Milli Savunma Bakanlığı’ndaki gelişmeleri yakından izleyen emekli amiral CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, “400’ün üzerinde albayın sessiz-sedasız emekliye sevk edildiğini” belirtti ve “Hükümet ile aynı siyasi düşüncede olmadığı için ya da Atatürkçü olduğu için emekli edilen albaylar bulunmaktadır” iddiasında bulundu. Bu önemli iddiayı Milli Savunma Bakanlığı’na sorduğumda, emekliye sevk edilen albay sayısının 400’ün üzerinde değil, onun yarısı kadar olduğunu, onların Atatürkçü albaylar değil, geçmişte FETÖ iltisakları nedeniyle haklarında işlem yapılan, bir bölümü mahkeme kararıyla dönen albaylar olduğunu söylediler.
Evet, sayıları iki taraftan da net olarak açıklanmasa da emekliye sevk edilen çok sayıda albay olduğu kesin. Ancak bunlar Atatürkçü oldukları için mi, yoksa FETÖ bağlantıları nedeniyle mi emekliye sevk edildi, bu da yeni tartışma konusu. Net sayı, milletvekili tarafından soru önergesi olarak Milli Savunma Bakanı’na yöneltilirse, bakan da cevap verirse sayıyı öğrenebileceğiz. Albay hangi gerekçeyle emekliye sevk edildiğini söylese de bu, birçok kişi için inandırıcı olmayacak.
ATATÜRKÇÜ SUBAYLARA DARBE
Emekli bir generale, emekliye sevk edilen albaylardan tanıdığı olanların bulunup bulunmadığını sordum. “Çok” dedi. Onların durumunu, emekliye sevk edilişleriyle ilgili şunları anlattı:
“Emekliye sevk edilen albayların yüzde 15-20’si FETÖ ile iltisaklı ya da mahkeme kararıyla göreve dönmüş olabilir. Bir çuval oluşturup herkesi içine atma, FETÖ’cülerin kullandığı klasik bir yöntemdir. Yüzde 15-20 ‘FETÖ’cü uzaklaştırıyorum’ derken, yüzde 80-85 Atatürkçü albaylar sistemden uzaklaştırıldı. Bu albayların çok büyük bölümü de şöyle sıkıntı yaşayacak:
Emekli edileceği aklında değilken, lojmanda otururken emekli ediliyor, lojmandan çıkarılıyor. Hele albaylığının ilk yılında emekliye sevk ediliyorsa maaş da alamıyor. Bir anda kendini, ailesini çok ciddi bir mağduriyet içinde buluyor. Sosyal bir kıyım da yapılıyor. Atatürkçü, Cumhuriyetçi subaylara toplum içinde ciddi bir darbe de indirilmiş oluyor. Yüksek Askeri Şura’nın (YAŞ) sekretaryasını Milli Savunma Bakanlığı’nın Personel Genel Müdürlüğü yapıyor. Bu birim ve bağlantılı olanlar görevlendirilen personelin seçiminde de çok hassas davranılmalı.”
“PARTİLİ GİBİ DAVRANANLAR TERFİ ETTİ”
Milli Savunma Bakanlığı’ndaki gelişmeleri yakından izleyen “Gölge Bakanlık” görevi verilen CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, dün bu köşede yayımlanan yazım için “Yazınız dört dörtlük. Hem teknik hem de güncel durumu içeren objektif bir değerlendirme” yorumunu yaptı. Milli Savunma Bakanlığı yetkililerinin, “Emekli edilenlerin çoğunun Atatürkçü değil, FETÖ iltisaklısı veya FETÖ’den TSK’dan çıkarılıp da mahkeme kararıyla dönenler olduğu” iddiası üzerine Bağcıoğlu, SÖZCÜ’ ye şu değerlendirmede bulundu:
- Emekli edilen ve önemli bölümü Atatürkçü ve vatansever subaylar olduğunu bildiğimiz kişilere şimdi de ‘FETÖ’cü imasında bulunmak asıl FETÖ taktiğidir. Çok büyük hakaret ve iftiradır.
