Asuman ARANCA / SÖZCÜ


Ankara'daki Gezi eylemleri sırasında Ethem Sarısülük’ün polis kurşunuyla öldürülmesine ilişkin davada olaylar çıktı. Duruşmaya bu kez peruk ve sakalsız gelen sanık polis Ahmet Şahbaz, kendisine yöneltilen tüm sorulara “susma hakkımı kullanıyorum” diyerek yanıt vermedi. Mahkeme, müşteki avukatlarının sanığın tutuklanması talebini reddedince salon karıştı. cevap vermezken, tutuklama talebinin mahkemece reddedilmesi üzerine salon karıştı. Nereden geldiği belli olmayan bir pet şişenin mahkeme heyetinin bulunduğu yere doğru gelmesi üzerine, hakimler içeri kaçtı. Daha sonra polis Şahbaz ve avukatları da, jandarmanın koruması altında, heyetin kaçtığı kürsü arkasındaki kapıdan kaçırıldı. Sanık Şahbaz, müdahil avukatlarının snevizyondan olay anına ilişkin görüntüleri gösterdiği sırada bir kez dahi kafasını kaldırarak izlemedi.

Mecburi güvenlik

Ankara 6.Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşma öncesinde, sanık Şahbaz'a yönelik salonda bir saldırı yapılacağı duyumları olduğu gerekçesiyle olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Adliye çevresinde resmi ve sivil kıyafetli yaklaşık 3 bin polis yer alırken, mahkeme salonu ve etrafında da 150 kadar Jandarma görev yaptı. Sanık avukatları ile mahkeme heyeti arasında Jandarmanın adeta etten duvar örmesi salonda tartışma yaşanmasına neden olurken, müdahil avukatların salonda yer kalmaması nedeniyle güvenliğin azaltılması yönündeki talebi, mahkeme tarafından “mecburi güvenlik” gerekçesiyle reddedildi.



Susma, konuş

Sarısülük ailesinin de hazır bulunduğu duruşmayı CHP’li Milletvekilleri İlhan Cihaner, Hüseyin Aygün, Aylin Nazlıaka ve Mahmut Tanal da izledi. Tutuksuz sanık Şahbaz, duruşma sırasında kendisine yöneltilen tüm sorulara, daha önce ifade verdiği gerekçesiyle, ”Susma hakkımı kullanıyorum” diyerek yanıt vermedi. Bunun üzerine müdahil avukatlar, “bugüne kadar gerek kollukta gerek mahkemelerde susma hakkını kullanan gençlerin bu tavrı, örgütsel tavır olarak gösterildi ve cezalandırıldılar. Katil polisin susma hakkını kullanıyorum demesi, arkasında örgütsel bir durum olduğunu gösterir” diye tepki gösterdi. Şahbaz'ın susma hakkını kullanması nedeniyle isyan eden acılı anne Sayfı Sarısülük, “Susma konuş” diye bağırdı. Şahbaz ve avukatları sadece, olay yeri tutanağı altındaki imzanın kendisine ait olup olmadığı yönündeki soruya “evet” yanıtını verdi.



Kendi görüntüsünü izleyemedi

Duruşma sırasında Sarısülük’ün avukatları, mahkemeye kurulan sinevizyondan olay gününe ait görüntüleri izleterek, olayın meşru müdafaa olmadığı yönünde savunma yaptılar. Bu sırada Sarısülük’ün annesi Sayfı Sarısülük, “elin kırılsın nasıl kıydın oğluma” diye bağırarak fenalık geçirdi. Şahbaz’ın olay günü amirinin yanına gelerek “çektim 3 kez sıktım” sözlerinin de duyulduğu gösterim sırasında, sanık polis bir kez dahi kafasını kaldırarak görüntülere bakmadı.

Sanığı kaçırdılar

Daha sonra mahkeme, müdahil avukatların, sanık Şahbaz’ın “kasten adam öldürme” suçunun sabit olduğu gerekçesiyle tutuklanması yönündeki talebini, “delilerin toplanmış olması ve sabit ikametgah” gerekçesiyle reddetti. Şahbaz’ın bir dahaki duruşmaya gelmemesi halinde tutuklanacağını karar verileceğini belirten heyet, duruşmanın ertelendiğini açıklayınca salondan bir anda tepkiler yükseldi. Nereden geldiği belli olmayan bir pet şişenin sanık Şahbaz ile mahkeme heyetinin bulunduğu bölüme fırlatılması üzerine hakimler, kürsü arkasındaki kapıdan kaçtı. Bu esnada Jandarma izleyiciler ile sanık kürsüsünü ayıran bölüme çıkarak Şahbaz'In görülmesini engelledi. Bu esnada sanık Şahbaz ve avukatları da, diğer jandarmaların koruması altında, hakimlerin de çıktığı kürsü arkasındaki kapıdan kaçırıldı.