Bankalarda yabancı para mevduatları ay sonu itibarıyla 186 milyar doların üzerine çıktı. Anlamı açık; Döviz fiyatlarında yükseliş yaşanacağına inananların sayısı her geçen gün artıyor.
Bankalar gerek yurtiçi gerekse yurtdışından fellik fellik para aranıyorlar. Neden? Kredi Garanti Fonu desteği ile verdikleri her kuruş kredi hanelerine kar olarak yansıyacak. Garantisi devlet...
Mevcut batık kredileri de kurtarma şansları var. Ver yeni krediyi, ödesin batık krediyi, ödemezse yeni krediyi, nasıl olsa devlet kefili... Yeter ki parayı bulabilsin.
Peki, şirketler aldıkları bu kredileri nasıl ödeyecek? Bırakın yurtiçi kredileri, dış kredilerde de sorun büyük...
Türkiye’de şirketlerin uzun ve kısa vadeli döviz borcu 217.5 milyar dolara yükseldi. Limitin dolmasına pek bir şey kalmadı. Bunu geri öderken TL olarak ödeyemeyeceklerine göre dövize olan talep kesilmeyecek. Vadesi gelen ya döndürecek ya döviz alıp ödeyecek.

Düşmanın parası

Peki, bunca borcu bize kim veriyor? Düşmanlar! Lider ve güçlü Türkiye’yi istemeyen hasım ülkeler kesenin ağzını açmışlar.
Bizim dış yatırım ve borca ihtiyacımız var. Bu kadar net... Haliyle yurtdışından para talep ediyoruz. Veren kim?
Her daim Türkiye’nin kötülüğü için çalışan İngiltere’den gelen borç 31 milyar dolar... Nazi diye suçladığımız Almanya 22 milyar dolarda... Darbecileri koruyan Amerika’ya 20 milyar dolar borçluyuz.
Hele referandum düşmanımız Hollanda’ya ne demeli? Onlar da bize 18 milyar dolar borç vermişler. Hepsinden geçtim, 550 bin kişilik Lüksemburg’a borcumuz 12 milyar dolar.
İşte bu düşmanlar bizi paraya boğmuşlar. Tabii faiziyle... İyi de madem biz bunların düşman olduğunu biliyoruz, neden gidip para istiyoruz?

Dostun hurması

Türkiye Avrupa Birliği ile ikili anlaşmalar dâhilinde yaptığı tüm ihracatın yarısını Avrupa Birliği’ne yapıyor. Destekler alıyor, fonlarından yararlanıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın referandum sonrası sürprizi Avrupa Birliği sürecinden çıkış için referanduma gitmek. Hikâye tabii... Bu kadar borcun varken nereye gidiyorsun?
Oysa Suudi Arabistan gibi dost ve müttefik bir ülke var. Beş yıldır Türkiye’de 100 milyar dolarlık yatırım yapacaklar. Borç listemizde esameleri okunmuyor. Para isteme benden buz gibi soğurum senden politikası izliyorlar. Bırakın borç vermeyi kendileri borç aranıyor.
Ülkeler arasında dost, düşman yoktur, ülke çıkarları vardır. Biz bu durumu tek bir kişinin dünya görüşüne bırakmaya hazırsak işimiz hayli zor olacak.