Sevgili okurlarım, belki bu yazıya kısa süre sonra görevinden alınan ve yerine dün yenisi atanan Merkez Bankası Başkanı ile başlamak gerekirdi.

Eskisini tasfiye ettiler, yerine yine kendi adamları olan yenisini getirdiler.

Ancak baktılar ki o da işlerine yaramıyor, onu da şutladılar!..

Ve onun yerine Saray’da görevli AKP eski milletvekili Naci Ağbal’ı getirdiler.

Yakında onu da götürürlerse hiç şaşırmayın...

Çünkü neresinden baksanız ekonomi batık durumda...

Böyle sık sık adam değiştirmelerle falan düzeleceğe de hiç benzemiyor.

★★★

Neyse... Şimdi gelelim esas konumuza...

Bugün size piyasaya henüz çıkan iki ilginç kitaptan söz edeceğim.

İlkini emekli albay Erkan Yılmaz Büyükköprü yazdı:

“Kozmik Albay. Kozmik Oda Operasyonu.” (Kırmızıkedi Yayınları.)

Bundan yaklaşık 10 yıl önce bilerek gerçekleştirilen yüz kızartıcı ve utanç verici operasyonları çoğunuz anımsayacaktır.

★★★

Ankara’da askeriyenin, doğrudan Genelkurmay’a bağlı olan çok önemli bir birimi var.

Burada kozmik odalar yer alıyor. Her yönüyle gizli olan bu çelik kapılı, çeşitli şifrelerle girilebilen odalarda çok gizli devlet bilgileri saklanıyor.

Ülkemiz bir saldırıya uğradığı takdirde düşmana karşı direnişlerin kimler tarafından yapılacağı, gizli silahların nerede saklanmakta olduğu gibi...

Çok özetle anlatıyorum, günün birinde kozmik odada “Sizin bazı görevliler Bülent Arınç’a suikast yapacaktı” yalanıyla arama başlatılıyor...

★★★

Kitabın yazarı Erkan Büyükköprü ve başka asker görevliler gözaltına alınıyor.

AKP döneminin sonra daha nicelerine tanık olacağımız ilk büyük kumpas işte böyle başlıyor.

İktidarın hakimleri, savcıları, bilirkişi heyetleri ve polisleri devreye sokuluyor, kozmik odalarda arama yapılıyor ve devletin en gizli savunma bilgi ve belgeleri yetkisiz ve sorumsuz kişilere teslim ediliyor.

Belgeler elden ele dolaşıyor, adliye koridorlarında dolaplara çekmecelere konuluyor!

★★★

Bu inanılmaz olayın perde arkasındaki bir numaralı ‘zanlısı’ Erkan albay...

Öyle bir kumpas ki, içerisinde en üst düzeyde rol alan bazı hakim ve savcılarla birlikte polisler ve bilirkişilerin çoğu şimdi ya tutuklu, ya da firarda!..

Kitap çok kolay okunuyor...

Bir polis romanı gibi ama tümüyle belgeli.

Kozmik oda kumpası her yönüyle ilk kez bu kitapta açıklanıyor.

★★★

Bütün bu olanları bir romanda okusaydık, bir filmde izleseydik “Amma da abartmışlar haa, bu kadarı da olmaz” demek zorunda kalırdık.

Ama olmuş işte!

Bu sinsi ve çirkin tezgahı bütün sürecin tam da göbeğinde yaşayan emekli albay Erkan Yılmaz Büyükköprü’nün akıcı kaleminden okuyunca hayretler içinde kalacaksanız.

Mutlaka alıp okumanızı öneririm.

Ellerine sağlık albayım.



Sevgili okurlarım, 1921 yılında gerçekleşen Sakarya Meydan Savaşı bizim Milli Mücadele yıllarımızın ve zaferimizin çok önemli bir kesitini oluşturur ama biz bu zaferi nedense pek bilmeyiz, anımsamayız.

Emekli general Naim Babüroğlu bu süreci baştan sona araştırdı, belgeleri topladı ve dört dörtlük bir kitap yazdı:

“22 Gün 22 Gece Sakarya. Mustafa Kemal Paşa’nın Sakarya’da En Sıkıntılı Günleri.” (İnkılap Kitabevi.)

Niçin sıkıntılı?.. Çünkü Yunan ordusu Ankara kapılarına dayanmış durumda. Başkomutan karar veriyor:

Gerekirse Ankara boşaltılacak, başkent Ankara, Kayseri veya Konya’ya taşınacak.

Sakarya Savaşı deyip geçmeyin, günlerce sürüyor.  

Son gücümüzle savaşıyoruz. Kaybedersek Ankara elden çıkacak.

★★★

Çoğu subay 15 bin askerimiz şehit düştü.

Mustafa Kemal Paşa şöyle dedi:

“Subaylarımızın kahramanlığı hakkında söyleyecek söz bulamam. Ancak doğruyu ifade edebilmek için diyebilirim ki, bu savaş bir subay savaşı olmuştur.”

TBMM, Sakarya Zaferi sonrasında Başkomutana hem mareşal rütbesi, hem de Gazi unvanı verdi...

Ankara’nın hemen yanı başında kazanılan bu büyük ve anlamlı zaferi ne yazık ki yeterince bilmiyoruz.

O kadar ki, zaferi kazandığımızın gün olan 13 Eylül (1921) yıl dönümlerinde doğru dürüst bir kutlama bile yapamıyoruz!

★★★

Emekli general Naim Babüroğlu Sakarya Savaşlarını araştırmış arşivlere girmiş ve 22 gün süren kanlı muharebelerin her gününü ve çekilen sıkıntıları kitabında ayrı ayrı anlatmış...

Ve çok rahat okunan belgelerle dolu bu kitabı ortaya çıkarmış.

Ellerine sağlık.