Moskova'da düzenlenen Türkiye-Rusya 8. Üst Düzey İşbirliği toplantısının ardından liderler kameralar karşısına geçti. Toplantının basına açık gerçekleştirilen kısmında, liderlerin iş ve karşılıklı yatırım alanlarında yaptığı vurgular dikkat çekmişti.

Erdoğan, "Türkiye'de yatırım yapmak isteyen Rus firmalarına her türlü kolaylığı sağlayacağız" derken, Vladimir Putin ise yabancı yatırımcıların Rusya'da kendilerini rahat ve güvende hissetmeleri için gereken her şeyi yapma sözü vermişti.

Türk Akımı projesine değinen Putin ise, "Somut çalışmaya ve işe odaklı bir toplantı oldu. Türk ortaklarımızla kurduğumuz ilişkilere önem veriyoruz. Doğalgaz fiyatları önemli bir konu ancak önemli olan Rusya'dan Türkiye'ye yapılan gaz sevkiyatının istikrarlı olması. Rusya, doğalgaz konusunda taahhütlerini yerine getiriyor" dedi.

Putin ayrıca, "Güncel uluslararası sorunlara ilişkin görüş alışverişi sırasında elbette Suriye'deki duruma büyük önem verdik. Rusya ve Türkiye'nin İran'ın katılımıyla Astana formatında çalışmalarını sürdüreceğinin altını çizmeliyim. Şu anda, teröristlerin önemli bölümü yenilgiye uğratılmışken sahadaki durumun normalleştirilmesine ve BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararına istinaden siyasi çözüm sürecine odaklanmamız gerekir. Bu bağlamda, Suriye anayasa komitesinin kurulmasına katkı sunmak için Suriye hükümeti, muhalefeti ve BM ile koordineli çalışmalar yürütme konusunda Erdoğan'la mutabakat sağladık" dedi.

Rus lider, "Öncelikli hedefimiz, Suriye'nin altyapısının yeniden inşası için insani destek sunulmasını sağlamak. Demek istediğim, konutlar, hastaneler, okullar, su ve enerji tedarik tesisleri inşa edilmesi. Tüm uluslararası kamuoyunun bu süreçte katılım sağlaması önemli. Suriyeli sığınmacıların dönmesi için gerekli koşulları anca birlikte çalışarak sağlayabiliriz" dedi.

SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ

Suriye'deki YPG varlığına ilişkin sorulan bir soruyu yanıtlayan Erdoğan, "Birkaç ay önce İdlib'de durum çok farklıydı, şimdi ise tam aksine herkes dönmeye başladı. Ancak bu bizi memnun ediyor mu? Hayır. Çünkü içerideki sıkıntılar kısmen de olsa devam ediyor. Ancak, Afrin nasıl daha sakin bir hale geldiyse, İdlib'te de bu duruma ulaşılabilir. Bunun için çalışmalarımızı sürdürüyoruz ancak bunun için bölgenin tamamen terörden arındırılması lazım. Bizim asıl amacımız Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumak. YPG bizim için terör örgütüdür" dedi.

Kendisine Türkiye'nin İdlib mutabakatındaki yeri ve güncel durumu üzerine bir soru sorulan Putin, "İdlib'de kesin bir ilerleme söz konusudur. Suriye'de siyasi çözüme kavuşmak için İdlib konusunu çözmemiz lazım" dedi.

Erdoğan ise, aynı soruya "İdlib'de yaşanacak herhangi bir boşalma halinde gelecekleri yer diğerleri gibi Türkiye olacak. Bizim için hassas bir bölge ve bu sebeple Rusya ile müşterek çalışma durumumuz var. Türkiye de, Rusya da, rejim de bu bölgede kendisine göre çalışmaları yürütüyor. İdlib'de atmamız gereken adımları attık, atmaya da devam edeceğiz, geri dönmemiz mümkün değil" ifadelerini kullandı.

