Geleceğe piyasalar açısından bakmakta fayda var. Yaşananların bizi götürdüğü yolun adı “belirsizlik” patikası... Ne olacak bilen var mı?
İşte bu belirsizlik borsayı çökertti, doları fırlattı, faizleri yükseltti.
Peki, belirsizliğin tek suçlusu seçim sonuçları mı? Tabii ki hayır!
Başbakan Davutoğlu seçim sonrası balkona çıkmış, hâlâ kendini mitingde sanıyor. İnsanları kendinden iyice soğutan mesajlar veriyor. Din teması üzerinden prim yapmaya çalışıyor. Önce yenilgiyi hazmetmesi gerekiyor ki, doğru dürüst durum tespiti yapabilsin.
PARTİLERİN DERDİ NE?
MHP, koalisyon ortağı değil ana muhalefet oluruz diyor. Neredeyse lafı koalisyon için “kapımızı bile çalmayın” a getiriyor. Hazır eline böyle bir fırsat geçmiş neden bunu düşünmeyi bile ret ediyor? Otur önce bir teklifleri dinle, pazarlığını yap, olmazsa yoluna devam et değil mi ama?
Hele HDP; “Erdoğan’ı başkan yaptırmayacağım” dedi. Bu vaadiyle fazladan 3-4 puan aldı. Buraya kadar tamam... HDP’nin amacı çözüm sürecini sonuca ulaştırmak değil mi? Onun için de fırsat eline geçti işte... O da koalisyona uzak mesajlar veriyor. Yine Erdoğan’ı başkan yaptırma ama süreci de çözüme ulaştır. Derdi ne acaba?
CHP oylarını HDP’ye kaptırmış olmaktan memnun, zafer ilan ediyor. Hadi HDP’ye kaptırdığın 3 puanı da geri aldın diyelim. Kaç ediyor? Yüzde 28... Yine kurtarmıyor!
ERKEN SEÇİM OLUR MU?
Peki, erken seçim opsiyon mu? Masa üzerinde evet! Yararı olur mu? Sanmıyorum. Türkiye’de öyle bir enerji var mı? Partilerde yeni seçim için kaynak var mı? Tablo aynı çıkarsa ne olacak?
Ya Cumhurbaşkanı Erdoğan? O nasıl davranacak? İşin açıkçası kendisi halen Türkiye’nin en önemli siyasi aktörü... Gücü göz ardı edilemez. Ancak Türkiye’yi kendisinin bir çıkmazın içerisine soktuğu da yadsınamaz.
Koalisyon, uzlaşmadır. Demokrasi uzlaşmadır. Siyasette kapı kapatılmaz. Önce siyaset yapmayı öğrenin diyeceğim ama bizde kimse burnundan kıl aldırmıyor. Konuşmuyorlar bile...
REDDİ MİRAS
İşin bir başka boyutu daha var. Ne yaparsanız yapın sonbaharda başlamak üzere dünyada küresel likidite daralmaya başlayacak. Bu süreç yaklaşık üç yıl sürecek. Türkiye ekonomisi acı çekecek, zor günler yaşayacak. AKP’nin mirası işte!
Haliyle yönetime talip olanlar isteseler de istemeseler de bu mirasın faturasını fazlasıyla ödeyecekler. Belki de bundan korkuyorlar.
Demem o ki; Türkiye yaz aylarını kapsayacak bir belirsizlik ve belki de çok uzun sürecek bir istikrarsızlık dönemine girdi. Zaten girecekti. Bunu da yaşamamız gerekiyordu.