Verilen sözlerin tutulmaması, Türk siyasetinin bir geleneği haline geldi...

İktidarın sözlerini tutmamasına alışmıştık ama CHP de aynı kervana katılan partiler arasına girdi.

Özgür Özel, genel başkan seçildiği kurultayda, CHP’nin seçimlerde adaylarını “ÖN SEÇİM” yaparak belirleyeceğine dair söz vermişti.

Eğer bu söz tutulsaydı, yerel seçimler arifesinde parti teşkilatında hiçbir çatlak olmayacaktı.

Özgür Özel, Genel Başkan seçilince, kurultayda verdiği sözleri limon kabuğu gibi çöpe attı.

Hayat böyledir. Limonu sıkınca kabuğunu atarlar!

Tabanda şimdi bir küskünler kitlesi oluşmuş durumda, parti için için kaynıyor.  

Tabii ki, iktidar kanadı bu durumdan çok memnun!

Yalnız diğer partiler değil, CHP de sanki iktidar için çalışıyor gibi!

Birlik ve beraberlik sağlamak yerine, Kılıçdaroğlu’na destek verenleri partiden silme hevesi uğruna ağır bedel ödeneceğe benziyor!

★★★

100 yıllık deneyimi olan CHP aday belirlemede acemilikler yaptı, doğal olarak kırgınlıklara yol açtı.

Mesela Hatay, mesela Eskişehir, mesela İzmir ve yurt genelinde çok sayıda bölge...

Özellikle Eskişehir’de aday tercihinin yanlış oluğunu defalarca yazdım, hâlâ aynı fikirdeyim. Çok kolay kazanılacak bir kentte seçim açıkça riske atıldı.

Şimdi küskünlüklere Bodrum da eklendi.

Bodrum ilçesi büyük şehirler kadar önemli bir bölge. Turizmin merkezi, Türkiye’nin göz bebeği...

Bu ilçede CHP’den Belediye Başkanlığı’na aday olmak için 22 aday adayı başvurmuştu. Bunlar partiye kayıt parası ödediler, afişler bastırıp harcamalar yaptırdılar, propaganda için sokak sokak dolaştılar. Sonuç ne oldu?

Parti yönetimi bunların hiçbirini dikkate almadan, adaylık başvurusu bile olmayan bir genci CHP’nin Bodrum Belediye Başkan adayı yaptı.

Adayı böyle belirleyecekseniz, neden 22 kişiye adaylık başvurusu yaptırdınız? Neden onların kişilikleriyle oynadınız?

Seçiminizi aday başvurularını kabul etmeyerek doğrudan doğruya yapsaydınız, daha dürüstçe olurdu, böyle tepki yaratmazdı!

★★★

Bu arada şunu da vurgulamalıyım:

CHP Bodrum Belediye Başkan Adayı olarak seçilen Tamer Mandalinci 30 yaşında genç bir mimar. Nitelikli, bilgili ve enerjik bir Belediye Meclis Üyesi...

Tamer Mandalinci, köklü bir Bodrum ailesinden geliyor. 70 yıl önceki Demokrat Parti iktidarında Ticaret Bakanı olarak görev yapan ünlü siyaset adamı Zeyyat Mandalinci’nin torunu...

Eleştirilerimiz genç ve yetenekli Tamer Mandalinci’nin kişiliği ile değil, CHP’nin yönetim ve seçim tarzı ile ilgili...

★★★

Bir parti, küskünler ordusu yaratılarak yönetilmez!  

Şimdi Bodrum’da 22 aday adayı kendilerini aldatılmış hissediyor. Bu duygunun yarattığı psikolojik bir tepki ile aday adayları bölgede CHP’nin aleyhine çalışırlarsa hiç şaşırmamak lazım!

22 aday adayından 16’sı CHP Bodrum İlçe Merkezi’ne giderek resmen “İtiraz dilekçesi” verdi. Diğerleri “Sonuç değişmez” diyerek dilekçeye gerek görmedi.

Özgür Özel’in başkanlığındaki CHP yönetimi, Türkiye genelinde AKP’nin kazanma şansını arttırmak için bakalım daha ne gibi yanlışlar yapacak?

TEBESSÜM

Kamyon uçuruma düşecek mi?

Temel ile Dursun sinemaya giderler... Filmde bir kamyon tehlikeli bir dağ yolunda ilerlemektedir. Dursun sorar:

“Ula Temel, bu kamyon uçuruma düşecek mi, düşmeyecek mi?”

Temel “Düşmeyecek” der, 100 lirasına bahse girerler.

Bir süre sonra kamyon uçuruma yuvarlanır, Temel bahsi kaybeder.

Sinemadan çıkışta Dursun’un vicdanı razı olmaz:

“Yaa Temel, ben bu filmi daha önce görmüştüm. Kamyonun düşeceğini biliyordum.” der.

Temel de itiraf eder:

“Ula Dursun... Ben de bu filmi daha önce görmüştüm ama şoför eşek değil ya, bir daha aynı hatayı yapmaz diye düşünmüştüm.”

GÜNÜN SÖZÜ

Bir işin içine, para ve menfaatler girdi mi, ahlak çıkar!