-Emekli edilen albaylar tecrübeli, bilgili subaylardır. FETÖ ile mücadelede görev yaptıkları, Atatürkçü ve Anayasal değerlere bağlı oldukları için dahi emekli edilen albaylar vardır.
-Emekli edilenlerin belirlenmesinde zamanında FETÖ ekibince yapılan fişlemelerin etkili olduğu da bilinmektedir. Devlet bürokrasisine yerleşmiş bir kısım gruplar bu fişlemeleri de kullanarak albayları sorgusuz sualsiz re’sen emekli etmektedir.
-Atatürkçü subaylar emekli edilmekte iken FETÖ elebaşısı hakkında övgü de içeren makaleler yazanlar, sosyal medyadan cumhurbaşkanına övgü düzenler, partili gibi davrananlar generalliğe terfi ettirilmektedir.
TÖHMET ALTINDA BIRAKILDI
-Emekli edilen albayların önemli bir bölümü hakkında hiçbir idari veya adli soruşturma yoktur. ‘FETÖ’cü olduklarından şüphe duyulsa en azından bir tahkikat yapılmaz mıydı?’ sorusu insanın aklına geliyor.
-Hakkında şüphe olan subaylar varsa bunlar yargı denetimine kapalı idari işlemle değil, mahkeme kararı ile ya da yargı denetimine açık idari işlemle meslekten ayrılmalı. Ancak tertemiz bir maziye ve sicile sahip albayların erken emeklilik ile töhmet altında bırakılmasına son verilmelidir.”
Erol: Kemal Kılıçdaroğlu aday olmayacak
Kılıçdaroğlu: O, milletvekilinin şahsi görüşüdür
CHP’nin 20’nci Olağanüstü Kurultayı 6-7-8 Eylül 2024’de tüzük değişikliğini görüşmek ve karara bağlamak için Ankara Ticaret Odası kongre salonunda yapılacak. Divan başkanlığının oluşturulmasından sonra Genel Başkan Özgür Özel açılış konuşmasını yapacak. Kurultay Tüzük ve program komisyonları oluşturulacak, tüzüğün değiştirilmesi konusunda hazırlanan rapor görüşülüp oylanacak.
Gündem belli olmasına rağmen, CHP içinde bazı gruplar 7. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olacağını yayıyor. Aslında tüzük kurultayı seçim öncesi planlanmıştı ancak zaman darlığı nedeniyle yapılamamıştı. Elazığ Milletvekili Gürsel Erol’a, Kılıçdaroğlu’nun tüzük kurultayının toplandığı seçimde genel başkanlığa aday olup olmayacağı sorusu sıkça soruluyor. Erol, bu konuda şu açıklamayı yaptı:
BU, KURULTAYIN KONUSU DEĞİL
“Partimizin olağanüstü kurultay kararı ve gündemi, Parti Meclisimiz ve Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel tarafından alınmış doğru bir karardır. Yapılacak tüzük kurultayının seçimli kurultaya çevrilmesi ve 7’nci Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun buna yönelik çalışmalarının olduğu yorumları doğru değildir.”
Gürsel Erol, kurultayla ilgili dileğini de, “Yapılacak tüzük kurultayı; parti tabanımızın beklentilerinin karşılandığı, üyelik haklarının etkin biçimde kullanılabildiği, güçlü bir örgüt yapısının sağlanmasına yönelik değişiklikleri içermelidir” sözleriyle açıkladı.
Gürsel Erol’un açıklamasını CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sordum. Cevabı şöyle oldu: “Bu Sayın milletvekilinin kendi görüşüdür. Benim bu konuda bir şey söylememe gerek yok.”
Deneyimli bir başka partiliye sordum. Şunları söyledi: “Olağanüstü kurultayın gündemi belli. Orada genel başkanlık seçimi olmadığı gibi, böyle bir seçime ancak Genel Başkan Özgür Özel karar verebilir. Aday olur-olmaz tartışması bu kurultayın konusu değil.”