Elimde Tekirdağ F ve T tipi cezaevlerinde kalan 803 kişilik hükümlü ve tutuklu listesi var.

Tamamı yabancılardan oluşuyor.

İsimlerine, yaşlarına, memleketlerine ve işledikleri suçlara göz gezdiriyorum.

Mesela...

Ahmed Enis: Suriyeli. 24 yaşında. Cinayet.

Ammar Almustafa: Suriyeli. 25 yaşında. 12 yaşından küçük çocuğun cinsel istismarı.

Ahmed Mohamed Omar Atbuli: Libyalı. 26 yaşında. Yağma. 

Ali Akbar Ahmedi: İranlı. 65 yaşında. Uyuşturucu kaçakçılığı.

Anvar Roziyev: Türkmen. 35 yaşında. Cinsel saldırı.

Dost Muhammed Kurban: Afgan. 25 yaşında. Cinayet.

Elsever Musayev: Azeri. 42 yaşında. Cinayet.

Giorgi Sagereisuvili: Gürcü. 32 yaşında. Kasten yaralama.

Hüseyin Rizayi: Afgan. 28 yaşında. Çocuk öldürmek.

Jose Antonio Roque Ramos: Honduras. 37 yaşında. Parada sahtecilik.

Kashif Mighiana: Pakistan. 38 yaşında. Çocuk istismarı.

Maksym Dziatko: Ukranyalı. 26 yaşında. İnsan kaçakçılığı.

Mohamed Hoey: Suriyeli. 23 yaşında. 12 yaşından küçük çocuğu istismar.

Çoğunluğu Suriyeli ve Afgan

Liste uzadıkça uzuyor.

Çoğunluğu Suriye, Afganistan, Pakistan, Afrika, Rusya ve Orta Asya kökenli sığınmacılardan ve kaçaklardan oluşuyor.

En yaygın işledikleri suçlar şöyle:

Cinayet, yaralama, cinsel saldırı, çocuk istismarı, uyuşturucu ticareti, yağma, hırsızlık, insan kaçakçılığı, kredi kartı dolandırıcılığı...

Bu yabancılardan bazıları 2020 yılında çıkan Covid izni kapsamında denetimli serbestlikten yararlandı. Bazıları ise 31 Temmuz’a kadar Tekirdağ Cezaevi’ndeydi.

Örtülü aftan yararlandılar

AK Parti, Covid izni 31 Temmuz’da dolacağı için örtülü af çıkardı.

5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun’a eklenen Geçici 10. Madde ile iki gruba özel düzenleme yapıldı.

Buna göre:

Covid iznindeki hükümlüler yatacakları süre beş yıldan az ise koşullu salıverme tarihine kadar denetimli serbestlikten yararlanıyor. Cezaevine dönmeyecekler.

Cezaevindekiler de devlete karşı işlenmiş suçlar ile silahlı örgüt ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki eylemler hariç, hapis cezası 10 yıldan az ise açık cezaevlerine ayrılmalarına üç yıldan az süre kalırsa açığa geçebilecek.

Bu aftan katiller, tecavüzcüler, uyuşturucu satıcıları, mafya üyeleri ve hırsızlar yararlandı. Yalnızca Türkler değil, yabancılar da...

Göç İdaresi: Bırakmayın

Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı, 21 Temmuz’da Göç İdaresi Başkanlığı’na yazı yazarak, 803 yabancı için nasıl bir işlem yapılması gerektiğini sordu.

Göç İdaresi’nin yanıtı affın yürürlüğe girdiği 31 Temmuz’da ulaştı.

Yanıtta, Yabancıların bırakılmaması, koşullu salıverme tarihinde ya da infaz süresi bitince polise teslim edilmeleri gerektiği ifade edildi. Göç İdaresi’ne getirilecek olan yabancılardan Suriyelilerin ya gönüllü şekilde ülkelerine gönderileceği ya da gözetim merkezinde tutulacağı, diğer yabancıların ise sınırdışı edileceği vurgulandı.

Yazı şu şekilde:

“Suriye uyruklu yabancıların işlemiş olduğu suç/suçlar göz önüne bulundurularak... sınır dışı edilmesi gereken yabancılardan oldukları, kaçma ve kaybolma ihtimali sebebiyle serbest bırakılmamaları ve koşullu salıvermeden yararlanmamaları veya cezalarının infazını tamamladıktan sonra... kolluk kuvvetine teslim edilmeleri, ... gerekli evrakları tanzim edildikten sonra İl Göç İdaresi Müdürlüğümüze teslim edilerek, gözetim altına alınmaları ve gönüllü olmaları halinde ülkelerine geri dönüşlerinin sağlanması aksi takdirde üçüncü bir ülkeye gönderilmek üzere idari gözetimlerinin devam edilmesinin uygun olacağı...”

Diğer yabancıların aynı prosedür izlendikten sonra sınırdışı edileceği bildirildi.

Polise teslim etmediler

Peki, Göç İdaresi’nin uyarısına uyuldu mu?

Ne gezer!

Bir bölümü zaten Covid izni kapsamında denetimli serbestlikten yararlandığı için, ülkelerine gönderilmeleri gerekirken özgürlüğüne kavuştu ve aramızda yaşıyorlar.

Asıl skandala gelelim.

İddiaya göre...

31 Temmuz itibariyle cezaevinde bulunanlar polise verilmeden salıverildi.

Her an bir suça karışabilirler.

Bu yabancılardan yalnızca Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’ne başvuran olursa yakalanabiliyor.

Diğerlerini ara ki bulasın!

Bir kamu görevlisi şu bilgiyi veriyor:

“Tahliye olan yabancı suçluya polise teslim edilmeden Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’ne gitmesi söyleniyor. Lakin deport edileceğini bilenler denetime gelmeden kaçak yaşamaya devam ediyor. Gelenleri biz teslim ediyoruz?”

Bakanlığa soruyorum 

Tekirdağ Cezaevi’ndeki 803 yabancının tamamına yakını sokaklara karıştı. Diğer cezaevlerindeki yabancıların ne kadarı serbest bırakıldı, ne kadarı polise teslim edildi; bilinmiyor. Ancak onların da salıverdiği ileri sürülüyor.

Adalet Bakanlığı’na soruyorum:

803 yabancıdan kaçı gözetim merkezine alındı ya da sınır dışı edildi?

Türkiye çapında kaç yabancı suçlu, polise teslim edilmeksizin bırakıldı?

Bu suçları kendi ülkelerinde işleseler belki idam edilecek olan kaçaklar Türkiye’de hem affedildiler hem de sınır dışı edilmeleri gerekirken sokağa salıverildiler.

Yarın terör eylemine kalkışmak dahil tekrar bir suç işlediklerinde bunun hesabını kim verecek?



Gazeteci Barış Pehlivan, 803 yabancının bile yararlandığı denetimli serbestlikten, hakkında açılmış bir dava gerekçe gösterilerek mahrum bırakıldı. Yazıları ve kitaplarından ötürü kendisinden intikam alınan Pehlivan, bugün beşinci kez cezaevine giriyor. Katillerden, tecavüzcülerden, uyuşturucu satıcılarından boşalan koğuşa Pehlivan yatırılıyor. Dün akşam arkadaşları olarak Pehlivan’a veda yemeğinde buluştuk. Zafer sofraları kuracağımız günler de gelecek elbet...