Sevgili okurlarım, bütün insanlık alemine korku salan bazı doğal afetler var.

-Deprem.

-Yangınlar, yani orman yangınları.

-Sel baskınları.

Biz Türkiye olarak bunların tümünü (ne yazık ki) zaman zaman yaşıyoruz.

Nice insanlarımız can veriyor.

Orman yangınlarından zarar görmeden kaçmak biraz da olsa kolay.

Yangını ve size doğru yaklaştığını görünce kaçıp canınızı kurtarabilirsiniz.

Ama deprem öyle değil çünkü ne zaman, nerede ve nasıl vuracağı belli olmuyor.

★★★

Her ülkede olduğu gibi Türk Milleti olarak bizim de bu doğal afetler konusunda en büyük bir desteğimiz ve güvencemiz var.

Hükümetimiz!..

Türkiye’nin bu gibi konularda diğer ülkelerden büyük bir farkı var:

Başımızda olan ve ülkemizi tek adam olarak yöneten ‘tarafsız’ cumhurbaşkanı.

Her konuda tek yetkili.

Ne derse, ne yaparsa tek adam.

Gün gelir birilerine sert çıkar, gün gelir sağa sola posta koyar.

O sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda bütün alemin lideri!

★★★

Ülkemiz özellikle geçtiğimiz hafta başlayan ve bütün ülkeyi yasa bürüyen orman yangınlarıyla yüz yüze geldi.

Özellikle Ege ve Marmara bölgelerinde yoğunlaşan yangınlar ciğerimizi yaktı.

Aradan yaklaşık bir hafta geçmiş olmasına karşın bu ulusal felaket şu anda kendiliğinden azaldı, ancak sürüp gidiyor...

Yanan ağaçların yerine bugün hemen yenileri dikilse bile onların büyüyüp yeşermesi için en az 50 yıl geçmesi gerekiyor.

iz yetkili ağızlardan çıkan o boş söylemlere bakmayın lütfen...

“Yangınlara şu kadar uçak, şu kadar helikopter, arazöz ve personelle müdahale edilmektedir!.. Rüzgar kesildiği takdirde yangın kontrol altına alınmak üzeredir!.. TSK’da destek veriyor!”  

Bu açıklamaları her gün onlarca kez duyuyoruz ama pek bir işe yaramıyor.

İnandırıcı olmaktan çıktı.

★★★

Evet sevgili okurlarım, yangınlar başlayıp ortalığı saralı bir hafta geçti.

Üstelik her gün yenileri çıkıyor.

Şu anda sıfırlansa bile yarın ne olacağını, nerelerde patlak vereceğini hiç kimse bilmiyor.

★★★

Hepimize acı veren bu süreç geceli gündüzlü yaşanırken ben kendimce çok önemli bir müjde bekliyordum:

“Recep Bey en kısa zamanda mutlaka televizyonlara çıkıp kendisine yaraşır açıklamalar yapacak, yangınlar konusunda eğri veya doğru bir takım şeyler söyleyecek, olanı biteni açıklayacaktır.”

Öyle ya...

O makamda oturan, Saray’ında ikamet eden, her konuda ahkâm kesen, medyayı her fırsatta dibine kadar kullanan, milletine yol gösterip ders veren, gerektiğinde ona buna sert çıkan bir dünya liderimiz var!

Bu orman yangınlarıyla ilgili açıklamaları valilere ve belediye başkanlarına bırakmayacak, kendisi de mutlaka bir şeyler söyleyecek, bir takım kararlar alacaktır.

★★★

Ama olmadı...

Yapmadı veya yapamadı.

Aradan günler geçti, ağzını açıp bir şeyler söylemesi mümkün olmadı.

Sütre gerisine çekilmeyi tercih etti.

Boş ya da dolu her fırsatta konuşan bir dünya lideri...

Memleketin ormanları cayır cayır yanarken söyleyecek sözü yok muydu!

★★★

Bir dünya lideri böyle bir felaket ortamında ağzını açıp konuşmazsa, ortalıkta görünmezse ne demeliyiz?

İnşallah hasta falan değildir, sağlığı yerindedir...

Kim bilir, belki de küçük bir tatil kaçamağı yapmıştır.