TV kameraları, muhabirler, yağlama yazarları yerlerini aldılar. Cumhurbaşkanı tam saatinde salona girdi. Sağında Maliye Bakanı, solunda Cumhurbaşkanı yardımcısı; Türkiye’yi uçurup yeniden yere konduracak yeni Orta Vadeli Plan’ın hedeflerini açıkladı.

İyi hazırlanmışlar.

Her şey tıkır tıkır.

Son 19 yılda 27 Program, 18 Orta Vadeli Plan, 1300 Eylem Planı, 200 Teşvik Paketi açıklamışlardı. Ve aynı “umut yüklü hedefleri” yine bol ışıklı tanıtımla sayıp sıralamışlardı.

Her planın.

Programın.

Eylemin.

Stratejinin.

Her paketin hedefinde; yerli üretimin yüksek verimlilikte artması, ithalatta dış girdi bağımlılığının azalması, Türkiye’deki 22 milyon ailenin geliriyle rahatça geçinip bir miktar da tasarruf yapması vardı. Asla orta gelir tuzağına düşmeyecek, düşersek eğer 27 Program, 17 Orta Vadeli Plan, 1300 Eylem planı ve 200 teşvik paketi sayesinde bu bela, zalim tuzaktan hızla kurtulacaktık.

★★★

İsraf önlenecekti.

Kayıt dışı kalkacaktı.

Yerli kaynaklara dayalı enerji üretimi artacak, kamu alımlarıyla teknoloji geliştirme tavan yapacak, enflasyon ve faizler tek haneye inecekti. Dış borca bağımlılıktan kurtulacaktık. Sağlıkta, eğitimde, turizmde, taşımacılıkta, mesleki becerileri ve rekabeti geliştirmekte yol alacaktık. Kentsel dönüşümü soyguna çevirmeden yapabilecek; yağmur yağınca sele kapılmayan, deprem olunca 100.000 insanı enkaz altında öldürmeyen kentler kuracaktık. Yapısal dönüşüm olacaktı. Bizim iyi eğitimli insanlarımız ülkeyi bırakıp Avrupa’ya gitmek için “el kapılarını aşındırma çaresizliğine” düşmeyecek tersine dünyadaki nitelikli insan gücünü Türkiye’ye çekecektik.

Durmak yoktu.

Kamu harcamaları rasyonel ölçülere çekilecek, kamu gelirlerinin kalitesi artırılacak, vergi adaleti mutlaka sağlanıp çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınacak, ailenin dinamik nüfus yapısı korunacak, köyde, kentte sağlıklı yaşam kalitesi en yükseğe çıkacaktı. Herkes akşam yatağa girmeden önce bir iki kaşık manda yoğurdu, acı bal, üç adet Mekke hurması yiyebilecekti.

★★★

19 yılda: 27 Program, 18 OVP, 1300 Eylem Planı, 200 Teşvik Paketi’nin tek tek ve toplu olarak ne sonuç verdiği bile izlenmedi. Sonuçları kıyaslayabileceğimiz tek bir veri yok.  İnşaata dayalı büyümenin çıkmazları göz ardı edildi, özelleştirme gelirleri yeni sanayi yatırımlarına dönüşmedi, anlatılanın tersine teknoloji düzeyinde yükseliş durakladı, büyüme iç tüketime vidalanıp; işsizliği azaltmayan yapısını sürdürdü. Tarımda yapısal dönüşüm tamamlanamadı, eğitim sisteminde öğretmen fazlası oluştu, fakat sınıflarda öğrencilere matematik, fizik, kimya, biyolojiyi sevdirecek bir eğitim devrimi yapılamadı. Milli Eğitim’de biyoloji dersine düşman, fakat ezberciliğe tapan bir zihniyet hakim oldu. Bilgi kuramı, zeka oyunları okullardan tamamen kaldırıldı. Ezberci eğitim, akılcılığı ezdi. Üniversite sayısında patlama yaşandı, ancak bilimsel araştırma enstitüleri kurulamadı.

★★★

Yeni 19’uncu orta vadeli planı da diğerleri gibi halkın gözünün içine baka baka 2 saat boyunca yalan söyleyerek anlattılar.

Ve işte sonuç:

İktidar destekçisi TV kanalında; “Samsun’da hamsinin kilosu 40 liraya düştü” haberi uzun uzun anlatılıyordu. İstanbul’da ise hamsinin kilosu 100 TL’ye satılıyordu. İstanbullular, Ankaralılar ya da Yozgatlılar ile Adanalılar Samsun’a gitseler kilosu 40 liradan hamsi alabileceklerdi(!) İstanbul’da Kadıköy çarşısında bir balıkçı tezgahın önünde vatandaş; “hamsi Samsun’da 40 lira, burada neden 100 lira...” diye söyleniyor balık satıcısı da; “hamsinin yarısı mazot...” diye etiketini savunuyordu.


CHP 100 yaşında asansörde sallanıyor!


CHP, 100 yaşına son 10 seçimin hepsini kaybeden genel başkan ve üst kadroları ile girdi. 100 yaşındaki CHP, kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün arkasına saklanarak; içine düştüğü ya da düşürüldüğü çıkmazı örtmeye çalışıyor. Bu konuda 1000 sayfa yazı yazılır. Şu örnek yeter: CHP’nin önde gelen iki kurmayı, CHP’li belediye başkanlarını arayarak; “Sizi Genel Başkanın bilgisi dahilinde arıyoruz. Belediyenizdeki asansörlerin kontrol işlemini AND firmasına vermenizi istiyoruz” diye baskı yapmışlar. CHP 100 yaşına asansörde sallanarak girmek zorunda bırakıldı. Asansör tezgahtarlığına bak! Halkın niçin CHP’yi  iktidara getirmeye ikna edilemediğini anla!