Beyoğlu İstiklal Caddesi’ne bombayı bırakan Ahlam Albashır’ın emniyet  ifadesi Anadolu Ajansı, Hürriyet, TRT Haber, CNN Türk başta olmak üzere medyada yer aldı. Münbiç’teyken H. isimli terörist tarafından önce Cerablus’a gitmek üzere görevlendirildiğini ancak bu görevi kabul etmediğini bunun üzerine Türkiye görevi verildiğini anlatan Albashır şunları söyledi:

“... H. 2022 Temmuz ayında bana Cerablus’a gitmem için görev verdi. Ben o görevi kabul etmedim. Sonra bölgenin zenginlerinden biri olan aynı zamanda YPG’nin sözde İstihbarat birimindem olduğunu öğrendiğim Hasan diye biri bana geldi ve H. seni yanına çağırıyor sana çok önemli bir görev verecek dedi. Ben de Hasan’la birlikte H.nin yanına gittim. Bana (Madem Cerablus’a gitmiyorsun o zaman Bilal H. ile birlikte Türkiye’ye gideceksin) dedi. Ben de Türkiye’ye gelmeyi kabul ettim. H. bize 400 lira para ve 2 tane telefon verdi. Giriş için bütün ayarlamaları yaptıklarını söyledi. Sonra İdlib’te Bilal’le buluştuk. (Eşi izlenimi verilen) Bilal’i ilk defa İdlib’de gördüm. 27 Temmuz’da Hatay’a geldim. Oradan da doblo tarzı bir araçla İstanbul’a geldim.”

Özet: Bombayı bırakan Albashır, Münbiç’ten İdlib’e sonra da Hatay’a ardından da İstanbul’a geçtiğini anlattı!

Peki biz Ahlam Albashır’la ilgili ilk ve son bilgiyi kimden aldık? İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan.

Münbiç, ABD’nin kontrolünde


Tarih 14 Kasım 2022...

Bakan Soylu şu açıklamayı yaptı:

“İlk değerlendirmelerden itibaren aynı iz üstündeyiz. Eylemin talimatının Kobani’den geldiği konusunda bir değerlendirmemiz var. Eylemi yapanın Afrin’den geçtiği konusunda bir değerlendirmemiz var.”

Ahlam Albashır ne dedi ifadesinde: “Sonra İdlib’te Bilal’le buluştuk. Bilal’i ilk defa İdlib’de gördüm. 27 Temmuz’da Hatay’a geldim.”

Tarih 18 Kasım 2022...

Bakan Soylu şu açıklamayı yaptı:

“Mersin’deki de, İstiklal Caddesi’ndeki saldırı da Münbiç’ten oldu. İstiklal Caddesi’ndeki saldırı PKK’nın sivilleri hedef alan tipik saldırısıdır.” Ahlam Albashır ne dedi ifadesinde: “Sonra İdlib’te Bilal’le buluştuk. Bilal’i ilk defa İdlib’de gördüm. 27 Temmuz’da Hatay’a geldim.”

SORU ŞU: Kadın terörist Afrin’den mi, Münbiç’ten mi, İdlib’ten mi Türkiye’ye girişi yaptı?

İdlib’in bir bölümünde HTŞ var


Haziran ayını hatırlayın...

Cumhurbaşkanı Erdoğan sınır ötesi operasyon olabileceğinin işaretini vermişti: “... Güney sınırlarımız boyunca 30 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturma kararımızın yeni bir safhasına geçiyoruz. Tel Rıfat ve Münbiç’i teröristlerden temizliyoruz. Ardından da aşama aşama diğer bölgelerde aynısını yapacağız. Türkiye’nin bu meşru güvenlik adımlarına bakalım kimler destek verecek, kimler köstek olmaya çalışacak göreceğiz.”

Bakan Soylu’nun son açıklamasında “Mersin’deki de İstiklal Caddesi’ndeki saldırı da Münbiç’ten oldu” cümlesinde işaret edilen Münbiç’te, ABD varlığı var! Yani... İçişleri Bakanı, ilk gün yaptığı açıklamanın arkasında ve “ABD’nin taziyesini kabul etmiyoruz” çzigisini muhafaza ediyor!

Ancak...

