Dr. Güle Çınar'ın görev yaptığı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi'nde meslektaşlarını corona virüsü ile mücadeleye hazırlarken yaptığı kapalı devre konuşması cımbızlanarak sosyal medyada paylaşılınca kıyamet kopmuştu.

Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Recep Öztürk, söz konusu konuşmanın bilgiye dayalı olmadığını söylerken, Başhekimlik de sert bir açıklama ile Dr. Güle Çınar hakkında soruşturma başlatıldığını duyurmuştu.

Ve Güle Çınar uğradığı baskı sonrası özür dilemek zorunda bırakılmıştı.

Konuşmanın görüntülere yansıyan kısmında şu ifadeler yer almıştı:

"Kendinizi nasıl güvende hissedecekseniz öyle davranın ama malzemeleri çok dikkatli kullanmamız lazım çünkü görünüşe göre kötü başladık ve nasıl gideceğini bilmiyoruz. İtalya olmamayı umut ediyoruz. Aslında kontrollü gidiliyordu ama umre işi mahvetti. Artık binlerle konuşabiliriz vaka sayısını. Binleri bulmaya başladı çünkü vakalar. Söylendiği gibi öyle yüzlerde falan değiliz artık. İstanbul çok fena, Ankara da fena başladı. Doğuda da var. Van'da da var. Kayseri'de de var. Yurt dışından gelenlerde de var. Önce kendimizi koruyacağız. Servislerde çalışacak olanlar için söylüyorum onların N95 tipi maske takmasına gerek yok ancak ne zaman ki hastaya aspirasyon gerekir o zaman..."

O DOKTOR DA ÖZÜR DİLEDİ

Ankara'dan sonra benzer bir olay da İzmir'de yaşandı.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Pandemi Servisi Sorumlusu Doç. Dr. Yusuf Savran, geçen günlerde YouTube hesabından paylaştığı videoda, ''Vaka ve ölü sayımız İtalya'dan ileride. Türkiye bu işin ciddiyetinin farkında değil. Lütfen evde kalın'' demişti.

Savran'ın bu açıklamalarından sonra Dokuz Eylül Üniversitesi'nden açıklama geldi. Açıklamada, ''Vatandaşlarımızı uyarmak amacıyla kaygı ve korkusunu farklı bir üslupla aktaran hocamızın bu konuda yanlış anlaşıldığını ve kendisinin de üzgün olduğunu buradan paylaşmak istiyoruz'' denildi.



'VERDİĞİM MESAJLAR PANİĞE YOL AÇTIYSA...'

Üniversitenin açıklamasından sonra Doç. Dr. Savran da YouTube hesabından paylaştığı videoda özür dileyerek şu açıklamayı yaptı:

''Tüm dünyayı yıpratan bu sürecin İtalya'da ne kadar hızlı kontrolden çıktığını gördüm. Dünya Sağlık Örgütü verilerini inceledim. Benzer bir senaryonun ülkemizde yaşanmaması adına böyle bir video çekmiştim. Ancak üzülerek görüyorum ki sosyal medyada konu çok farklı mecralara çekildi. Devletimiz ve Sağlık Bakanlığımız süreci en başından beri titizlikle yürütmektedir. Ve bizlere ihtiyacımız olan tüm tıbbi malzeme ve moral desteğini vermektedir. Sağlık Bakanlığımızın bilimsel verilerine güvenim tamdır. Verdiğim mesajlar yanlış anlaşıldı ve paniğe yol açtıysa devlet büyüklerimden ve halkımdan özür dilerim.''