Central Park’ta Amerikayı keşfe çıkan dünya liderimiz, bir Amerikan TV’sinde dünya ile deneyimlerini paylaştı. Kendisine, “Türkiye’deki enflasyon sorununu nasıl çözeceksiniz” diye sorulunca, ‘Ne enflasyonu, nerede enflasyon, kim görmüş, kimle görmüş’ denilmez tabi, şu yanıtı verdi:

“Enflasyon aşılamaz bir ekonomik tehlike değildir... Ben ekonomistim! Şu anda yeni bir adım attık. O da şu, Tarım Kredi Kooperatiflerimizde ürünler çok çok ucuz fiyatla satılıyor! Yılbaşından sonra biz enflasyonda sıkıntıyı aşacağız.”

Televizyonda ‘ben ekonomistim’ deyince aklıma bu memleketin yetiştirdiği şahane sanatçılarımızdan rahmetli Erol Büyükburç’un, “Saksı değilim ben” lafı geldi her nedense!

***

Enflasyonla mücadelenin ipuçlarını verince, enflasyondan yana dertli olan Biden kurmaylarına, “Derhal Türkiye’ye gidip Mr. Erdoğan’ın mucize formülündeki tarım kredileri inceleyin. Aynısından kuralım, ABD’de enflasyonu sıfırlayalım” diye talimat vermiştir mutlaka. Tarım kredi önlerinde, raflara bakarken Amerikalı görürseniz sakın şaşırmayın yani!

Tarım kredi hakikaten değişik bir yöntem, fakat biz hayrını göremedik pek...

Bunu, 2018 AKP Seçim Beyannamesi toplantısından biliyoruz.

O gün sahneye çıkan dünya lideri, “Aynı yoldan geçmişiz biz / Aynı sudan içmişiz biz / Haydi bir daha, bir daha / Hep bereber söyleyelim vur şu davula bir daha, bir daha” diyerek kalabalığı coşturduktan sonra mevzuyu enflasyona getirip, “Seçimden sonra enflasyonu gündemden çıkaracağız” demişti.

Bu lafın edildiği yıl memlekette simit 1 liradan, 1 lira 25 kuruşa yükseldi.

2019’da enflasyon bitirilirken önce 1.5 lira, sonra da 1 lira 75 kuruş oldu simit.

2020’de enflasyon ülkenin gündeminden çıkıp giderken 2 liraya çıktı.

2021’de enflasyonla mücadele edilirken simit fiyatları güncellendi, 2.5 lira oldu.

Enflasyon sıfırlanırken 2022 yılında simit fiyatı 3.5 lira, 4 lira, en sonunda da 5 lira oldu!

Son 10 yılda dünyada enflasyonla en kötü mücadele eden ülke olmamızı görmezden gelelim. Son beş yılda enflasyonu gündemden çıkarmayı da geçelim... Ama lütfen, şu simit fiyatlarına bir bakın!

1, 1.25, 1.50, 1.75, 2, 2.5, 3.5, 4, 5...

Simit işini de iyi bilirsiniz! İlkokulda simit satarak ansiklopedi parası biriktirdiğiniz zamanlardaki fiyatlara benziyor mu?

Biz seçimden seçime oy veririz, ekonomiden anlamayız ama bu mücadelede bir yamukluk var!

Mucize oldu enflasyon gelecek ay sıfıra indi misal, e simit hala 5 lira!

Ayçiçek yağından akaryakıta, cezalardan kiralara, kefen bezinden mezar fiyatına, iğneden elektriğe  bindikçe biniyor yurttaşın sırtına. Battıkça batıyor etiketlerdeki fiyatlar insanın gözüne gözüne.

Çiftçiyi canından bezdirdiniz ekip biçmeyi bıraktı. Henüz bırakmayanın malı dışarıya gidiyor, biz domatesi İsviçre fiyatına alıyoruz. Sanayici bulmuş ucuz iş gücünü ürettiğini dışarıya satıyor. Oteller üç otuzu basıp sabah akşam herşeyi yiyen yabancı dolu. Sadece biz 84 milyonuz. 5 milyon mu, 10 milyon mu Suriyelisi, Afganı, Iraklısı, Afrika’dan gelenleri de ekle; yetmiyor bu topraklarda üretilen.

Mühim olan çekirdek enflasyon diyor uzmanlar. Çok doğru... Çekirdeğinde ekonomistlerin olduğu mıknatıs haline geldi millet! Nerede zam var üstüne çekiyor; suratına, sırtına artık neresine denk gelirse yapışıp kalıyor.

Şükredelim, yine de şanslıyız!

Çünkü enflasyonla mücadelede dünyaya örnek yöneticilerimiz var! Hızır gibi yetişip enflasyonu bizden uzak tutan tarım kredimiz var!

Zaten bizdeki yüzde 180’lik enflasyon da mezara kadar değil, seçime kadar... Seçimden sonra tarım krediden torba torba ucuzlamış ürünle çıkarken soracağız birbirimize: Hatırlar mısın, bir zamanlar enflasyon diye bir şey vardı!