Bugünlerde bir yandan coronavirüs tehdidi devam ederken, diğer yandan grip ve zatürre (pnömoni) riskiyle de karşı karşıyayız…



İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, her iki hastalığın da Covid-19’la birlikte daha ağır bir tabloya yol açabileceğine dikkat çekti. “Zatürreyi hafife almamak gerekir. Akciğer dokusunun iltihaplanmasına yol açan ve her yıl 4 milyon insanın ölümüne neden olan zatürreden korunmanın en etkili yolu aşıdır” diyen Osman Erk, hastalıkla ve zatürre aşısıyla ilgili merak edilenleri şöyle anlattı:

KİMLER, NE ZAMAN AŞI YAPTIRMALI?


Zatürre aşısı özellikle risk faktörü olan kişilere mutlaka yapılmalıdır. 18 yaş ve sonrası bağışıklığı baskılanmış hastalara (kanser, kronik böbrek yetersizliği, nefrotik sendrom, kronik karaciğer hastalığı), kalp hastalarına, dalağı alınanlara, beyin omurilik sıvısı kaçağı olanlara, bilinç kaybı olan nörolojik hastalara, çok sigara içenlere, astımı ve diyabeti olanlara Pnömoni aşısının yapılması özellikle önerilir. Risk faktörü olan kişilerde 18-65 yaşları arasında 1-2 doz, 65 yaş sonrası ise herkese bir kez uygulanabilir. Zatürre aşısı yılın her ayında yapılabilir. Özellikle yaz ayları tercih edilmelidir. Aşı hastalığa karşı son derece koruyucudur.


YAN ETKİSİ VAR MIDIR?


Koronavirüs enfeksiyonu pnömokok bakterisinin üst solunum yollarına yerleşmesini kolaylaştırır. Bakteri en az iki kat daha sıklıkla o bölgelerde yer alır ve akciğerlere ulaşabilir. Koronavirüs ile birlikte pnömokok enfeksiyonu gelişirse hastalık çok ağır seyredebilir. Aşı, ölü aşıdır herhangi bir yan etkiye yol açmaz. Bağışıklık sistemini aktive ederek koronavirüs enfeksiyonunun hafif geçmesini sağlar.


HANGİ BELİRTİLERE YOL AÇAR?


Zatürreye neden olan mikroorganizmalar, ağız, boğaz ve burun olmak üzere kişinin kendi normal mikrobik florasında yer alır. Normalde hastalık yapmayan mikroplar vücut direncinin azalmasıyla akciğer dokusuna ulaşır ve zatürreye neden olur. Yüksek ateş, titreme, öksürük, nefes darlığı, göğüs yan ağrısı, paslı veya kanlı balgam zatürrenin sık görülen belirtileridir. Yaşlılarda fazla şikayete yol açmadan sadece genel durum bozukluğu, bilinç değişiklikleri ortaya çıkabilir. Pnömokok bakterisi zatürre dışında; menenjit, sepsis (kan zehirlenmesi), kemik iltihaplanması, orta kulak iltihabı, kalp iltihabı ve sinüzit gibi hastalıklara da yol açabilir.


KAÇ KEZ UYGULANMALI?


İki çeşit zatürre aşısı vardır. Birincisi uzun ömürlü olan ve geç bağışıklık oluşturan Prevenar 13, diğeri ise kısa etkili ve hızlı bağışıklık oluşturan Pnömovax 23’tür. Prevenar 13 aşısı bir kez, Pnömovax 23 aşısı ise 5 yıl ara ile en fazla üç kez yapılır. 65 yaşın üzerinde olanlarda önce Prevenar 13, bir yıl sonra Pnömovax 23 aşısı yeterlidir. Bağışıklık sistemini baskılayan lösemi, lenfoma, kanser, organ nakli olan hastalara ise önce Prevenar 13, 8 hafta sonra Pnömovax 23 aşısı yapılmalıdır. 5 yıl sonra Pnömovax 23 aşısı tekrarlanır, 3. aşı 65 yaş sonrasında uygulanır. Kalp, böbrek, akciğer ve nörolojik hastalıkları olanlarda, sigara içenlerde, alkol kullananlarda ve diyabet gibi kronik hastalıkları olanlara ise aynı protokol uygulanabilir veya Pnömovax 23 aşısı 5 yılda bir tekrarlanabilir.


NASIL KORUNABİLİRİZ?


Grip ve zatürre kış aylarının en sık görülen iki hastalığıdır. Grip özellikle yaşlılarda zatürreye yol açabilir. Bazen de grip sonrası ortaya çıkan solunum yollarındaki değişiklikler ve bağışıklık sisteminin bozulması sonucu ‘süper enfeksiyon’ denilen bakterilerin de tabloya eklenmesiyle hastalık ağırlaşır. Zatürreden korunmak için grip ve zatürre aşılarını yaptırmak (Gerekirse iki aşı birlikte yapılabilir), sık sık el yıkamak, hastalıklı kişilerden uzak durmak, hasta kişilerin kişisel eşyalarını kullanmamak gerekir. Dengeli beslenmek, hijyen koşullarına uymak, sigara-alkol kullanmamak, stressiz yaşamaya çalışmak, egzersiz yapmak, altta yatan kronik ve nörolojik hastalıkları uygun şekilde tedavi ettirmek de son derece önemlidir.