Bombayı koyan Ahlam Albashır’ın, “İdlib’den Hatay’a geçtik” cümlesiyle işler bozuluyor. Çünkü; İdlib’in güney yarısı Suriye’nin elinde, sınırımıza yakın bölümü ise selefi cihad örgütü Tahrir el-Şam yani kısaca HTŞ’nin! Teröristin geçiş yerinde HTŞ varlığı var.

Kafamız karıştı: Bombayı koyan Albashır, Afrin’den mi, Münbiç’ten mi, İdlib’ten mi Türkiye’ye giriş yaptı?

Kısa bir bilgi notuyla bitirelim.

3 Mart 2020’deki yazımın başlığı şuydu: “İdlib’i kontrol eden HTŞ lideri Cevlani ABD’nin adamı mı?” 23 ve 24 Mart 2020’de de Hürriyet yazarı Sedat Ergin de ABD’nin, HTŞ adlı cihatçı örgüte sıcak baktığını yazdı: “ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Büyükelçi James Jeffrey’nin 30 Ocak ve 5 Şubat tarihli iki ayrı açıklamasını bu çerçevede örnek gösterebiliriz. İfadeleri ABD’nin HTŞ’yi daha çok yerel bir silahlı muhalif örgüt kimliğiyle görme eğilimini yansıtıyor. Nitekim, son dönemde BM’nin El Kaide ve DEAŞ tehditlerine ilişkin raporlarında da İdlib’de tehdit önceliği olarak HTŞ’den çok Hurras el Din (HD) faktörüne vurgu yapıldığını belirtmeliyiz.”

Size, Bucca Hapishanesi’nin ünlü başka bir cihatçısından bahsedeceğim: Heyeti Tahrir el Şam (HTŞ) lideri Ebu Muhammed el-Cevlani... İdlib’in büyük bir bölümüne hükmeden, Suriye ordusunun hedefindeki HTŞ’nin ‘karanlık’ yöneticisi!

Asıl adı Usame el Abbasi el Vahidi... İdlib’de yaşadı. Onun da hayatı ABD’nin 2003’teki Irak işgalinin ardından değişti. Tıp fakültesini bıraktı ve Irak’ta El-Kaide’ye katıldı. Açık kaynaklarda yazan bilgilere göre 2006 yılında Amerika saldırıları kapsamında gerçekleştirilen son suikasttan sonra Cevlani Irak’tan Lübnan’a geçti. Irak’a döndü ve tutuklandı. Bucca Hapishanesi’nde iki yıl ‘eğitim’ aldı! Ve... Suriye’de ‘Arap Baharı’ başlayınca, 2011’de Suriye’ye, ülkesine döndü. Cephetun Nusra Lil Ehli Şam adında bir grup kurdu. Ebu Bekir el Bağdadi, 9 Nisan 2013 tarihinde IŞİD ile Nusret Cephesi’ni birleştirdiğini duyurdu. Ancak... Ebu Muhammed el Cevlani onun bu ilanını reddetti.

El Cevlani basınla yaptığı röportajında tekfirci islami grupları desteklemediğini ilan etmiş ve şöyle demiştir: “Bizler müslümanları tekfir etmiyoruz. Müslümanı tekfir etmek ancak fetvaya ihtiyaç duyar. Çünkü tekfir ilim ehlinin yapabileceği bir eylemdir. Bu sebepten dolayı bizler tekfiri şer’i mahkemelere ve alimlere devrediyoruz. Ki onlar şer’i kaidelere muvafakat edecek şekilde onu ikrar etsinler.”

Batı destekli ‘Arap Baharı’nın destekçisiydi. 29 Mayıs 2015’te, Katar merkezli El Cezire televizyonuna konuşan Cevlani, Amerika ve Batı’yı hedef almayacaklarını söyledi! İşte Cevlani portresinin en çarpıcı yeri! Neden mi? Irak’ın işgaliyle ABD’ye karşı direnişe geçen Cevlani, Suriye’de ABD’nin yanındaydı... Soru şu: Irak’ın en önemli iki hapishanesinden biri olan Bucca’dan nasıl rahat bir şekilde serbest kaldı? Aynı IŞİD’in kurucusu Bağdadi gibi.