Birkaç gün önce Cumhurbaşkanı Kararı çıktı.

Basit usulde vergilendirilen esnafın kapsamı daraltıldı.

815 bin esnaf vardı.

Yaklaşık 300 bini artık gerçek usule geçecek.

Yani KDV var. Gelir vergisi var.

İstisna bitti.

Gelir İdaresi Bakanlığı Vergi Harcamaları Raporu 2026 tahminlerine bakalım…

Basit usulün devlete maliyeti:

Gelir vergisinde 5,3 milyar.

KDV’de 2,8 milyar.

Toplam 8,1 milyar.

Yapılan düzenleme ile gerçek usule geçen mükellef sayısının toplam içindeki payı dikkate alındığında kabaca 2026 yılında 3 milyar TL civarında hazineye bir gelir beklentisi olduğunu söyleyebiliriz.

Üç. Rakamla 3.

Üç yüz bin esnafa yükleniyorsunuz…

Peki büyük sermaye?

Kar payı dağıtımında yüzde 50 istisna var.

Sadece bu yüzden…

Devletin vazgeçtiği vergi 63 milyar lira. (2026)

Altını çizelim.

63 milyar.

Yani… 21 kat daha fazla.

Taksici ödesin.

Dolmuşçu ödesin.

Bakkal ödesin.

Manav ödesin.

Oto tamircisi ödesin.

Ama…

Gelir vergisi rekortmeni,

Yüz milyonlarca kar payı alan mükellef…

Yarısını istisna olarak cebine koysun.

Sayın Bakan’a sesleniyorum…

Üç milyar, eyvallah.

Ancak 63 milyara da bakalım.

Çünkü matematik basit:

Yirmi bir, birden büyüktür.

(Kar payı istisnası kalkarsa, rekortmenler listesinde yer alanların vergisi mevcut tutarının tam iki katı olur. Bakınız: Gelir Vergisi Rekortmenleri Listesi.)

***

OVP: Sayısal Loto

2026-2028 Orta Vadeli Program (OVP) açıklandı. Programı okumadan önce tahminde bulunmak istedim.

Programa göre bugünden 2028 sonuna kadarki periyot için, kendime sormaya başladım.

Enflasyon düşüyor mu?

Evet.

İhracat artıyor mu?

Evet.

Kişi başına gelir yükseliyor mu?

Evet.

İşsizlik azalıyor mu?

Evet.

Turizm gelirleri artıyor mu?

Evet.

Cari açık düşüyor mu?

Evet.

Kısacası… iyi olan her şey artıyor, kötü olan her şey azalıyor.

Yani… bingo!

Sayısal Loto gibi.

Ama sorun şu:

Bunu tutturmak için ekonomist olmaya gerek yok.

Gram ekonomi bilgisi olan herkes tutturuyor zaten.

Çünkü oyun belli…

Pollyanna ekonomisi.

“Gerçek olamayacak kadar mükemmel” senaryolar.

Eskiden IMF’ye “iyi niyet mektubu” verirdik…

Şimdi vatandaşa “iyi niyet programı” veriyoruz.

Adı da OVP.

OVP meselesinin misyonunu tamamladığını net olarak ifade etmek lazım. İyimser rakamlar koyarak pozitif algı yaratamazsınız.

Örneğin; 2025 yılı enflasyonu için son dört OVP tahminlerine gelin bir bakalım.

2022 OVP: 9,9.

2023 OVP: 15,2.

2024 OVP: 17,5.

2025 OVP: 28,5.

Yani hedef sürekli yukarı.

Ve hiçbirinde tutmuyoruz.

Hedef kağıtta var, hayatta yok.

Bugün 2025 için 28,5 diyorlar.

Tutması için önümüzdeki 4 ayda ortalama enflasyon yüzde 1,4 gelmeli.

Mümkün mü?

Değil.

Dört ay sonrasını bile tutturamayan programdan…

Üç yıl sonrasını öngörmesini beklemek saflık olmaz mı?

Ve işin en güzeli:

Ne Merkez Bankası’nın, ne de OVP’nin hazırlayıcılarının…

Vatandaşa verdikleri bu hedefler tutmayınca…

Hiçbir sorumluluğu yok.

Hiçbir yaptırımı yok.

Böyle OVP’ye…

Can kurban!