonluk bir ülkenin bile topraklarımıza göz dikebileceği kadar güçsüz bir ülke miyiz?” konusunda bir karar vermeli! Evet, hangisiyiz?

Paramızın acı hali!

Türk Lirası o kadar eridi ki, artık madeni 5, 10 ve 25 kuruşların hiçbir değeri kalmadı. İnsan yerde bulsa almaz!

50 kuruşlar kısmen kullanılıyor. Kâğıt 5 liralıkların yerine piyasaya madeni 5 liralıklar sürülüyor.

Darphane, bu yılın ilk 9 ayında tedavüle 25 kuruşluk hiç para vermedi. 5 ve 10 kuruşlar zaten ortadan kaybolmuştu...

Buna karşılık, ilk 9 ayda tedavüle çıkartılan madeni 5 liraların sayısı 121 milyonu geçti.

Bu enflasyon fırtınasında bir süre sonra 10 liralık kâğıt paraların da madeni bozuk paraya dönüşeceği kesin! Paramız maalesef acınacak halde!

TEBESSÜM

Yunan diplomata tokat!

Türk-Yunan heyetlerinin bir toplantısında bizim yetkili birden, Yunanlı diplomatın suratına şiddetli bir tokat atar!

Neye uğradığını şaşıran adam:

“Neden vurdun bana?” diye inler.

Bizim yetkili “Nedir sizden çektiğimiz? Karasularımızı ihlal ettiniz, Yunan Sahil Güvenlik Botu Bodrum’un dibine kadar geldi, Lozan anlaşmasını çiğneyip Ege’deki adalarımızı işgal ettiniz!” diye bağırır.

Yunanlı diplomat “Ohoo” der... “Biz bunu 20 yıldır yapıyoruz. Sizin adalarda mangal partisi bile yaptık! Yıllarca ses çıkartmadınız da şimdi bunun için mi bana vurdunuz?”

Bizim yetkili “Olsun!” der “Ben yeni duydum!”

GÜNÜN SÖZÜ

Bilgisiz bir kimse bir davula benzer, sesi çok, ama içi boş!