İzmir’de yaşayan Metin Satargan 5 gün önce evine gönderilen bir zarfı açtığında gözlerine inanamadı.

Zira zarf Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan  (SGK) geliyor ve kendisinden toplam 7 milyon lira isteniyordu!

Borcu 15 gün içinde ödemediği takdirde, ayda 210 bin lira tutan faiziyle birlikte haciz yoluyla tahsil edileceği bildiriliyordu.

Emekli astsubay Metin Satargan şaşkınlıktan ne yapacağını bilemedi.

Çünkü hayatının hiçbir döneminde SGK ile bir işi olmamıştı!..

★★★

İlk şaşkınlığı atıp, tebligatı ayrıntılı biçimde incelediğinde, borcun aslında bir yıl önce vefat eden ağabeyi Seyfettin Satargan’a ait olduğunu ve onun Göztepe Spor Kulübü’nde sadece 4 ay süreyle yöneticilik yaptığı dönemden kaynaklandığını anladı.

Kurum gereken tahsilatı yapamayınca, merhumun varislerine yönelmişti. İtiraz için de kendisine bir haftalık bir süre tanınmıştı.

Bunun üzerine oturup, şu satırları yazdı:

“Saygıdeğer Uğur Bey,

Merhum ağabeyimin belirli bir işi yoktu. 2006-2007 döneminde koyu taraftarı olduğu Göztepe Spor Kulübü’nde (Göztepe Spor Hizmetleri ve Ticaret A.Ş.) yöneticilik yapmıştı. Başkan Mustafa Kocaoğlu (merhum) ona bir miktar hisse de vererek kardeşimi başkan yardımcılığına getirmişti.

O yıl Göztepe, amatör lige düşmüş ve Aliağa Spor Kulübü ile birleşmişti.

★★★

Ağabeyim 2012 yılında felç geçirip tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. Bir tanıdığımız sigortasını yatırarak malulen emekli olmasını sağladı. Ancak emekli maaşı yetmediğinden, 2 kefil bularak banka kredisi çekmişti. Vefat ettiğinde bu borç kefillere kaldı. Onlar kendi rızalarıyla ödüyorlar.

Ablamın baktığı ağabeyim geriye, üzerindeki eşortmandan başka bir şey bırakmadı!

Mezarlıkta yer satın alacak paramız olmadığından babamın mezarının üzerine gömdük.

Parasız pulsuz ve borçlu göçüp giden biri için reddi miras yapmaya da gerek görmedik.

★★★

Uğur Bey,

SGK’dan gelen yazı üzerine beynimden vurulmuşa döndüm ve kendimce bir araştırma yaptım. O zamanki muhasebeci İsa Arıgüzel ile görüştüm. Bana kulübü amatör lige düştüğü 2007 yılında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’ndan (TMSF) satın alan İmam Altınbaş’ın, sporcuların serbest kalmaması için tüm SGK borçlarını ödediğini söyledi.

Söyleyin Allah aşkınıza, aradan bunca yıl geçtikten sonra bu neyin borcudur?

Sadece 4 ay yöneticilik yapan sonra da felç geçirip vefat eden bir insanın geride kalan yakınlarına bunun reva görülmesi ayıp, günah değil mi?..”

★★★

Okuduğunuz yazıyı kaleme almadan önce emekli astsubay Metin Satargan’ı aradım.

Şaşkınlığı hâlâ üzerinden atamamıştı. Ne yapacağını bilemediği için ağlıyordu. Onu dinleyip teselli ettikten sonra “Halkın Avukatı” Murat Ergün’le konuştum.  Merhumun borca batıklığı nedeniyle “mirasın hükmen reddi davası” açmaları gerektiğini, bu yolla varislerden tahsilatın durdurulabileceğini söyledi.

★★★

Sözün özüne gelirsek;

İmza deyip geçmeyin!..

Bir imzanın yıllar sonra bile, sizin veya yakınlarınızın başına büyük belalar getirebileceğini bilin!..