“Kürt kardeşlerimiz...”
Evet, bu ifadeyi MHP lideri Devlet Bahçeli dün partisinin grup toplantısında konuşurken kullandı ve “Türkiye’de Kürt sorunu yoktur” dedi.
İyi de, iktidarın büyük ortağı AKP’nin Devlet Bahçeli’ye pek aldırış etmediği görülüyor.
İktidar, onun “Kardeşlerimiz” dediği ve bölge halklarının büyük oy farkıyla seçtiği Belediye Başkanları’nı neden görevden alıp yerlerine “Kayyum-Kayyım” tayin ediyor? Neden Kürt kardeşlerinin iradesine saygı göstermiyor?
Lâfla kardeşlik olmaz!
Gerçekçi olalım...
Tüm Türkiye ‘çözüm’ beklerken Kürt seçmenin kullandığı oyların çöpe atılması ve seçtiği Belediye Başkanları’nın görevden alınması, başlı başına bir “Kürt sorunudur!”
Hal böyle olunca, “Bize saygı duymuyorsanız neden seçim yapıyorsunuz?” diye sormak Mardin, Batman, Şanlıurfa Halfeti seçmenlerinin hakları oluyor.
İstanbul’da hapse atılan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer de Kürt kökenlidir.
★★★
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Öcalan gelsin, Meclis’te konuşsun” çağrısıyla başlayan “çözüm süreci beklentisi” kayyum atamalarıyla rafa kaldırıldı.
Görevden alınan Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk aslında barışı savunan, bilge bir kişi olarak tanınıyor. Daha bir hafta kadar önce, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Ahmet Türk, Diyarbakır’da “Yıldız” ve “Şenyaşar” aileleri arasındaki husumeti bitirmek için el ele verip “Barış elçiliği” yapmışlardı.
Ahmet Türk, yaklaşık bir hafta önce “Cici” idi, bir hafta sonra “Öcü!” oldu!
★★★
Devlet Bahçeli dün de grup toplantısında “Sözümün arkasındayım. Öcalan gelsin Meclis’te konuşsun” dedi.
Bir teröristin Meclis’te konuşma yapma düşüncesi bile rahatsız edici.
Ciddi ve güçlü bir devlet, 40 bin kişinin katili olan kanlı bir teröristi, Millet Meclisi’nde konuşturmaz!
“Acaba iktidar ve ortağı, dikkatleri dağıtmak, büyük ekonomik sıkıntılar içindeki millete, çektiği acıları unutturmak için bir oyun mu sergiliyor?” diye düşünmeden edemiyoruz.
“Kan beynime çıkıyor!”
Pazartesi günkü yazımda Engin Alan’ın “Abdullah Öcalan şu anda zavallının biridir” şeklindeki sözlerini naklederken ondan “Emekli Tümgeneral” diye bahsetmişim.
Engin Alan, terörist başı Öcalan’ın Kenya’da yakalandığı 1999 yılında tümgeneral rütbesiyle Özel Kuvvetler Komutanı idi… 2000 yılında “Korgeneral” oldu ve 2005 yılında “Korgeneral” rütbesiyle emekliye sevk edildi.
Engin Alan emekli olduktan sonra, FETÖ’cü savcıların açtığı davada önce 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı, sonra yeniden yargılanarak beraat etti.
2011 yılında MHP’den milletvekili seçilen Engin Alan o tarihte cezaevinde yatıyordu. Ancak 2014 yılında yemin ederek Meclis çalışmalarına katılabildi. Dönem sonunda bir daha aday olmayıp köşesine çekildi.
PKK ile dağlarda mücadele ettiği yıllarda yakın silah arkadaşlarını kaybeden Engin Alan Paşa “Ben Türk milliyetçisiyim, Atatürk milliyetçisiyim. Meclis’ küründe ‘Kürdistan’ ‘Sayın Öcalan’ diye konuşanları gördükçe, beynime kadar kan çıkıyor” diyor.
TEBESSÜM
“Zaten yaşamıyoruz ki!”
Temel, arkadaşı Dursun’a “İnan ki, bu enflasyon beni hiç korkutmuyor!” der.
Dursun şaşkın bir şekilde:
“Enflasyondan korkulmaz mı yaa? Hepimizi mahvediyor!” diye itiraz edince Temel:
“Bak arkadaşım” der “Zaten yiyemiyoruz, içemiyoruz, giyinemiyoruz, gezemiyoruz, ısınamıyoruz, barınamıyoruz, yaşamıyoruz! Enflasyondan neden korkayım ki?”
GÜNÜN SÖZÜ
Ülkede gidişat iyi değil ama umutlarımız hiçbir zaman bitmemeli!