İYİ Parti lideri Meral Akşener’in Millet İttifakı’nın Cumhur-başkanlığı seçimlerine tek adayla gitmesine dair görüşü çok ses getirdi.

Parçalı bir Millet İttifakı görüntüsünü ortadan kaldıracak bu tutum, Millet İttifakı için olumlu bir sonuç getirebilir.

Bazı kamuoyu yoklamaları, Cumhur İttifakı adayı Tayyip Erdoğan’la HDP adayı olarak Selahattin Demirtaş’ın karşısına çıkacak bir Millet İttifakı adayının ilk turu birinci göğüsleyebileceğini de gösteriyor.

Bu sonucun temel nedeni, Millet İttifakı adayının ilk turda Muharrem İnce’den ya da Ekmeleddin İhsanoğlu’ndan çok daha fazla oy alması ihtimali değil, Erdoğan’ın alacağı oyun düşmesi olacak.

★★★

Elimde bir araştırma raporu ve risk analizi var. PANORAMATR imzasını taşıyor. İçinde DEMOS Araştırma tarafından 7-13 Ağustos tarihleri arasında 2077 örneklem üzerinden yapılmış bir araştırmaya da yer verilmiş.

Raporda çok ilginç araştırma sonuçları var. Ancak sadece PANORAMATR abonelerine gittiğinden, onlara haksızlık olmasın diye ben sadece Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili veri ve genel analizleri paylaşacağım.

“Erdoğan’ı başarılı buluyorum” ve “Erdoğan’a oy veririm” diyenlerin yüzdesi sadece 38.

Şunu hatırlatmakta fayda var: Bu rakam Mayıs 2020’de korona salgınıyla etkili mücadelenin de etkisiyle yüzde 52 civarındaydı ve daha önce hiç yüzde 40’ın altına düşmemişti.

Erdoğan’a AK Parti tabanından gelen destek tam gibi. Ancak AK Parti oylarında da düşüş var.

Son seçimlerde MHP’ye oy vermiş seçmenlerin önemli bir kısmı da Erdoğan’ı başarılı bulmuyormuş ve Erdoğan’a oy vermeyecekmiş.

★★★

Erdoğan’la ilgili en önemli “başarı” kriteri, “Türkiye’nin gidişatı” konusu.

Halkın önemli bir bölümü, Türkiye’nin iyiye gitmediği görüşünde birleşmiş. Son seçimlerde AK Parti’ye oy vermiş dört kişiden biri ve MHP’ye oy vermiş iki kişiden biri de “Türkiye’nin iyiye gitmediğini” düşünüyormuş.

Erdoğan’ın Kürt politikası, oylarını düşüren ikinci en önemli neden. Kendisini “Kürt” ya da “Zaza” olarak ifade edenlerin arasında Erdoğan’a oy vereceğini söyleyenlerin oranı yüzde 20’ye düşmüş.

Bu oran, “düşük gelirli insanlar” arasında da neredeyse aynı.

Erdoğan’a oy vereceğini belirtenler arasında en büyük grup üst orta ve yüksek gelir grubu. Öyle anlaşılıyor ki Erdoğan artık “Zenginlerin Cumhurbaşkanı”.

Bu arada ilginç bir detay daha paylaşayım: Erdoğan’ın en fazla oy kaybı yaşadığı yerler, Cumhur İttifakı’nın hakim olduğu iller.

PANORAMATR’nin raporunda yok ama benim Anadolu seyahatlerinde yaptığım bir gözlem var: Erdoğan’ın kadın seçmenlerdeki oyu da düşüyor.

★★★

Herkes Millet İttifakı’nın adayının kim olacağını tartışıyor ama Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda daha önemli bir detay var: Erdoğan’ın güç kaybetmesi.

Hep “Erdoğan kaybedeceği bir seçime girmez” diyoruz ya!

Bu rakamlar hep böyle gelmeye devam ederse, Erdoğan sizce nasıl bir yol izler?

Bir değişiklik ve teşekkür


14 Haziran 2021 günü “İnsan doğduğu yerde doyabilmeli” başlıklı bir yazı yazmıştım (https://www.sozcu.com.tr/2021/yazarlar/deniz-zeyrek/insan-dogdugu-yerde-doyabilmeli-6485294/). Siz SÖZCÜ okurlarının büyük ilgisini çekmiş, sosyal medyada 15 binden fazla paylaşım almıştı.

O yazıyı Rus işgalinden kalma bir binada açılmış Katarina Oteli’nin bahçesinden yazmıştım ve yazının bir yerinde de yandan akan Kars Çayı’nın kanalizasyon atıkları nedeniyle nasıl kötü koktuğuna dikkat çekmiştim.

O yazıdan sonra Kars Valisi Türker Öksüz harekete geçmiş. Kars Atık Su Arıtma Projesi ihale aşamasına getirilmiş. Ekim ayında ihale yapılacakmış.

Bu arada proje hayata geçirilene dek de bazı önlemler de alınmış ve Kars Çayı’na atık bırakanlara ağır cezalar kesilmiş.

Bu kez Katarina Oteli bahçesinde yazı yazarken aynı kokudan eser yoktu. Bu değişiklik hoşuma gitti ve başta Vali Öksüz olmak üzere emeği geçenlere teşekkür etmek istedim. Dilerim bir sonraki yaza kadar proje tamamlanır ve Kars Çayı artık tertemiz akar.