CANIMI SIKAN ŞEYLER

Doğan Grubu’nun amiral gemisi Hürriyet pek sevinçli pek mutlu. Çünkü grubun üzerine bir kara bela gibi çöken bir saray fedaisinin bizzat saraydan ağır bir tokat yediğine inanıyor.
Erdoğan’ın “Kimse benim adıma konuşmasın, racon kesmeye, ayar vermeye çalışmasın, sadece ben racon keserim” açıklaması ile bir saray fedaisini hedefe koyduğunu düşünen Hürriyet, yazarlarından Ahmet Hakan’a “Haydi şimdi böğürsene” başlıklı bir yazı yazdırdı.
Ahmet Hakan adlı Hürriyet yazarı Erdoğan’ı da göklere çıkaran yazısında o saray tetikçisine hitaben “Suratına nakşetti Osmanlı tokadını” diye yazdı.
Hürriyet yazarı yazısının devamında Erdoğan’ın arkasına saklanarak “Şimdi ne yapacaksın bakalım” tadındaki yazısını “Haydi uza böğüre böğüre uza” cümlesiyle bitirdi.
Türk basın tarihine de ibretle geçeceğini sandığım yazıyı önce sizlerle paylaşayım;
Tehdit ettin... Şantaj yaptın... Parmak salladın... Racon kestin... Ve böğürüp, böğürüp durdun. Ne oldu sonunda? Ne olacak? Reis, çıktı meydana... “Hop birader! Burada raconu ben keserim! Sen çekil bakayım kenara... Sen kimsin?” diyerek...Hem senin hem de senin gibilerin suratına nakşetti mübarek Osmanlı tokadını. Hani “Ben serçe parmağımla bilmem ne yaparım” falan diyordun ya... Şimdi al o serçe parmağını da depresif bir şekilde emmeye başla! Hani “Ben gazetelerden, televizyonlardan adam attırırım” falan diye kostaklanıyordun ya... Hadi şimdi de geriye doğru kostaklan da görelim. Hani “Devlet benim, ben devletim” falan diye alayına gider yapıyordun ya... Şimdi git duvarlara yap giderlerini... Hani “Savcılar elimin altında” falan diye çalım satıyordun ya... Artık sadece Reis’in Osmanlı tokadı var suratının üstünde. Hadi uza şimdi. Böğüre, böğüre uza.
Böyle bir yazı hangi duygularla yazılır bilemiyorum. İnsanda biraz utanma olmalı. Kastedilen o saray fedaisi kaç yıldır Doğan Grubu için yazılar yazıyor, parmak sallıyor, tehdit ediyor, şantaj yapıyor.
Güya medyanın en büyüğü bu grup bugüne kadar parmak kadar bir çocuğa cevap veremedi gibi istediği her şeyi de yaptı. O fedai “Şunu atacaksın” dedi hemen attılar “Şu programı kaldıracaksın” dedi hemen kaldırdılar, “şunu işe alın” dedi aldılar.
O fedai haksız mı? Diyor ki “Nerede Tolga Tanış?” Gerçekten nerede? O fedai tehdit edene kadar Tolga Tanış yazıyordu. Nevşin Mengü nerede örneğin? O tetikçi İrfan Değirmenci’nin atılmasını istemeseydi apar topar atacaklar mıydı yine? Akif Beki’ye kafayı takmasaydı kapı önüne koymayı düşünüyorlar mıydı?
Şimdi Erdoğan’ın bir konuşmasını o fedaiye karşı yaptığı varsayımından hareket eden Hürriyet bir anda yüreklenmiş ve aynı o fedainin üslubuyla aslan kesilmiş gibi.
Ama şu da var; Kastedilen saray fedaisi Erdoğan’ın sözlerini hiç üzerine alınmamış. Tam tersine kendini daha da güçlü görüyor. Dün çalıştığı tv kanalından Doğan Grubu’na saydırıyor “racon” kesiyor “ayar” veriyordu.
Merakla bekliyorum. O fedai bu tavrını devam ettirirse ne olacak? Sarayın kendi tetikçilerine “Osmanlı tokadı” attığını düşünen Doğan Grubu o
fedaiden gelecek muhtemel
tehdit ve şantajları ciddiye almazsa ve başına bir iş gelirse ne yapacak?
Ne yapacağı ortada. Geçmişte ne yapmışsa yine onu yapacaktır herhalde. Yani “serçe parmağı” olmayı kabullenip söylenileni yine yerine getirecektir.

