İliç’teki Çöpler Altın Madeni’nde çalışan Şaban Yılmaz, geçen salı acilen toplandıkları konteynırdan eşini aradı.

“Buralar dökülüyor. Bizi başka konteynıra gönderdiler” dedi.

Eşi “Dökülüyorsa niye bekliyorsunuz? Çık, gel eve” diye karşılık verdi.

Yılmaz, “Bilmiyorum” dedi, “Bize bekleyin dediler. Gelip alacaklarmış. Biz de bekliyoruz.”

Telefonunu kapattıktan yaklaşık yarım saat sonra...

Altından ayrıştırılan ve siyanür kalıntısı içeren toprağın yığıldığı tepe harekete geçti. 10 milyon metreküp toprak 800 metre kadar kayarak, aralarında Yılmaz’ın da bulunduğu dokuz işçiyi yuttu.

Bugün heyelanın üçüncü günü...

Hiçbir işçiye ulaşılamadı.

Sekiz gözaltı var.

Şüphelilerden biri de Oksit Proses Direktörü olan Kanadalı İ.T.

67 SAYFALIK RAPOR

İddiaya göre...

Çöpler Altın Madeni için yakın tarihte uluslararası bir denetim firması tarafından 67 sayfalık rapor hazırlandı. Bu raporda, “yerdeki titreşimleri gösteren sinyal sisteminin bozuk olduğuna” dair görüş bildirildi. 

Bu rapor Kanadalı İ.T. de dahil tüm şirket yetkililerine iletildi. 

BİR GÜN ÖNCE TOPLANDILAR

Toprak kaymasından bir gün önce, pazartesi günü liç sahasında sinyal bozukluğu olduğu yönünde tespit yapıldı. Hatta fotoğraflar çekilerek, yetkililere bilgi verildi ve toplantı yapıldı.

Heyelan günü saat 09.30’da tepede yarık fark edilince yeniden toplanıldı.

Saha boşaltıldı.

Yaklaşık 100 işçi çekildi.

İ.T.’nin emri üzerine Şaban Yılmaz ve dört işçi konteynıra gönderildi. Üç uzman ise inceleme yapmak üzere tepeye çıktı. Uzmanlar seferden dönerken heyelan yaşandı.

DİNAMIT PATLATILMIŞ

Savcılığa göre patlamanın en önemli nedenleri; toprağa verilen solüsyon miktarının arttırılması; liç yığınının, olması gerekenin iki katına çıkması ve her gün saat 12’de düzenli dinamit patlatılması. 

Saha boşaltıldıktan sonra bile saat 12’de dinamit patlatıldığı ve şiddetinin git gide arttırıldığı belirtiliyor.   

Binali Yıldırım’ın hayali, Hamza Dağ’ın vaadi oldu

AK Parti Medya ve Tanıtım Başkanı Hamza Dağ, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olduğu günden bu yana, ‘ampule’ eli gitmeyen seçmeni ikna etmek için her yolu deniyor.

Bir AK Partiliye göre “haramın su gibi aktığı” Gül Sokak’ı ziyaret edip içki içen kızlara “Afiyet olsun” dedi, meyhanelerde masalara güller bıraktı ve güzellerle boy boy fotoğraf çektirdi.

Dağ’ın bu şekilde oy alabileceğine pek ihtimal vermiyorum. 

Fakat bir zararı yok.

Hiç değilse ayağı alışmış olur. 

Samimiyeti sorgulansa da fena bir başlangıç sayılmaz.

AK PARTİ’NİN TROYKASI  

Dağ, geçen salı günü İzmir’de tanıtım toplantısı gerçekleştirerek, tampanya startını vermiş oldu. 

Gül Sokak ‘açılımının’ devamı olsa gerek, beni de davet ettiler.

Elbette ki gittim.

Dağ’ın yanında, son kurultayda AK Parti’yi birlikte şekillendirdikleri Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir ve Genel Sekreter Fatih Şahin vardı.

Gençlik kollarından beri yol arkadaşı olan Dağ, Kandemir ve Şahin’e AK Parti’nin ‘troykası’ diyebiliriz.

ATATÜRK’Ü KARŞILAYAN ÇOCUKLAR GİBİ...

Tanıtım için hazırlanan animasyon daha başarılı olabilirdi. Şu haliyle, İslamcı televizyon kanallarının çizgi filmlerini hatırlatıyor.  

Animasyonda çöp dağları, bozuk yollar, su baskınları, trafik, koku ve iflah olmaz İzmir Körfezi sorunları işleniyor.

Fonda Rock ve Pop müzik çalıyor.

Derken, ekrana Atatürk ve “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir” sözü geliyor.    

Dağ, kürsüde Atatürk vurgusunu şu sözlerle sürdürüyor:

“İzmir’de yanan bağımsızlık ateşinin memleketi sardığı o heyecanla buradayım. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün İzmir’e gelişinde onu karşılayan çocuklar gibi içim kıpır kıpır bir mutluluk var.”

Afişlerinde, partisinin adı ve amblemini kullanmaktan kaçınan Dağ, Atatürk vurgusunda bir CHP’liden aşağı kalmıyor. 

Eh, ne de olsa İzmir’deyiz.

DÖRT KEZ VAAT EDİLDİ

Toplantı iki saat sürdü. 

Dağ, Erdoğan gibi iki ayrı prompter’a bakarak konuşma yaptı. En dikkat çeken vaadi, körfezin iki yakasını köprü ve tüp geçitle bağlayan, içinde raylı sistem bulunan proje.

