7 Aralık’ta bu köşede yayımlanan “Belediyelerin elini kolunu böyle bağlayacaklar” başlıklı yazımda, iktidarın belediyeleri iş yapamaz hale getirmek, halkın gözünden düşürmek için neler yapacağını duyurmuş, yazının sonunda da CHP’li belediyeleri zor günlerin beklediğini kaydetmiştim. Sadece 10 gün sonra belediye paylarından, belediye şirketlerinin borçlarının kesilmesine CHP’li belediyelerden başlandı.
2 Temmuz 2008 yılında, Resmi Gazetede 5779 Sayılı “İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçeden Pay Verilmesine Dair Kanun” yayımlanmıştı. Kesintinin nasıl yapılacağı kanunun 7. maddesinde belirtilmişti. Kesinti oranının, belediye payının yüzde 40’ını geçemeyeceği de hükme bağlanmıştı.
ERDOĞAN DEĞİŞİKLİK YAPTI
Kanunun uygulama yönetmeliği 15 Mart 2010 tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından kabul edildi. Buna göre, belediye paylarından kesinti yapılacak kuruluşlar arasında belediye şirketleri bulunmuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla 27 Kasım 2024’te Resmi Gazetede yayımlanan 9161 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararıyla, 14 yıldan fazla yürürlükte olmasına rağmen uygulanmayan 15 Mart 2010 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı’nda değişiklik yapıldı.
Belediye şirketlerinin borçlarının da belediyelerin merkezi yönetim bütçesi vergi paylarından, kaynağından kesinti yapılması suretiyle tahsil edilmesi uygulaması getirildi. Sözü edilen 2008 tarihli yasa hükmü, 16 yıl sonra uygulamaya sokuldu. Kuşkusuz, bu uygulama belediyeleri güç duruma düşürecek, belediye başkanlarını kendi bütçelerini bile yönetemez hale getirecek.
YETKİLERİNE EL KONULUYOR
Böylesi bir ortamda belediye başkanlarının, belediyenin asli tüm mali iş/işlemlerini bir yana bırakması ve öncelikle şirket borçlarını takip etmeleri gerekecek. Belediyelerin yıllık bütçelerinde öngörülmüş faaliyetlerini ve yıllık performans programlarını gerçekleştirmesi olanaksız hale gelecek. Belediye başkanının görev ve yetkilerine fiilen el konuluyor.
Diğer yandan belediye şirketleri, belediye tüzel kişiliğinin dışında özel hukuk tüzel kişileridir. Şirketler; belediyelere doğrudan bağlı/organik bütünlük içinde olan kuruluşlardan değil. Şirketlerin vergi/SGK borçlarının süresinde ödenmesi konularında yetkili ve sorumlu organları bulunmuyor. Şirketler yerine borçların belediye üzerinden tahsili halinde şirket yetkililerinin görev/sorumlulukları belediye başkanı tarafından üstlenilmiş olacak.
ORTAKLARIN DA BORCUNU ÖDEYECEK!
Şirket borçlarının, belediye paylarından kesinti yapılarak ödenmesi uygulaması belediyelerde yasal ve muhasebe ilkeleri yönünden sorunlara yol açacak. Zira Belediye Kanunu’na göre belediyelerin, şirketlerine borç verme yetkisi yok. Sermayesinin tümü belediyeye ait olmayan şirketlerde belediyeler, diğer ortakların da borçlarını ödemiş olacak.
Ayrıca ödemelerin muhasebeleştirmesi kolay değildir. Konuştuğum bir hukukçu, düzenlemenin hukuka açıkça aykırılık oluşturduğunu belirtti. Belediye ve belediyeye bağlı şirketlerin vergi ve SGK borçlarının tahsili için ilgili resmi kurumlar tarafından sözü edilen karar öncesinde yeni bir tahsilat süreci başlatıldı.
Kamu hizmeti anlayışı ve kamu hizmet gerekleri yönünden; bu sürecin sonuçlarının beklenilmesi, elde edilecek sonuçlara göre hareket edilmesi gerekiyor. Ancak tersine yaklaşımla yıllardır dokunulmamış yasa hükmü ilk kez uygulamaya sokuldu.
PERSONEL MAAŞSIZ KALACAK
Belediyelerde taşeronluk kaldırılınca personel, belediyeler tarafından kurulan Personel A.Ş Şirketine bağlanmıştı. Son dönemlerde belediyeler, çalışanların maaşlarına ani olarak SGK tarafından el konulmaması için birkaç gün önce maaşları yatırılıyordu.
SGK, çalışanların maaşına dokunmamalı. Borçlarına karşılık SGK’ya arsa, bina gösteriliyor, ancak CHP’li belediyelerin gösterdiği yerler kolay kolay kabul edilmiyor. Ama AKP’li belediyelerin, üzerine cami yapılmış yeri bile borçlarına karşılık SGK’ya veriyor. SGK, camiyi yıkmayacağına göre, borçları ödenmiş oluyor.
E-HACİZ ŞÖYLE İŞLİYOR
Şirket borçlarının belediyelerin vergi gelirleri payından kesilmesiyle yetinilmemiş, daha hızlı tahsilat için haciz yoluna gidilmiş. Şirketlerin işletme sermayesine el konulması onları iş ve en küçük ödemeyi bile yapamaz hale getiriyor. Şimdi de belediyeler üzerinde E-Haciz uygulaması başlatıldı. Özellikle üzerinde haciz olan belediye şirketlerinin bankada bulunan parası SGK tarafından öğreniliyor, belediye yetkililerinin haberi olmadan banka hesabındaki para bloke ediliyor. Buna “Anlık haciz” deniliyor.
Para SGK tarafından çekiliyor. Hemen ardından bloke kaldırılıyor. Böylece, SGK alacağını tahsil etmiş oluyor. Belediye çalışanlarına maaş ödenmiş, ödenmemiş bu iktidarın hiç umurunda değil.
“BEN YAPTIM OLDU”
Aylık vergi gelirleri, belediyelerin nüfusuna göre veriliyor. Şimdi, gönderilecek para ister belediyenin isterse belediye şirketinin olsun, İller Bankası tarafından kesilecek. Bazı belediyeler maaş ödemekte zorlanırken bir de şirketlerin borcuyla uğraşacak. Bir daha belirteyim, belediyelerin şirketlere para aktarması yasaya göre söz konusu değil.
Neyse, böyle durumlarda “Ben yaptım oldu” denilir. AKP’li belediyelerin borçlarının “örtülü ödenekten” karşılandığını CHP Genel Başkanı Özgür Özel öne sürüyor. Demek ki bundan sonra CHP’li belediyeleri “Hacizli günler” bekliyor.