Carl Bernstein ve Bob Woodward, BBC’ye verdikleri röportajda, yapay zekânın gazeteciliğin geleceğini nasıl etkileyeceğini değerlendirdi.

Yapay zekânın gazeteciliğin geleceğine olumsuz yönde meydan okuyan en büyük güç olduğunu dile getiren ikili, yapay zekânın hızlı gelişiminin işten çıkarılmalara, mahremiyetin ihlaline ve doğru olmayan bilginin dolaşımının artmasına neden olacağını vurguladı.

Bernstein, hakikatin insan yaşamındaki her şeyin temeli olduğunu dile getirerek neyin yanlış olduğunun değil, doğru olanın ne olduğunun bilinmesinin gerektiğini ve basının ise bir toplumda bunu sağlayacak temel unsur olduğunu dile getirdi.

Woodward ise yapay zekânın sınırlarının olduğunu öne çıkararak “Örneğin Pentagon'u arayarak genelkurmay başkanı ile görüşmek istediğimi söylerim. O benimle görüşecek veya görüşmeyecektir. Bunun cevabını alabilirim. Yapay zeka ise bunu yapamaz” ifadesini kullandı.

ChatGPT programı, ikilinin hayatlarını kısaca özetledikten sonra Bernstein ve Woodward’ın yeni nesil gazetecilere ilham verdiğini ve emektar muhabirlerin araştırmacı gazeteciliğin standartlarını belirlediğini aktardı.

Bernstein, ChatGPT’nin özetine cevap olarak, programın yaptığı şeye hayranlık duymadığını ve kendileri hakkında internette yazılanların bir karışımı olduğunu belirtti.

ChatGPT’nin, ikilinin eskiden katıldıkları bir konferansın broşürünü tanıdığını gördüğünde ise Bernstein, yapay zekanın bu dünyada mücadele etmeleri gereken en büyük güç olduğunu söyledi. (AA)