Dünyadaki en ayrıntılı, en güzel ve en karmaşık şarkı repertuarına sahip kuş hangisidir?


Bizim aklımıza hemen muhabbet kuşu, kanarya, saka gibi bilindik türler geliyor ama onlar değil. Avustralya’da yaşayan Lir Kuşu, özellikle de erkek lir kuşları! Dişi lir kuşunu ikna edip, bu dünyada soyunu sürdürebilmek için çıkarmayacağı ses yok bu kuşların.


Şarkılarını genellikle doğal ortamlarında duydukları ilginç sesleri bire bir taklit ederek söylüyorlar. Bölgelerinde yaşayan başka hayvanların sesleri, misal koala, dingo, sinek vızıltısı, köpek havlaması, fotoğraf makinelerinin çıkardığı sesler, zil sesi, panjur sesi, ağlayan bebek sesi, cep telefonu, araba motoru, ateşlenen tüfek sesi, orman yangını sırasında çıkan sesler...


Yıllar önce bir orman korucusu New England Ulusal Parkı’nda flüte benzeyen sesler çıkaran bir lir kuşunun şarkılarını kaydetti. Hemen derinlemesine araştırma yapıldı. Parkın yakınlarında bulunan çiftlikte yaşayan bir flütçünün evcil lir kuşunun yanında flütü ile melodiler çaldığı, kuşun bu sesleri ondan duyup taklit ettiği, doğada yaşayan diğer lir kuşlarının da sesleri ondan öğrendiği keşfedildi!


Lir kuşlarının bugüne kadar taklit ettiği seslerden belki de en önemlisi, çok sık duyup öğrendikleri iki mekanik ses. Biri ağaç kesen el testeresi sesi, diğeri de motorlu testere sesi... İnternette var, iki kişi almış kocaman ağaç testeresini ‘hart hurt’ bir ağacı kesiyor. Motorlu testere ağaca dalmış vıııınnn diye götürüyor koca gövdesini, kuştan çıkan ses aynısı.


Avustralya’da, bu ülkenin yerli ve millisi olan lir kuşları için kurulmuş enstitüler, üniversitelerde kürsüler, onlarca araştırma ekibi, yazılmış kitaplar, çekilmiş sayısız belgesel var.


Kanatlarını açtığında inanılmaz zarif görünen, her sesi taklit eden, aynı zamanda ormanda tonlarca doğal çöpün gübre olmasını sağlayarak (bir lir kuşu yılda ortalama 5 damperli kamyon kadar toprağı, yaprağı, orman çöpünü taşıyor) ekosistem mühendisliği yapan bu kuşa Avustralyalılar gözleri gibi bakıyor. Ne zaman farklı bir ses duysalar ‘bir sorunları, bir sıkıntıları mı var acaba’ diyerek oraya araştırmacıları yığıyorlar.


Lir kuşlarından bizde yok!


Fakat bizde lir kuşlarından çok daha bilinçli, ormanda ağaç kesiminin hızlandığını gösterircesine testere sesini, orman yangınlarının felaketini anlatmak istercesine alevlerin kül eden vahşi sesini, tehlikeyi haber verircesine alarm sesini, kahreden bir şeylerin olduğunu ya da olma ihtimalini haber verircesine bebek ağlama sesini taklit etmeye gerek duymayan, başkaları kahvede ‘ne olacak memleketin hali’ mavrasıyla okeye dönerken, taklit maklit yapmadan kesilmek istenen koca ağaçlara sarılıp avazları çıktığı kadar feryat eden, isyan eden, ‘yapmayın’ diyen, Yüce Adalet’e koşup ona sığınmak isteyen, ormanların tüm canlı soyunun devamı için çok önemli olduğuna inanan insanlar var.


Dört yıldır Milas Akbelen’de orman talanına karşı nöbet tutup, ses çıkarıyor onlar...


Elin devleti bir lir kuşu tık etse, kulak kabartıp onlarca araştırmacı gönderiyor ‘halleri nicedir’ diye.


Ya Türkiye Cumhuriyeti’nde, bizim devletimizde?


Kendileri için toplu iğne başı bile istemeden ağaçlara sarılan, yüreklerinden gelerek seslenen yurttaşlarına kulak verip, ‘yahu bunların bir derdi mi var’ diyor mu Akbelen’de?


Evet diyor, ama başka bir sese!


Kulak verdiği ses, Yeniköy Kemerköy Termik Santralleri’ne linyit sağlayan maden sahası için daha büyük arazi izni koparan, çevredeki köylerde yaşayanlara ‘parası neyse bize satıp boşaltın’ diyen Limak Holding ve IC Holding yetkililerinin ‘eylemcileri durdurun’ sesi!


Bu sese anında tepki verdi bizim sayın devletimiz... Konuyla ilgili iki uzman kuruluşu(!), onların yanında eli çabuk elemanları, araç gereçleriyle donatıp ‘ses çıkan’ bölgeye gönderdi...


Polis, jandarma, ormana girişi yasaklayan kapı gibi belge, TOMA, bol miktarda biber gazı ve kıyılacak ağaçlar için en iyilerinden motorlu testere!


Daha ne yapsın?


Tutup, seçimden seçime lir kuşları gibi ‘yurttaş’ taklidi yapan bu vatanın evlatlarından çıkan, kulağına vızıltı gibi gelen sesi mi dinlesin!