Bu, Binali Yıldırım’ın Ulaştırma Bakanı olduğu 2013 yılında beri AK Parti’nin İzmir’deki en ‘çılgın’ projesiydi.

Yıldırım, 2014’te İzmir Büyükşehir Belediyesi başkan adayıyken...

2015’te yine Ulaştırma Bakanıyken...

Ve 2016’da Başbakanken...

“İzmir Körfezi’ne gerdanlık” dediği bu çılgınlığı dört kez vaat edip durdu. Aynı proje 11 yıl sonra şimdi Dağ tarafından müjdeleniyor.

İyi hoş da...

Zaten Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yapılması icap eden proje eğer bu kadar hayatiyse neden 11 yıldır gerçekleştirmediniz de 31 Mart’ı beklediniz?

İzmir için, 11 yıldır vaat edip uygulamadığınız, Yıldırım eskisi çılgınlığı mı öneriyorsunuz?

Yalnızca bu değil...

Dağ, 2013 yılında vaat edilen yapay ada projesini de masaya sürüyor.  

Tahmin edeceğiniz üzere o da Yıldırım’ın gerçekleşmemiş hayallerinden.

Durun, daha bitmedi.

İKINCİ ÇEVREYOLU 

Dağ’ın bir diğer vaadi olan yeni çevreyolu da Yıldırım’ın 2016 yılında başbakanken ortaya attığı projeydi.

Yıldırım, başbakanken bile yapmadı.

Ardından 2021 yılında “İzmir’in ikinci çevreyolu geliyor” diye haberler çıktı.

Yine tısss...

Üç yıl sonra bugün Dağ, “Yapacağız” diyor. 

Diğer vaatler ise şu şekilde: Buca metrosu tamamlanacak, yeni İZBAN hatları eklenecek, vagon ve durak sayısı arttırılacak. Körfezi temizlemek için atık yönetim sistemi kurulacak, çamur ve gaz ayrıştırılacak, çamurdan karbon kömürü elde edilecek, yaklaşık 700 milyon TL’lik gelir sağlanacak. 

Deniz temizlenecek ve “turkuaz bir körfez” göreceğiz.

İnciraltı’dan Bostanlı’ya yürüyüş ve bisiklet yolu yapılacak.

Suya yüzde 50 indirim...

Şu bilgi beni şaşırttı: İzmir’in yüzde 31’i doğalgazı kullanmıyormuş. Kullanma oranı yüzde 100’e çıkarılacakmış.

Dağ, belediye bünyesinde ‘İzmir Konut Anonim Şirketi’ kurarak, rezerv alanlara 7.000, yerinde dönüşümle de 150.000 konut yapılacağını vaat ediyor.

Bir kere...

Belediyenin böyle bir şirketi zaten var: Adı, Egeşehir.

Egeşehir, hali hazırda toplukonut üretiyor.

 Dağ’ın sosyal belediyecilik vaatlerinde Soyer, İmamoğlu ve Yavaş etkisini görmek mümkün.   

Örneğin, ilk iki senede 100 kreş açılacak. 

Engelliler için mola evleri kurulacak.

İzmarket kurulup yoksulların alışveriş yapması sağlanacak.

Üniversiteyi kazanan gençlere tek seferlik 10 bin TL verilecek.

0-7 yaş arasında çocuğu olan anneler ücretsiz seyahat edebilecek.

KAZANMA İHTİMALİ DÜŞÜK

Hakkını yemek istemiyorum.

Dağ, AK Parti’nin gösterebileceği en ideal aday.

Ankara’da Turgut Altınok ve İstanbul’da Murat Kurum’a göre politik yönü çok baskın. Onlardan farklı olarak İzmir’in potansiyel oyların tümünü alabilecek vasıfta bir siyasetçi.

Peki, İzmir’i kazanmaya yeter mi?

Yetmez.

CHP’nin adaylardan kaynaklı krize girdiği süreçte bile İzmir’i kazanma ihtimali düşük.

Ancak Binali Yıldırım’ı geçebilir.

Tunç Soyer, İzmir’in riske atıldığını düşünüyor 

CHP, dün İzmir’de adaylarını tanıttı.

Aday gösterilmeyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, davetli olduğu halde törene katılmadı. Özel’i bu tutumuyla protesto eden Soyer’in bir yakınına “İçime sinmedi” dediği ileri sürülüyor.

Soyer’in yakını şunları söylüyor:

“Tunç Bey, İzmir’e karşı suç işlendiğini düşünüyor ve bu suça ortak olmak istemiyor. İzmir’in riske atıldığını, tercih edilen aday adaylarından ötürü, merkezi olanlar dahil 8-10 ilçenin ve belediye meclisindeki çoğunluğun kaybedilebileceğini düşünüyor. Sürecin kötü yönetildiğini ve öfkeyle davranıldığını belirtiyor.”  

Soyer’in 24 Şubat’ta Narlıdere metrosu açılışında partiye dair eleştirilerde bulunacağı ifade ediliyor. 

Soyer, geçen hafta CHP lideri Özel’in yurt dışındaki ofislerin yöneticisi olması teklifini reddetmişti. Soyer’in, yakın çevresine, “Sesimi çıkarmamam için sunulmuş bir teklif gibi algıladım. Kendime koltuk arıyor değilim” dediği ileri sürülüyor.