Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt ile birlikte partisinin Bursa'da düzenlediği iftar programına katıldı.

"DERİN YANILMALAR YAŞIYORUZ"

Türkiye'nin içinde bulunduğu sıkıntıların müsebbibinin AKP iktidarı olduğunu ifade eden Gültekin Uysal, şunları söyledi;

*Bugün maalesef büyük sıkıntılar, derin yanılmalar yaşıyoruz. Birileri gözlerini kapatsada, birileri duymazdan gelse de, milletimizin ızdırabı ortadır.

*İktidarlar gelir geçer demokrasinin de güzelliği oradadır. Enerjisi olanlar söyleyecek sözü olanlar, kadroları olanlar iktidara gelir. Enerjisi bitenler de bu koltukları kavgasız, gürültüsüz bırakıp giderler.

*Bugün Türkiye Cumhuriyeti devletinin en önemli kazanımı kavgasız, dönüşsüz iktidarın en değiştirebilme kabiliyetine demokrasimizin sahip olmasıdır. Ama suçüstü yakalandıkları andan itibaren maalesef bu ülkeyi yaşanmaz hale getirmek için özel bir çaba ile karşı karşıyayız.

*Kendilerini kurtarmak için bu ülkeyi yakmaya göze almış, kendi zafiyetlerinin bu ülkenin milli güvenlik açığı haline getirmiş bir kadro ile karşı karşıyayız.

"BÜTÜN OLANI BİTENİ PERDELEMEK İÇİN YAPILAN GAYRET VAR"

Seçimleri işaret eden Uysal, "Bir kararla pek çok şeyin kararını vereceğimiz önümüzde bir eşik var. Dalga dalga dezenformasyon bültenleri ile sabah akşam yayınlarla, bir takım hurafe, safsata neşriyatla, diziyle tarihi çarpıtarak bugün olanı biteni perdelemek için özel gayret var. Bizlerin de vazifesi orada hakkı tutup kaldıracak, meseleleri kalbinden tutup kaldıracak sözü iradeyi millet önünde hep beraber yürütmek mecburiyetindeyiz" dedi.

"SON 5-6 AYDA HEPİMİZ FAKİRLEŞTİK"

İnsanları yoksulluğa mahkûm ederek, sosyal yardımlarla adeta nasıl kadrolu seçmen haline getirildiğini gördüklerini dile getiren Uysal, şöyle konuştu;

"Biz istiyoruz ki, büyük liderimiz Süleyman Demirel'in ifadesiyle; Türkiye'nin birliğinin, beraberliğinin arkasına karnı tok, sırtı pek insanları koyabilelim. Bu ülkede güvenliği de, ferahı da aynı anda insanlarımıza sunabilelim. Sanki Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu Kasım 2002 olarak görenler, 80 yıllık cumhuriyette bir devri sabık muamelesi yapanlar, günün sonunda evin yolunu bulamaz haldeler.

Son 5-6 ayda hepimiz fakirleştik. Bu ülkenin orta sınıfı, orta direği kalmadı. Demokrasimizin ayakta tutabilmek in yolu orta direği kuvvetli yapabilmekten geçmektedir. Dünden bugüne uyguladığımız bu siyaset hep bu merkezde olmuştur. Allah'ın izniyle bunları tekrardan yapacağız.

Bu büyük ülkeyi 2002 uluslararası küresel kapital finans sisteminden aldıkları rol ile tarım başta olmak üzere cumhuriyetin kurduğu bütün kurumu tasfiye ettik. Şimdi soruyorlar, niye gübreye bu kadar zam geliyor. Niye domates 30-40 lira.

Perşembenin gelişi çarşambadan değil, parartesinden belli. 272 milyon dolara siz 7 tane gübre fabrikasını özelleştirirseniz tarımda kurulmuş bu eko sistemi dağıtırsanız bugün bu sorunun içerisinden asla çıkamazsınız."

"VATANDAŞI SUÇLAR HÂLE GELDİLER"

"Zaman zaman eleştirildik. İşte köylünün partisi, çiftçinin partisi diye. Çok şükür köylümüzü çiftçimizi şehirde yaşayan insanlarımız ucuza tüketsin diyerek bugüne kadar destekleyerek geldik" ifadelerini kullanan Uysal, şöyle devam etti;

"Ama bugün uygulanan siyasetin neticesinde maalesef Türkiye şu soruyu kendine sormalı ve cevabını vermelidir. Tarımsal sanayimizin en temel girdilerini yurt dışından ithal ederek dünyada bir numaralı ülke haline gelmiş, niçin gelmiş bu sorunun cevabını vermek durumundayız.

Bu iktidarın adı ak ama adlarının ak olması onları kurtarmıyor. Çünkü alınları ak değil. AKP'ye neredeyse 4 tane 5 yıllık kalkınma planı uygulayacak süre vermiş, yetki vermiş neredeyse 2,5 trilyon dolarlık bir bütçeyi yüklemişsiniz. Ortada şimdi 'nankörler' diyerek vatandaşı suçlayan sanki karlı dağdan kâr bağışlıyorlar lütfeder gibi. Çünkü vatandaşı suçlar hâle gelmiş.

