Evet, bu yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın himayesinde 13’ncüsü düzenlenen Uluslararası Nisanda Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı, sona erdiğine göre kendi gerçeklerimize yani kentin gerçeklerine dönebiliriz.

Evet, 4-13 Nisan Tarihleri arasında yapılan karnaval etkinliklerinde yerli-yabancı yüzbinlerce kişi Adana sokaklarına aktı. Merkez Park, Atatürk Parkı başta olmak üzere kentin birçok noktasında açılan stantlarda Adana lezzetleri gelen misafirlere sunuldu. Özellikle Karnavalın ikinci günü düzenlenen kortej yürüyüşü renkli görüntülere sahne olurken yerel, ulusal ve uluslararası haber ajansları birbirinden renkli görüntüleri abonelerine servis ettiler. Evet, bunların hepsi gerçekleşti gerçekleşmesine ama “sayılı günler tez geçermiş” misali bunlar bitti ve kentin gerçekleri yine önümüze düştü.

O gerçeklerden birisi de Karnaval için gelen on binlerce konuktan bir kısmının Adana’ya otobüslerle gelmesi ve o çok meşhur şehirlerarası otobüs terminalimizle müşerref olmasıydı!

O otobüs terminalimiz ki; zaman zaman göçmenlerin, kaçakların barınma mekanı haline gelen, zaman zaman metruk alanlarında madde kullananların barınağı haline gelen, bir çok zaman özellikle de akşamları insanların tek başlarına geçmeye korktukları bir yer…

Allah var, özellikle son aylarda otogara, temizlik açısından bir çeki düzen verildiğini söylemek mümkün.

Bununla ilgili olarak daha önceki yazımda Büyükşehir Belediyesi’nin Otogar ve Zabıta Müdürlüğü ile Çevre Temizlik Müdürlüğü ekiplerinin hakkını vermiştim.

Ama otogardan şikayetler bitmiyor ki.

En son, Adanalı otobüs firmalarının keyfi davranışlarıyla, kalkış saatlerine uymamalarıyla gündeme gelmişti yine…

Her ne kadar Otogar Müdürlüğü, Zabıta Müdürlüğü ve Temizlik İşleri ekipleri takdire şayan çabalar gösterseler de artık bu otogar, bu haliyle şehrin bu yükünü kaldırmıyor.

Aslında yeni otogar için geçmiş yıllarda bir proje hazırlanmıştı.

 

Yeni bir otogar yapılması için her şey hazırdı.

Ancak geçtiğimiz günlerde Adana Büyükşehir belediye Başkanı Zeydan Karalar, otogarın taşınmayacağını yerinde dönüşeceğini açıkladı.

Bence de doğruydu.

Çünkü Adana Otogarı gerçekten çok merkezi konumda ve mevcut trafiğe artı olarak herhangi bir trafik sorununa yol açmıyor.

Yeni ve modern bir otogar buraya çok güzel yakışır.

Fakat ne zaman?

Yıllar, aylar geçiyor, otogara bir çivi çakılacağına dair hiçbir emare yok.

Adana Otogarı artık bu çağın gereklerini yerine getirmekten uzak, ilkel yapısıyla modern bir şehir otogarından çok bir kasaba otogarına benziyor.

Hatta iddia ediyorum Türkiye’de bir çok ilçe otogarı bile Adana Otogarından daha moderndir.

Buradan sayın Zeydan Karalar’a hatırlatmış olalım.

Sayın Başkan, Adana Otogarının yerinde dönüşümü için sözünüz vardı.

Otogarı Adana’ya yakışan bir şekle dönüştürecektiniz.

Zaman geçiyor.

Otogarı, hem mevcut esnafın hem seyahat şirketlerinin hem de vatandaşların görüşlerini alarak Adanalının en verimli biçimde kullanacağı bir şekle dönüştürmeliyiz.

En azından gelecek sene Portakal Çiçeği Karnavalına gelecekleri çiçek gibi bir otogarda karşılayalım, değil mi?..

O zamana kadar Büyükşehir ekipleri, otogarı temizlik ve seyahat kalitesi açısından sıkı biçimde denetlemeli.

Keyfiliklere izin verilmemeli.

Bu arada özellikle Adana Emniyet müdürlüğü de otogarda zaman zaman basında yer alan madde bağımlılarının görüntülerine izin vermemeli.

Çünkü bu konudaki mücadelede öncelikle polise düşüyor.

Belediye ve Emniyet el ele vererek Adana otogarını, yeni dönüşümünü gerçekleştirinceye kadar Adanalıların gönül rahatlığıyla kullanabilecekleri bir şekle büründürmeli…