Sevgili okurlarım hep aynı şeyi söylüyoruz, AKP iktidarı Türkiye’de mevcut kurumların büyük çoğunluğunu ele geçirdi...
Ve bunlara çöktü.
O kurumların tamamı şimdi iktidarın emrinde ve hizmetinde.
Hepsini istediği gibi kullanıyor.
Bunları söylerken yargıdan söz etmiyorum...
Ama aklınıza gelen neresi varsa böyle.
Diyanet, Vakıflar, Kızılay, RTÜK ve ötekiler dahil.
Hangisine baksanız karşınıza o kurumların yöneticileri ile birlikte iktidar partisi çıkıyor...
Ve bu sektörlerde milyarlar dönüyor.
Yolsuzluk ve savurganlık diz boyu.
★★★
TRT’ye bakın!
Zannedersiniz ki orası Tayyipgiller iktidarının babasının çiftliği.
TRT’nin elinde korkunç bir yayın gücüyle birlikte milyarlar var.
Binlerce kişi çalışıyor.
Hepsi olmasa bile büyük çoğunluğu torpilli ve bankamatik.
Maaşlarını TRT’ye hiç uğramadan bankamatikten alıyorlar.
Onlara ödenen paraların büyük bölümü ise bizim vergilerden elde edilen paralardan oluşuyor.
★★★
TRT aslında bizim muhalefet partileri açısından bakıldığında en büyük ve en verimli maden!..
İktidarın sözcüsü olarak görev yaptığını söylemek çok hafif kaçar.
Ötekiler gibi TRT de iktidarın ön bahçesi.
Particilik öylesine kök salmış ki akıl alır gibi değil.
Sözüm ona tartışma programlarında boy gösterenler tam kadro yandaş.
Bunu bütün yayınlarında yapıyor.
Bir yerde sel baskını mı olmuş, oradaki belediye eğer AKP’li değilse TRT işin üzerine gidiyor.
Son Kartaltepe otel yangınında bile aynı şeyi yaptılar, ne ilgisi varsa CHP’li Bolu Belediyesi’ni suçlamaya kalkıştılar.
★★★
İstanbul’da belediye otobüsü trafik kazası yapmış, suçlu hemen ilan ediliyor.
İETT otobüsü!
TRT’nin yayınlarında en çok yer verdiği kişilerden biri de Saray’ın İletişim Başkanı Fahrettin Altun.
Onun sözleriyle birlikte açıklamaları da hemen her gün ekranlarda.
Bu konuda TRT’nin en büyük tutkularından biri de Recep Tayyip’in eşi Eminanım...
Ne demişse hiç fark etmez, ekranlarda ona ayrılan yayın saatleri biliniz ki her seferinde hazırdır!
★★★
Bizim muhalefet partileri başta CHP olmak üzere, (ne hikmetse) TRT’yi sürekli olarak ıskalıyor.
TRT görmezden geliniyor ve böylece iktidarın propaganda makinesi istenildiği gibi görevini yerine getiriyor.
Başka bir deyişle golleri hep TRT atıyor.
Makine ne yaparsa yapsın yeterli ses çıkmıyor.
Oysa karşımızda önemli bir gerçek var.
Cumhurbaşkanı Anayasa uyarınca tarafsız (!) olmak zorundadır.
Ne kadar tarafsız olduğunu 85 milyon insanımız bugüne kadar herhalde çoktan görmüştür.
Anayasa ve yasalar uyarınca TRT de tarafsız olmak zorundadır.
Herkes şunu iyi bilsin ki TRT’nin ‘tarafsızlığı’ aynen Recep Tayyip’in ‘tarafsızlığı’ kadardır.
★★★
Bizim muhalefet partilerinin eline böylesine önemli bir koz geçmiş ama değerini bilmeleri ne yazık ki mümkün olmuyor.
Bazen yapılan ufak tefek atışlar ise hedefe ulaşmıyor.
İktidar derseniz eline geçirdiği bu önemli kozu dibine kadar, haftanın her günü 24 saat boyunca kullanıyor.
İktidar kanunsuzluk yapıyor.
Peki ama göz göre yapılan bu kanunsuzluğun hesabı hiç mi sorulmayacak?
TRT Anayasayı ve yasaları her gün pervasızca, paspas gibi çiğnerken bu hesabı vermeyecek mi?
★★★
Yazının başında isim vererek söz etmiştim.
Diyanet, Kızılay, bütün kurumlar hep aynı durumda.
Buna yargıyı da ekleyebilirsiniz.
Ben muhalefet partilerinin yerinde olsam adına TRT denilen bu kuruluşu gündemden düşürmezdim.
Memlekette bir sürü rezillikler, kepazelikler yaşıyoruz ama devletin bir kurumu olan TRT’nin adı bu süreçte sanki unutulmuş gibi!
Baş hedeflerden biri TRT olmalı.
Hesap sorulacağını bilmeli.