Sayın Bülent Arınç bile 'mazeret üretmekle, söz söylemekle problemleri görmezden gelemeyiz' diyor. En azından vicdanlı bir ses olarak Sayın Arınç bunları söylüyor."

"KENDİ MESELELERİNİ KENDİ ÇÖZEBİLEN BİR ÜLKE OLMA MECBURİYETİNDEYİZ"

"Meselemiz sadece iktidar değişimi değil" diyen Uysal, "Türkiye'yi yeniden bir kurucu akılla bu milletin ve bu büyük ülkenin tarihî yürüyüşü içerisinde, yürüyerek geldikleri yolda bu büyük ülkeyi 3-5 yıllık zaman dilimi içerisinde, ekonomisine, demokrasisine, hukukuna bu çağın icap ettirdiklerini katabilmek, bölgemizde yeniden orta ölçekli bir güç olarak sadece 84 milyona, Anadolu ve Trakya coğrafyasına değil, bir imparatorluğun bakiyesi olan topraklardan başlayarak nerede bir gözyaşı akıyorsa oraya güçlü bir Türkiye sesi olabilmek, bu ülkeyi yeniden kendisi refah üreten, kendi meselelerini kendisi çözebilen bir ülke haline getirmek mecburiyetindeyiz" şeklinde konuştu.

"İKİ TARAFTA SIKIŞMIŞ BİR TÜRKİYE VAR"

Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü;

*Şimdi coğrafyamızda ölümlerden ölüm beğeniyoruz. Bir tarafta ABD, İsrail, Arabistan, Mısır hattı oluşmuş. Diğer tarafta İran, Rusya arasına sıkışmış bir Türkiye var. Bunu da marifet diye sunuyorlar. Oysa biz ülkeyi yönetenler dünle mukayese ettiğimizde kıtkanat imkanlarımızla pek çok şeyi yapmışız.

*Ama çok şükür bu ülkenin insan kaynağı var. İnsan kaynağımızı dünya ile rekabet edecek güce getirmemişseniz bu rekabette yerinizi alamazsınız. Bu ülkenin yetişmiş insan gücünü, doktorlarını, mühendislerini, iş adamlarını hor görür, nereye giderlerse gitsin ederseniz bu yakınlarda Türk Tabipler Birliği Genel Sekreteri ziyaretime geldi.

*Maalesef yılda bin 500'e dayanmış ve her yıl artan bir ivme ile doktorlarımız bu ülkeyi terk ediyor. Bundan daha büyük bir felâket olamaz. Bu ülkede yetişmiş insan gücü ve belirli ölçekteki sermayesi kendi doğduğu topraklarda gelecek kuramaz halde. İşte kavgamız bunun içindir.

"SİSTEMATİK BİR ŞEKİLDE YIKIM İLE KARŞI KARŞIYA KALDIK"

"Değiştireceğiz, dönüştüreceğiz gibi reform gibi atılan adımlarda maalesef bu büyük ülkede, yargısı da, yürütmesi de, yasaması da, bütün politika sahaları da olmak üzere sistematik bir yıkım ile karşı karşıya kaldı" diyen Uysal sözlerini şöyle tamamladı;

"Önümüzde ciddi bir sınav var. Bunu da Allah'ın izniyle Türkiye kendi içinde, milletimiz hiçbir tartışmaya mahal bırakmadan çözecektir.

Millî irade şampiyonluğu yapanların, İstanbul seçimlerini iptal ederek nasıl yenilediklerini biliyoruz. Demokrasi ve hukuk onların lehine işliyorsa kabulleri. Lehinlerinde işlemiyorsa kabul etmiyoruz diyorlar. Allah selâmet versin sayın Devlet bey diyor ki, 'Anayasa mahkemesini kapatalım' diyor. Bu acı gerçekleri ne yaparsanız yapın kapatamazsınız.

Türkiye'nin egemenlik sahasını 3-5 milyar dolar Arabistan'dan sibab anlaşması yapacağız diyerek, Türkiye'de bir konsolosluk da kayda geçmiş gazeteci Kaşıkçı cinayeti davasını kapattık, Sudi Arabistan'a gönderdik. O gün TBMM meclisinde tarihe geçsin diye şunları söylemiş idim; bu cinayetin izini ne riyaller ne dolarlar kapatır demiştim.

Ama maalesef kendilerini kurtarmak için ne kadar dini değeri varsa ne kadar müktesebatı varsa hepsini satmaya göze almış bir iktidarla karşı karşıya geleceğimiz aklımıza gelmemiş işte bugün bunu yaşıyoruz."

[old_news_related_template title="Bülent Arınç'tan AKP'lileri kızdıracak Erdoğan açıklaması" desc="AKP’ye ilişkin eleştirileriyle sık sık gündeme gelen Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Arınç, hayat pahalılığı ve zamları küçümseyen AKP’li isimleri de eleştirerek, 'Yani ben 2 kilo et yiyeceğime yarım kilo et yerim diye göğsünü gere gere dolaşıyor. Ulan 2 kilo et kaç para biliyor musun sen?” ifadelerini kullandı." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2022/04/17/iecrop/arinc-1_16_9_1650222216.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/bulent-arinctan-akplileri-kizdiracak-erdogan-aciklamasi-7080775/"]