Örneği de Ankara’dan verelim: İYİ Parti’den Ankara’nın büyük bir ilçesinde aday gösterilecek olan kişinin, kızı da İYİ Parti genel merkez yönetiminde. Baba’ya son dakikada, AKP’den teklif gelince, hemen İYİ Parti adaylığından vazgeçti. Durumunu anlatmak için genel başkanla yaptığı görüşmenin de duyulmaması için çok gayret gösterdi.
AMAÇ: TBMM’Yİ KAPATMAK
Milletvekili ödeneği üç aylık 56 bin lira. Emekli olup da milletvekilliğini sürdürenlerin eline de yaklaşık 90 bin lira geçiyor. Salı-çarşamba-perşembe genel kurul yapılırken, şimdi çalışma gününü ikiye düşürmek gibi bir plan var. Bu durumda, vekiller ayda 8 gün çalışılacak. Çalışma gün sayısının düşürülmesinin altında başka nedenler olduğunu İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan öne sürüyor ve şu iddiada bulunuyor:
“TBMM’yi, perşembe günleri çalıştırmama gayreti var. Bu durumu, parlamentoyu etkisizleştirme çabalarından birisi olarak görüyorum. Parlamentosuz bir yönetim biçimini kurguluyorlar. Cumhurbaşkanlığı sarayından gelecek hükümet kararlarını onaylayacak bir senato hayalini kuruyorlar. TBMM çalışması fiilen 2 güne düştüğü andan itibaren, ‘Bu kadar para alıyorlar, bir de çalışmıyorlar’ denilecek. Saray da, ‘Çalışmayan Meclis, millete yük oluyor’ deyip TBMM’nin feshine kadar gidebilir.”
“ÇÖKÜŞ SÜRECİNİ YAŞIYORLAR”
Hemen tüm siyasi partilerde yerel seçimlerde işbirliği konuşuluyor. İYİ parti cephesinden siyasetteki gelişmeleri Lütfü Türkkan’la konuştuk. “16 yıldır iktidarda olan AKP, artık tek başına seçeme giremeyecek kadar yorgun, tükeniş sendromunu iliklerine kadar yaşıyor. Bastonsuz yürüyemeyen yaşlı adam görüntüsü veriyor” diyor. Türkkan, şöyle devam ediyor:
“AKP’li arkadaşlarımızla konuştuğumda aynı ifadeleri kullanıyorum. Partinin önemli isimlerinden birisi, ‘Kabul edelim ya da etmeyelim İYİ Parti diye bir gerçek var. Yeni kurulmasına rağmen pastadan yüzde 10 pay aldı. Bu gerçek karşısında ittifak artık zorunlu hale geldi’ dedi. İYİ Parti, kendisine oy veren 5 milyon vatandaşın hakkını, hukukunu koruyacak, bütün siyasi manevraları sonuna kadar yapacak. İYİ Parti’nin yerel seçimlerden daha da güçlenerek çıkacağını biliyoruz. Sola hep soğuk bakan Türk seçmeninin, iktidar alternatifi İYİ Partidir. Cumhur İttifakı’nın diğer ortağı MHP, AKP’nin çöküş sürecine dahil olarak kendisi de bu süreci AKP ile birlikte yaşamayı tercih etti.”
YAVAŞ, İYİ PARTİ’DEN ADAY OLMALI
Seçim işbirliği görüşmelerinde İYİ Parti’nin bakışı, “Sadece AKP’nin kaybetmesi değil, İYİ Parti’nin kazanması noktasında” olduğunu öğreniyoruz. CHP’nin aday göstermek istediği Mansur Yavaş’a karşı bir rezervlerinin bulunmadığını Türkkan belirtiyor, “Aksine İYİ Parti’den olmasını çok arzu ederim. Masada görüşülen konulardan birisi İstanbul” diyor.
İYİ Parti, bütün illerde seçime girecek. Türkkan, sürpriz yapabilecekleri bazı illeri sıralıyor ve şöyle devam ediyor:
“CHP’nin tek başına alabileceği iller var. İYİ Parti ile işbirliği yapmaları halinde daha fazla alacağını hesap etmişler. 24 Haziran seçim ittifakından CHP kazançlı çıktı. O ittifakta 11 CHP, 4 milletvekilliği de biz kazandık. İşbirliği yapılırken iki partinin de kendi parti menfaatlerini kenara bırakma durumu yok. İki partinin çıkarlarının kesiştiği yerde işbirliği olacak. Hiçbirimiz, parti çıkarlarına sırtımızı dönmeyiz.”
POLİSE EK GÖSTERGE VERMEYEN
Türkkan, kendilerini “Gündemi takip eden değil, gündem yaratan parti” olarak tanımlıyor, TBMM’ye gelen kanun tasarısı ya da teklifi için baştan “istemeyiz” demediklerini ifade ediyor. “Barış bildirisine imza atanı doktorluktan atamazsınız. Buna vicdanım sığmaz” diyor ve “28 Şubat’ta bir bildiriye imza atan ve benim de Emniyet’ten aldığım kişi, bugün AKP’de milletvekili” hatırlatmasında bulunuyor.
MHP’liler, İYİ Parti’den gelen her öneriye karşı çıkıyor. AKP, yıllardır polise 3600 ek gösterge verileceğini vaat ediyordu. İşte tam sırası gelmişti. İYİ Parti, İçişleri Bakanlığı bütçesine 627 milyon lira ek ödenek konulup polisin ek gösterge sorunun çözümlenmesini istedi. Ama AKP- HDP ve MHP’nin oylarıyla bu reddedildi..
Seçim meydanlarında 3600 ek göstergeyi dilinden düşürmeyenlere 3600’ü bir kez daha hatırlatalım ve başka seçimin malzemesi olmamasını da dileyelim.
