“Bedelli askerlik” konusunda hükümetin kafası karışık. “Gündemimizde yok”, “Nereden çıkıyor” denilen “Bedelli askerlik” şimdi seçim vaadi olarak karşımızda. Afrin harekatı devam ederken, “Silahlı Kuvvetlerimiz sınır ötesinde bulunurken, şehitler gelirken, bedelli askerlik istenmesine” Cumhurbaşkanı da tepki göstermişti. “Yemen yolu çamurdandır/ Sefertası bakırdandır/ Zenginimiz bedel öder/ Askerimiz fakirdendir” deyişini unutmayalım.

Medyada şehit haberleri dikkat çekici bir biçimde yer almadığı için “Şehitler gelmiyor” diyenler de çıkar. 1 Ocak- 10 Mayıs 2018 tarihleri arasında 112 askerimiz, 4 polisimiz, 9 güvenlik korucumuzun şehit edildiğini hatırlatıyorum. Son 10 gün içinde 8 askerimizin şehit edildiğini ne çabuk unuttunuz? Türk Silahlı Kuvvetleri’nde profesyonel askerliğe adım adım geçildiği için bedelli askerlik yapacakların kısa süreli temel eğitimden geçirilmesi gündemde.

ŞEHİT SAYIMIZ

Bir hatırlatma daha yapayım, 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan milletvekili seçimlerinden 10 Mayıs 2018 tarihine kadar 901 askerimiz, 356 polisimiz, 101 güvenlik korucumuz olmak üzere 1358 şehidimiz oldu. Aynı dönemde olaylarda hayatını kaybeden vatandaşımızın sayısı da az değil. Kuşkusuz aynı süreçte, bölücü terör örgütüne de büyük darbeler indirildi, indirilmeye devam ediyor.

Her yıl olduğu gibi yaz üslenmesi döneminde askerimiz, Irak topraklarına girdi ve orada 11 üs oluşturdu. Tek fark, Irak’a gönderilen asker sayımızın iki katına çıkarılması, yaklaşık 30 kilometre Irak toprağında ilerlemesi oldu. AKP yöneticileri, seçim arifesinde askerimizin Kandil’e gireceğini yayıyor. Bu durum ister istemez “seçime yönelik harekat” olarak yorumlanıyor.

EVET, KANDİL’E GİRİLİR

Terör örgütünün Kuzey Irak’ta bulunan militanlarının tamamının Kandil’de olduğunu sanmayın. Kandil dağ silsilesi üzerinde geniş bir alana yayılmış en fazla bin civarında terörist bulunuyor. Türk askeriyle, cephe savaşı yapmanın kendilerine ne büyük kayıplar verdirdiğini bilen teröristler, “Askerimizin Kandil’e gireceği”ne ilişkin haberlerden sonra ana karargahını da tedbir amaçlı olarak önemli ölçüde boşalttı. Yani, şu anda Kandil’de terörist sayısı en alt düzeyde tutuluyor.

Hiç kuşkunuz olmasın, kendilerine emir verilirse askerimiz Kandil’e girer. İşte asıl sorun da bundan sonra başlar. Çünkü “Kandil’e girmekle, Kandil’i kontrol altına almak” çok farklı bir durum. Ne yaparsınız, havadan istediğiniz sayıda komandoyu, özel kuvvet personelini güvenli bir alana indirebilirsiniz. Karadan, Kandil’e asker sızdırabilirsiniz. Teröristlerin boşalttığı ya da askerimizin çatışma sonucu ele geçirdiği terörist kampına bayrağımız da dikilebilir. Bunlar, kahraman askerimizin her zaman yapabileceği harekatlardır. Ama, askerimizin siyasi amaçlarla kullanılması da asla kabul edilemez.

Bayrağımızı dikmekle, “Kandil’e girdik” mesajı verilmiş olur ama asıl bundan sonrası çok önemli. Askerimiz o alanda ne kadar kalır? Bölücü örgüt militanlarını o süre içinde etkisiz hale getirebilir mi? Kandil bölgesinde bulunan ABD’ye ait yığınaklar karşısında bu ülke ile karşı karşıya kalır mıyız? İran’dan, Irak’tan ve Kuzey Irak bölgesel yönetiminden destek görebilecek miyiz? İkmal yollarının tutulması, teröristlerin iç bölgelere kaçışlarını önlemek de  önemli konular.

ÇOK HASSAS BİR DURUM VAR

Kandil’e girilecekse, bunun zamanlamasını, her türlü koşulu değerlendiren Genelkurmay Başkanlığı yapmalı. Yani, bir siyasi partiye oy getirecek diye vatan evlatları asla ateşe atılmamalı. İktidar partisi tarafından da böyle bir istekte bulunulacağına ihtimal vermiyorum. Ancak, bu yönde inanılmaz söylentiler dolaşıyor. Kandil’e girilecekse de bunun zamanlaması asker bırakılmalı. Bölgeyi bilen komutandan şunları dinledim:

“Kandil’e girilir, şehit de verilebilir, sonunda şanlı bayrağımız da çekilir. Ama, Silahlı Kuvvetleriniz ne kadar güçlü olursa olsun, Kandil’de kontrol sağlamak mümkün değil. Bugün bölgede operasyon yapan üç taburumuz var. Basında, ‘PKK’nın kontrol noktası ele geçirildi’ haberleri çıkıyor. Kontrol noktası dediğiniz 5-10 varilin dizilmesinden başka bir şey değil. Yani, ele geçirilmiş bir şey yok. Kuşkusuz askerimizin orada bulunması örgüte darbedir. Askerinizi çıkardınız ama orada ne kadar kalacaksınız? Belli bir yeri tutarsınız ama o bölgeye tam olarak hakim olabilmek ve kontrol altında bulundurmak bir kolorduyla bile mümkün değil.”

Evet, gündemde olan Kandil konusu işte böyle...

sozcu-banner-1