Erdoğan ayrıca, "Suriye'nin toprak bütünlüğü önem arz etmektedir. Bu toprak bütünlüğünün tesisi için dayanışma gerekmektedir ancak Fırat'ın doğusu buna karşı tehdit taşımaktadır. Buradaki en önemli adım Astana sürecidir ve yine burada Rusya ile baş aktörler olarak İran'la da dayanışmamız devam etmektedir" dedi.

Astana sürecinin 'Cenevre'yi dışlamak' olmadığını vugulayan Erdoğan, "3 milyon 600 bin Suriyeli bizim topraklarımızda, ancak kararlı adımlar atılırsa bizler de bir an önce bunların kendi topraklarına gitmesini sağlamış oluruz" ifadelerini kullandı.

GAZETECİLERİN SORULARINI YANITLADILAR

Vize serbestisi ve milli paralarla ticaret yapma konusuna ilişkin kendisine sorulan soru üzerine konuşan Erdoğan, şunları söyledi:

"Türkiye ile Rusya arasındaki ticari ilişkilerde yerli para kullanımı konusu, görüşmelerimizdeki en önemli maddelerden birini oluşturuyor. Rusya'nın lehinde bir ticaret hacmi konusu zaten açık ve net ortada. Biz doğalgaz ihtiyacımızın neredeyse yüzde 50'ye yakın bir kısmını Rusya'dan karşılıyoruz. Bu ticaret hacminin aleyhimizde olması buradan kaynaklanıyor."

Putin'in ardından söz alan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise düzenlenen toplantı ve Türkiye-Rusya ilişkilerine dair şunları söyledi:

"Üst düzey işbirliği konseyinin 8. toplantısını tammalamış bulunuyoruz. Ticari hacmimiz 26 milyar dolara ulaştı. Bu bir başarı olsa da, belirlediğimiz hedef 100 milray dolardır. Türk ve Rus iş dünyasıyla bir araya gelerek yatırım fırsatlarını ele aldık."

Görüşmelerde Suriye konusunda değinildiğini de belirten Erdoğan "Suriye ve diğer meselelere ilişkin fikir teatisinde bulunduk. ABD'nin bölgeden çekilme kararını ve İdlib başta olmak üzere arazideki gelişmeleri değerlendirdik. Suriye'de barış ve istikrarın tesisi yönünde önümüzdeki dönemde birlikte atabileceğimiz önemli adımları da bir arada istişare ettik. Milli güvenliğimize kast eden terör odaklarını suriye'den söküp atma kararlılığımız devam etmektedir" ifadelerini kullandı.

Erdoğan ayrıca, "Suriye'deki sorunların siyasi yolla çözülebileceği konusunda hemfikiriz" dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ikili görüşmelerin ardından yaptığı konuşmasında "Biz Moskova'da Türkiye cumhurbaşkanını ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Devamlı temas halindeyiz ve işbirliği toplantımızı da düzenlemiş bulunuyoruz. Hem dar hem de geniş formatlarda ve büyük şirketlerin CEO'larıyla görüşmelerimiz oldu. Görüşmelerimiz esnasında Türkiye cumhurbaşkanı ile ikili ilişkileri tüm boyutlarıyla ele aldık. Türk Rus iş konseyi de ikili ilişkilerimizde önemli bir rol oynamaktadır" ifadelerini kullandı ve Türk sürücüler için Rusya vizesinin çok yakında kaldırılacağını açıkladı.

Askeri-teknik işbirliğinin gelişmekte olduğunun altını çizen Putin, Erdoğan'la S-400 füze savunma sistemleri anlaşmasının uygulanmasını istişare ettiklerini söyledi.

Putin ayrıca, "Görüşmelerimizde askeri ve teknik işbirliğinin yanında kültürel alanda temaslar da ele alındı. Rus-Türk toplumsal forumu bu konuda başarılı bir şekilde faaliyet gösteriyor" dedi.

Rusya ve Türkiye'nin İran'la birlikte Suriye'de çözüm için Astana formatında çalışmaya devam edeceğinin altını çizen Putin, Suriye anayasa komitesinin kurulmasına katkı sunmak için Suriye hükümeti, muhalefeti ve BM ile koordineli çalışmalar yürütme konusunda Erdoğan'la mutabakat sağladıklarını vurguladı.