İLK KEZ ANLATTI... Eşi, Akşener’in siyasi hayatını bu cümlelerle tanımlamış:

“Sokakta, insanlar arasında rahatım. Sahada gerçekten rahatım. Ama her televizyon yayını öncesi kalbim hep atıyor ve heyecanlanıyorum.”

Evet... Önceki akşam SÖZCÜ TV yayınında sorularımızı yanıtlayan İYİ Parti lideri Meral Akşener yayın öncesinde bu cümleleri kurdu, dakikalar kala... Bu arada eşi Tuncer Bey’in kendisiyle ilgili yaptığı tanımlamayı da ilk kez sohbetimizde söyledi. Yaşanan onca olaydan sonra yol arkadaşının “Meral sen asit kuyusunda yüzüyorsun” dediğini aktardı ve o cümlelerin ardından kısa bir durgunluk, düşünme, dalma hali yaşadı...



Seçimlere 18 gün kala Akşener’de gözlemlediğim şu: Kazanacaklarına inanmış! “Sahada olmanın avantajı bu, görüyorum.”

Ancak iki belediye başkanının altını çizdi ve İmamoğlu ile Yavaş’ın kattığı enerjinin seçimi kazanma konusunda en önemli koz olduğunu vurguladı. Satır aralarında o süreçte (masadan kalkma) kendisine haksızlık yapıldığını da hem bize hem de izleyiciye aktardı. Bu arada dönüp dönüp “Yıllarca Erdoğan’ı destekleyip bugün solculuklarını hatırlayan kanaat önderleri var” cümlesini kurdu. Bu direkt “liberal solcular” için kurulmuş bir cümleydi ve masadan ayrıldığında kendisine yapılan linci unutmadığı mesajıydı. Bir gözlemim de şu: İYİ Parti lideri soyut tartışmalardan çok somut üzerinde yol almak istiyor. Örneğin... “Biz, PKK, FETÖ konusunda yanıt vermeye çalışırken gerçek gündemi unutturmaya çalışıyorlar. Millet aç, aç!”

TSK, MİT, emniyet çok hassas kurumlar


Programda sorduğum iki kritik soruya (bana göre) da net yanıt verdi Akşener. Birinci sorum şuydu: “15 Temmuz darbe girişimi sonrası 35 bin civarı TSK personeli FETÖ’den ihraç edildi. İhraç edilenlerin yerine ise yenileri alındı. Şu anda TSK’da mevcut subayların yüzde 56’sı, astsubayların yüzde 27’si, uzman er ve erbaşların yüzde 62’si askeri okullar kapalı olduğu için dış kaynaklardan, Sadatçıların üye olduğu sınav komisyonları tarafından çeşitli cemaat ve tarikatların, siyasi parti teşkilatlarının referansları ile seçildiler. Siz iktidara geldiğinizde bu kadar siyasete bulaşmış, çeşitli cemaat ve tarikatlarla iç içe olan TSK’yı yeniden nasıl bu ülkenin gurur duyduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin ordusu haline getireceksiniz? Bu konuda çalışmalarınız var mıdır?” Meral Akşener, TSK, MİT ve Emniyet konusunda hassas olduklarını, bu konuların ulu orta konuşulmaması gerektiğini söyledi. Devamında ben de “Sizin partinizde Ali Demir, Ahmet Zeki Üçok gibi subaylar var ve bu konuda deneyimliler” dediğimde “İki isim dışında Orkun Özeller komutan da var” dedi ve devam etti: “Ali Paşa çok önemli bir general ve ben kendisini bu dönem yürütmede değerlendireceğimi kendisine söyledim. Diğer iki subay arkadaşımız da böyle.”

“Akşener’in olduğu yerde Ergenekon-Balyoz canlanamaz”


Bir kritik konu da son günlerde tartışmaya açılan “Millet İttifakı’nda Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davaların yeniden canlandırılacağı” yönünde açıklamalardı ve Akşener kumpas davalarıyla ilgili net konuştu:

“Canlandırma falan mümkün olamaz. TSK’nın içini boşaltmaya çalışan, o davaları yeniden canlandırmak isteyenlere söylüyorum: Meral Akşener’in bulunduğu yerde bunu kimse yapamaz, teşebbüs edemez. 28 Şubat’ta da duran bir Akşener var Ergenekon, Balyoz’da duran bir Akşener var. Hürriyet daha o zaman Aydın Doğan Bey’deydi. Benim manşetten verilen söyleşim vardı. Ali Tatar’ın intiharından sonra sert bir açıklama yaptım: 28 Şubat döneminde bile böyle şeyler olmadı. Dolayısıyla çok çirkinlikler yaşandı. Kurumların saygınlığını tekrar sağlamalıyız. Her bir kurumun Cumhuriyet’in kurumu olduğunu hem vatandaşın hem siyasetin bilmesini sağlamak. Özellikle savcıların da Cumhuriyet Savcısı olduklarını yeniden hayata geçirmek gerekiyor.”

Bence Akşener’i 14 Mayıs’tan sonra dinleyeceğiz


Şu notu da eklemekte fayda var: “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Millet İttifakı’na yönelik “Cudi, Gabar, Tendürek, Besler’de teröristleri gömdük mü? Gömdük. Şimdi gelin hep beraber 14 Mayıs’ta bu 7’li masayı gömelim. Bunu yapacak mısınız?” dediğini hatırlattım, Akşener şöyle konuştu: “Yani zorla dürtüyorlar adamı. Yahu arkadaş, sayın Erdoğan sol elinde PKK var senin, tutuyorlar hâlâ, sağ elinde de Hizbullah var ya. Birisi yani Kürtlerin bebeklerini bile öldüren bir kanlı örgüt, öbürü de Gaffar Okkan’ı öldüren bir kanlı örgüt. Kime ne diyorsun ki? Dolayısıyla bu konuşmalar dahi, savaşa mı gidiyoruz arkadaş? Seçime gidiyoruz alt tarafı. Cenge gidiyoruz şu anda bu dille.”

Akşener, “PKK’nın sözde yöneticilerinin Millet İttifakı’nı destekleyen açıklamalar yapmalarına ne diyorsunuz?” soruma da “Onun da üçkağıt olduğunu düşünüyorum” diye yanıt verdi. Bence Akşener’in anlattıkları görünen! Bildikleri, üç kağıtlar, yaşadıkları daha fazla. 14 Mayıs sonrasını bekleyelim.