Seçim zamanı geldi aynı nakarat yankılanmaya başladı. Yarısı bayat anlat anlat...

“Biz geldik borcunu ödeyip IMF’yi geri gönderdik” diye başlayacak, “IMF bizden borç istedi 5 milyar dolar, arkadaşlara dedim ki verin” söylemiyle devam edecek. Gerçek olmadığını kaç kişi bilecek?

★★★

Keşke borcumuz olsa IMF’ye... Faizi düşük hiç değilse...

Daha geçen hafta Hazine ve Maliye Bakanlığı, 2029 vadeli Eurobond ihracında 2.25 milyar dolar borçlanmasını yıllık yüzde 9.50 faiz ile tamamladı.

Bankalar Merkez Bankası’nda yüzde 8.50 ile Türk Lirası borçlanıyorlar. Hazine yüzde 9.50 ile dolar borçlanıyor. Bir acayiplik yok mu sizce?

★★★

IMF’den borçlansak yüzde 2.5 faiz ödeyecekken bir yemin ettim ki dönemem tadında tefeci faizi ödüyoruz yabancı bankalara...

Başa dönersek, AKP iktidara geldiğinde Temmuz 2004 sonu itibariyle Türkiye’nin IMF’ye borcu dolar karşılığı 21.6 milyar dolara kadar yükseldi. Nitekim AKP, IMF’den para almaya devam etti.

★★★

Türkiye, IMF ile toplam 19 anlaşma yaptı. Bunların sadece birinde nakit para masaya konuldu. Diğerlerinin hepsi kefalet niteliğindeydi.

Nakit dediğimiz de 10 milyar dolar... Kullanılan kısmı ise 2.5 milyar dolar... Üstü kasada bekledi. Geri kalanını da kredi kartı limiti gibi düşünün... Ödeme gücü yarattı. Kâğıt üstünde kaldı. Kullanılmadı.

★★★

Bugün olsa IMF’ye olan borcu öp başına koy! Devede kulak misali... Durum aynen borcun bakkala olanını ödeyip bankaya olanın artması gibi...

Ortamlarda “IMF’ye borcumuz yok” diye hava atarsın, aslında geçen yıl aldık ama onu atlarsın... Kim nereden bilecek?

★★★

Biz ne yapıyoruz? Elin parasıyla elin malını alıyoruz, deftere yazdırıyoruz. El alemin kredi derecelendirme şirketi “çok borçlandınız” diye kredi notumuzu düşürünce de laf ediyoruz.

Cari açık baş edilmez boyutlara çıkıyor. Tansiyonum yüksek ama sıkıntı çıkarmıyor zannedersin, iki gün sonra yolda yeri öpersin.

★★★

Rekorlara alışık ekonomi yönetimi Nureddin Nebati önderliğinde 2023 Ocak ayında 9.8 milyar dolar cari açık ile rekor kırdı.

Oysa cari fazla vereceğiz, yeni bir model deniyoruz, işleri düzelteceğiz diye yola çıkmıştı. Yıllık cari açık 51.7 milyar dolar olarak açıklandı. Yarasın Nebati’me...

★★★

Peki, cari açığın bu kadar fazla yükselmesi ne anlama geliyor? Valla siz un, yağ, şekeri tedarik edin, bir tencerede kavurmaya başlarken ben size Türkçe mealini açıklayayım.

Böyle devam edemeyiz, edersek ödemeler dengesi dengesizleşir ve batarız. Ülke literatüründe batmak kapatıp gitmek değil, fakirleşmek, sefalete sürüklenmek demektir.

★★★

Merak etmeyin, bu cari açık bizim için “yok hükmündedir” deriz, geçeriz. O da mı olmadı, bir KHK çıkartıp üstünü çizeriz. Gerekirse “TOGG’u durduramayacaksınız” diye konuyu değiştiririz.

Ortada böyle bir tablo varken elbet sorun çıkacak! İki gün sonra faizler yeniden artmaya başlayacak, döviz kurları kafasını kaldıracak, çıkıp “üst akıl” diyecekler...

Akıl buldun da bu ortamda, beğendiremiyoruz ekonomiyi batıranlara...