Özel Kuvvetler Komutanlığı’ndan albay rütbesiyle emekliye ayrılan Orkun Özeller, yaptığı sosyal medya paylaşımdan dolayı Ordu Cezaevi’ne konulmuştu. 3 gün önce Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu 9 No’lu Cezaevine nakledildi. Orkun Albay, televizyonlarda ateşli konuşmalar yapıyordu. Bu konuşmalarından dolayı Milli Savunma Bakanlığı tarafından orduevi ve sosyal tesislere giriş yasağı getirilmişti. Dava açtı, kararın iptalini sağladı. Ancak, benzer bir gerekçeyle yine orduevi ve sosyal tesis giriş yasağı getirilmişti.
Kimse, Orkun Albay’ın yurtdışına kaçacağını beklemesin. Onun bir vatansever, bu ülke için canını vermeye her zaman hazır olduğunu tanıyanlar hep söyler. İncirlik Üssü’ndeki görevi bittiğinde, ABD’li komutan kendisine plaket verdi. Orkun Albay plaketi aldıktan sonra, kürsüde, “Siz, bölücü terör örgütüne silah verip askerlerimizin şehit edilmesine, vatandaşlarımızın öldürülmesine sebep oluyorsunuz. O yüzden plaketi size iade ediyorum” diyen yürekli bir komutan.
Orkun Albay’dan bir süre önce mektup gelmişti. “Mektubuma başlamadan önce selam eder, sevgi ve saygılarımı sunarım” diye başlamış, bunu da “Eskiden mektuplar böyle başlardı nostalji olsun istedim” diye sürdürmüş.
‘UMUT HAKKI DİYE ÇIKARTMAZLAR’
Gözü pek bir asker olduğunu Orkun Özeller’in komutanlarından duymuştum. Bugün Orkun Özeller’e binlerce kişi sahip çıkıyor, onu mektuplarıyla olsa da yalnız bırakmıyor. Ben de Orkun Özeller’in gönderdiği mektubu, iznini aldıktan sonra sizlerle paylaşıyorum:
“Bugün cezaevinde tutuklu bulunuyor olmayı vatani görev gibi görünüyor ve inanın hiç dert etmiyorum. Umuyorum yokluğumu fırsat bilip terörist başını ‘Umut hakkı’ diye cezaevinden çıkarmazlar ya da mecliste konuşturmaya kalkmazlar. İşte o zaman burada olduğum için çok üzülürüm.
SAVUNMAM TÜRK MİLLETİ’NE
Öğrendiğim kadarıyla bir süre önce Ordu’da CHP, İYİ Parti, Zafer Partisi teşkilatları ile vatandaşlar cezaevi önünde bir araya gelerek bana destek amaçlı basın açıklaması yapmış. Aylardır arzu ettiğim şey muhalif partilerin ‘Söz konusu vatansa gerisi teferruattır’ anlayışı ile bir araya gelerek bu iktidarı sandıkta yenerek gitmesini sağlamaktır. Tabanda başlayan bu bütünleşmenin genel merkezlerce devam etmesi gerekir.
Ülkemizdeki davaların bir çoğu hukuki olmaktan çıkmış, siyasi hale geldiği konusunda Türk Milletinde kanaat olmuş. Benim davam da hukuki değil, siyasi olarak gördüğüm için bundan sonra savunma ve açıklamalarımı hakimlere değil onların adına karar verdikleri Türk Milletine olacaktır. Yani aracı kullanmayacağım. Yüce Türk Milletinin kararını kabul edeceğim. Siyasiler, umarım hukuktan ellerini çekerler, ben de siyasi olmayan hukuki kararlara saygı duyarım.
ŞARTLAR ÇOK FARKLI
Saygı Bey, cezaevi şartları her gün boş koltuğu ile bizlere seslenen sayın Fatih Altaylı’nın anlattıklarından oldukça farklı. Yeni arkadaşlar edindim. Aynı koğuşta kaldığım insanların farklı hikayeleri var.
Kimi hükümlü, kimi tutuklu ama ülkemiz bir savaşa girecek olsa, koşarak cepheye gidecek kadar vatanseverler. Sağ olsunlar hepsi bana çok değer veriyor saygı duyuyor. İstemesem de gönülden hizmet ediyorlar. Ben de yakında boncuk örmeyi öğrenirim. :)”
Orkun Özeller’in de yargılamasının tutuksuz olması konusunda avukatlarının başvuruları var. Her zaman “Tutuksuz yargılama esastır” deniliyor ama buna yeterince uyulmadığını, özellikle iktidara dönük eleştirilerde bulunanlar için uygulanmadığı da kamuoyunun genel kanaati haline gelmiş durumda.
102 yıl önce çekilen Türk filmi Manisa’da bulundu
Manisa’nın akil insanlarından kooperatifçi Mustafa Pala’ya 30 yıl önce bir film getirildi. Mustafa Pala, filmi İstanbul’da dijital ortama aktarıldı. Filmde Afyon’da başlayıp İzmir’de biten görüntüler vardı. Kayıp film, Manisa’da gün yüzüne çıkarılmıştı.

Filmde İzmir’i düşmandan kurtaran komutanlardan Fahrettin Altay ve Mürsel Paşalar da vardı. 1923’de çekilen “Zafer Yollarında” filminin gösterimi 6 Ekim 2025 Pazartesi (bugün) Manisa Ticaret Odası’nda saat 11.00’de protokole ve basına gösterilecek.

Muhsin Ertuğrul yönetmenliğinde ve Kemal Film yapımcılığında 1923’de çekilen bu sessiz film, Büyük Taarruz’dan İzmir’in kurtuluşuna kadar olan süreci mizansen yöntemiyle beyazperdeye taşımış.

Filmin en önemli özelliklerinden biri, yalnızca askerî birliklerin değil, Manisa halkının da çekimlere katılmasıydı. Özellikle Spil Dağı’nda gerçekleştirilen sahnelerde Manisalılar, kentin yeniden kurtuluşunu canlandırarak film çekimlerine katılmış.

KURTULUŞ DESTANI
“Zafer Yollarında” filmi üzerine kapsamlı akademik araştırma yapan ve tarihî hakikatleri ortaya koyan Prof. Dr. Arda Odabaşı, filmi yıllardır saklayan Mustafa Pala’nın birlikte çalışması, tarihi filmin gün yüzüne çıkmasını sağladı.

Film, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Ferdi Zeyrek Salonunda gösterilmesi hem sinema tarihimizdeki yanlış bilgilerin düzeltilmesine hem de Manisa’nın kurtuluş destanındaki yerinin hatırlanması da sağlayacak.

Filmin gün yüzüne çıkmasını sağlayan Mustafa Pala “Filmin daha geniş kesimlere izletilmesi için, özel müziklendirme ve seslendirme yapıldıktan sonra her 8 Eylül’de Manisa’da, 9 Eylül’de İzmir’de gösterilmesini sağlayacağız. Filmin halk gösterimi 27 Ekim’de Manisa Kültür Sanat Toplum İşletme Hizmet Kooperatifimizde (Maksat Koop) izlenebilecek” dedi.

Mustafa Pala için Manisa’ya hizmette sınır yok.