6 Şubat günü 9 saat arayla merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki depremle Kahramanmaraş’ın yanı sıra Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa’yı yerle bir etti. Binlerce kişi yaşamını yitirdi on binlerce yaralı var. Depremden sağ kurtulanlar ise barınma, giyinme, yiyecek ve su sıkıntısı yaşıyor.

Depremin 4. gününde kent merkezlerinde arama-kurtarma faaliyetleri ve yardımlar hız kazandı. Kent merkezinden uzak ilçeler, beldeler, köyler ise adeta unutulmuş durumda. İletişim kurulabilen birçok köyden evlerin yıkıldığı, can kayıplarının yaşandığı, yollar, elektrik ve su şebekelerinin hasar gördüğü bilgisi geliyor.

Ne devlet ne de sivil kuruluşlar eliyle her hangi bir yardımın ulaşmadığı birçok köy bulunuyor. Özellikle Kahramanmaraş, Malatya ve Adıyaman'ın kırsal kesimlerinde etkili olan kar yağışı nedeniyle köylere ulaşım sağlanamıyor.

MERSİN'DEN YOLA ÇIKIP KÖYE YÜRÜYEREK ULAŞTIK

Adıyaman'ın Recep, Doğanlı ve Aksu köyleri bunlardan sadece bir kaçı. SÖZCÜ'ye ulaşan öğretmen Kemal Varol, Recep köyünde yaşananlarla ilgili şunları aktardı:

İlk depremin hemen ardından köydeki yakınlarımıza ulaştık. Köyde birçok evin yıkıldığını enkaz altında insanların bulunduğu bilgisini aldık. Daha sonra iletişim kesildi ve bir daha ulaşamadık. Mersin'den bir grup özel araçlarla bölgeye hareket etti.

Köye 5 kilometre mesafede bulunan köprü depremden sonra yıkılmış. Yürüyerek köye ulaşanlarla 1 kez iletişim kurabildik. Oradaki durum içler acısıymış. Yaklaşık 100 kişini yaşadığı köyde evlerin neredeyse tamamı yıkılmış, enkaz altında kalanlardan Recep köyünde 3, Şahverdi mezrasında 3, Aksu mezrasında 11 can kaybı var."

Köye gidenlerle de iletişimin kesildiğini ifade eden Varol, "Bulam kasabası, Doğanlı köyü ve buraya bağlı Aksu mezrasında da durumun aynı olduğunu öğrendik. 5-6 haneden oluşan Aksu mezrası bir tepede bulunuyor. Orası depremin ardından meydana gelen heyelanla zarar gördü. Canlarımızı yitirdik, geride kalanlar da soğuk ve açlıkla mücadele ediyor. Bir an önce yardımların ulaşmasını istiyoruz" dedi.



Haberin yayınlanmasının ardından köye yeniden ulaştıklarını dile getiren Varol, köyde bulunan iki ağır yaralı ve hamile bir kadının bugün askeri helikopterle Malatya'ya sevk edildiğini aktardı.

"YİYECEK İÇECEK SIKINTISI YAŞIYORUZ"

Malatya Akçadağ'a bağlı köylerden de benzer haberler geliyor. Köydeki birçok ev ve ahırın yıkıldığını, kalanların ise hasarlı olduğunu dile getiren Gürkaynak köyü muhtarı İbrahim Duman "Birçok köylümüz ilk depremin ardından daha güvenli olduğu için şehir merkezinden buraya geldi ama burada da durum çok kötü. Can kaybımız yok çok şükür. Ancak yiyecek ve kalacak yer sıkıntısı yaşıyoruz. İkinci deprem sırasında devrilen soba nedeniyle bir komşumuzun evi de yandı maalesef. İnsanlar araçlarda ve sağlam kalan evlerde korku içinde yaşıyorlar. Kar nedeniyle ana yola uzak mahallere araç ulaşımı yok. Su hatları hasar gördü. Elektrik ancak dördüncü gün kısa süreli verilebildi. Henüz bir yardım alabilmiş değiliz" dedi.



"25 KİŞİ 4 ODALI EVDE KALIYORUZ"

Bir evde 25 kişi kaldıklarını ifade eden köylülerden Yılmaz Karapınar şunları kaydetti: "İlk depremin ardından merkezden buraya geldik ama burada da birçok ev yaşanmaz halde. Komşularımızla birlikte 25 kişi 4 odalı bir evde kalıyoruz. İkinci depremde baca kırıldığı için soğukta bekledik. Yiyeceğimiz azalıyor kaç gün daha idare ederiz bilmiyoruz. Kar nedeniyle köyden de çıkamıyoruz."

"KÖYLERDEN SAĞLIKLI BİLGİ ALAMIYORUZ"

Derneklerine bağlı 24 köyün hepsinde yıkılan binaların bulundu kaydeden Kürecikliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Mustafa Duman, "Köylerden sağlıklı bilgi alamıyoruz. Elektrikler kesik, telefonla ulaşmak çok mümkün olmuyor. 24 köyümüzün tamamında hasar var. Şu ana kadar can kaybı yaşanmadı. Depremin ardından başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerde ve yurt dışında yaşayan hemşehrilerimizden gelen yardımları depremin ikinci ve üçüncü günü yola çıkardık. Ancak bir kısmını bugün köye ulaştırabildik. Erzak ve giyim yardımları köylülere dağıtılacak. En azından merkezlerden  yardım gelene kadar idare etmelerini sağlamaya çalışıyoruz." diye konuştu.