KAFAMI BOZAN ŞEYLER

Tutuklanma konusu uydurma değil


Tayyip Erdoğan’a “hayran!” olmamak mümkün değil. Asla “bu millet bunu yemez” diye düşünmüyor, asla “doğru söylemezsem millet rahatsız olur” demiyor, asla “bu kadarını da yapmamalıyım” demiyor.
İşte son örnek. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na döndü ve “Bir tutuklanma çıkarmış şimdi de bu zat. Kendi uyduruyor. Benim gündemimde böyle bir şey yok” dedi.
Eskilerin dediği gibi “32 kısım tekmili birden” durumu gibi. İçinde her şey var.
Erdoğan birkaç gün önce “MİT TIR’ları olayı ana muhalefetin başındaki zata kadar uzarsa şaşırmayın haa” dedi mi? Dedi.
Adeta aportta bekleyen yandaş medya hemen ertesi gün Kılıçdaroğlu’nun Zaman Gazetesi’ni ziyaretini dile dolayıp “MİT TIR’ları yalanı burada kotarıldı, Ekrem Dumanlı belgeleri Kılıçdaroğlu’na verdi, Kılıçdaroğlu Enis Berberoğlu’na bunları Cumhuriyet’te yayınlanması için verdi, Berberoğlu da belgeleri Can Dündar’a ulaştırdı” diye haber yaptı mı? Yaptı.
Bununla da yetinmeyen AKP parti adına adeta bir iddianame gibi yazılmış bir açıklama yayınladı mı? Yayınladı.
Bu durumda bırakın CHP ve Kılıçdaroğlu’nu herkesle birlikte AKP’liler de “Kılıçdaroğlu tutuklanacak herhalde” diye düşünmeye başlamadı mı? Başladı.
Başka sorum yok. Demek ki “tutuklama” konusu Kılıçdaroğlu’nun uydurması değil.
Ama şunu da söylemek isterim. Erdoğan “Benim gündemimde yok” diyerek “eğer ister” ve “gündemine alırsa” Kılıçdaroğlu’nun tutuklanacağını ima etmiş oluyor. Demek ki saraydan bir emir gitse yargı Kılıçdaroğlu’na “bir iyilik” düşünecek. Bunu da belirtmek gerek.

ŞAŞIRDIM

Vay canına ÖSYM Başkanı istifa etti


AKP iktidarının 15 yıllık saltanatı boyunca bir ilk gerçekleşti.
Çok şaşırtıcı ama ilk kez bir bürokrat “yaptığı hatayı kabul ederek” görevinden ayrılıyor.
ÖSYM Başkanı Ömer Demir son üniversite sınavlarındaki skandaldan sonra istifa etti.
İşe bakın ki bu istifa herkesi çok şaşırttı. Çünkü AKP iktidarı döneminde böyle bir şey hiç olmadı. AKP’li hiç kimse hata yaptığını kabul etmedi bugüne kadar. Hata yapmanın da ötesinde bugüne kadar hiçbir AKP’li sorumluluk sahibi olduğunu da göstermedi. Eğer bir hata yapılmışsa mutlaka bir başkasının yaptığı kabul edildi hep ve makam sahipleri istifayı asla düşünmedi.
Bu nedenle ilk kez bir AKP’linin “Hatalıyım, hatalı olmasam
bile o makamın sorumluluğu bunu gerektirir” diyerek istifa etmesi yani doğrusunu yapması hepimizi hayretler içinde bırakıyor.
Türkiye’nin durumuna bakar mısınız.?…

DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER

Atatürk düşmanları da zaten hep FETÖ’cü


Atiker Konyaspor Başkanı Ahmet Şan dün sabah “FETÖ’cü” olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Şan ifadesinin alınmasından sonra serbest bırakıldı. Konya’nın zenginlerinden olan Ahmet Şan’ın serbest bırakılması bana hiç şaşırtıcı gelmedi. Çünkü kural bozulmadı. Parası olan FETÖ’cü de olsa içeride kalmıyor.
Ama burada benim ilgimi çeken bir başka nokta var. Konyaspor Başkanı’nı kamuoyu “Bugün Türkiye’de maaselef tüm statlar İzmir Marşı’nı söylüyor. Konya hariç” sözleriyle tanıyor. Atatürk’e olan tepkisini bu sözlerle dile getiren Konyaspor Başkanı AKP çevrelerinden büyük alkış almıştı.
Ancak bu kişi şimdi FETÖ’cü çıktı. Son zamanlarda yaşadıklarımız insanı ister istemez “aşırı kuşkucu” yapıyor. Ahmet Şan’ın FETÖ’cü olduğunun Atatürk aleyhine sözlerinden sonra ortaya çıkması bende ciddi şüphe yarattı. Yani sanki “Atatürk düşmanı olanlar da FETÖ’cü” denmek isteniyor gibi. AKP bu FETÖ olayında her daim “sütten çıkmış kaşık kadar ak” ya.