TEĞMENLERİN YEMİN METNİ HÂLÂ TARTIŞILIYOR
Teğmenlerin yemini üzerine tartışmaya devam...
Önce CHP Genel Başkan Yardımcısı emekli tümamiral Yankı Bağcıoğlu’ndan gelen notla başlayalım. Bağcıoğlu dedi ki:
“Uzun yıllardır resmi tören içinde veya tören sonrası icra edilen and seremonisini yeni ortaya çıkan sıra dışı bir faaliyet gibi değerlendirerek bu kadar yoğun bir şekilde gündemde tutmak ve bir kaşık suda fırtına koparmak kimseye fayda sağlamaz. Başlangıcı 1990’lara kadar giden ve 2016 yılına kadar her yıl yapılan bu seremoni, 2 yıllık aradan sonra 2018 - 2022 yılları arasında, bazen resmi tören sırasında bazen de resmi tören sonrasında yapılmıştır. Artık bu konu gündemden düşürülmeli ve teğmenler vatan savunmasına yönelik görevlerine odaklanmalı, suni krizler yaratılmamalıdır. Ayrıca, bu sıradan faaliyeti suistimal ederek teğmenlerimize haksız yere ahlaksızca iftiralar atan FETÖ artıkları ve Atatürk düşmanları için de adli sürecin başlatılması zorunludur.”
Bağcıoğlu’nun değerlendirmelerinden Cumhur İttifakı’na geçelim. Salı günü AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu sırasında toplantı sürerken düzenlediği basın toplantısında Harp Okulu mezunu teğmenlerin kılıçlı yeminine dair “Bunlar milletin evlatlarıdır” ifadelerini kullandı. “Teğmenlere hakaret edilmesi de kabul edilemez” diyen Çelik, “İşte ‘Hükümet Türkiye’yi şöyle şöyle kapatmaya çalışıyordu, AK Parti’ye buna karşı bir direniş kılıcı çekildi’ gibisinden üslupla konuşmaları, asıl bunların yaptığı şey işte o eski vesayet anlayışının diriltilmeye çalışılması meselesidir” ifadelerini kullandı. Çelik, “Her şey incelenir, değerlendirilir, bir disiplinsizlik varsa bu disiplinsizliğe bakılır ama burada dışarıdan söz söyleyerek, hem bu görüntü üzerinden bir vesayet hortlatmaya çalışan birtakım emekli askerlerin, siyasetçilerin, birtakım yazarların tutumu da yanlıştır” diye konuştu.
Erdoğan: Görüntülerden ben de rahatsız oldum
Ancak bu arada AKP MKYK’sı sürüyordu ve Ömer Çelik’ten farklı olarak teğmenler meselesinde MKYK üyeleri eleştirilerini anlatıyordu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da “Ben de bu görüntülerden rahatsız oldum” cümlesini kurdu ancak şu cümleyi de ekledi: “Bütün halinde teğmenlerde Anadolu mayası gördüm. Yine de sonrasındaki görüntülerden rahatsız oldum. Bu konuda Milli Savunma Bakanlığımız ve Milli Savunma Üniversitesi araştırmalarını yapacaktır.” AKP genel Merkezi’ndeki genel kanı “Geçmişte yaşananların travmasını tetikleyen görüntüler ortaya çıktı” diye.

Ömer Çelik’le aynı dakikalarda MHP lideri Devlet Bahçeli’yse yazılı açıklama yaptı ve “Meselenin yakından takipçisi olacağız” dedi: “30 Ağustos’u gölgeleyen, ülkemizi meşgul eden, hasımları ümitlendiren, istismar lobisini heyecanlandıran ikinci yemin hadisesinin her bakımdan netliğe kavuşması zorunludur.”
Bahçeli’nin bu açıklaması olayın sosyal medyaya yansımasından sonra MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, yayın organları Bengü Türk ve Türkgün’ün “Teğmenlere sahip çıkan” açıklama ve haberlerinden farklıydı. MHP’li Özdemir ilk gün sosyal medya hesabından şu paylaşımı yapmıştı: “Teğmenlerimiz kanun, nizam, amir ve başkomutanlarına sadıktır. Hiç kimse farklı algılara sebebiyet vermemelidir.”
Peki MHP ve Bahçeli neden değişti?
Bunun nedenini araştırdığımda şu bilgilere ulaştım...
Gözler Bakan Güler ve Rektör Afyoncu’da
İlk gün MHP’li yetkililerin, Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Erhan Afyoncu’yla görüştüğü ve Afyoncu’nun “Organize bir hareket değil” bilgisi verdiği; bu bilgi üzerine de MHP’nin tutum aldığı iddia edildi. Ancak... Daha sonra genel merkeze iletilen bazı bilgiler üzerine Bahçeli’nin “tutum değişikliğine” gittiği öne sürüldü. Beştepe kaynakları da Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un açıklamasına işaret etti. “Toplum kesimlerini, milletimizi rahatsız edecek eylem ve söylemlerden kaçınmak lazım” ifadesini kullanan Tunç, söz konusu görüntülerin birçok toplum kesiminde rahatsızlık oluşturduğunu belirterek şunları söyledi: “Bunun disiplin hükümleri bakımından neye tekabül eder tüm bunların değerlendirilmesini yapacak olan ilgili kurumdur. Yanlış yorumlanacak, kamuoyunu rahatsız edecek birtakım davranışlara fırsat vermemek lazım. Bu anlamda özellikle daha hassas olunması gereken bir yer orası. Milletimizi rahatsız edecek eylem, davranış ve tutumdan kaçınmak lazım. Asıl yemin, kanunen yapılan yemindir. Dolayısıyla bizim o yöndeki görüşümüz; eğer kanuna aykırı bir durum varsa ilgili merciler zaten onun çalışmasını yapar.”
Bakan Tunç’un işaret ettiği ilgili kurum Milli Savunma Bakanlığı. Bakan Yaşar Güler’den şu ana kadar açıklama gelmedi.
Bir not da şu:
İktidar cenahı; teğmenlerin niyeti iyi de olsa edilen yeminin askeri disipline uymayan bir davranış olarak kabul edilmesi gerektiğini savunuyor. Bu noktada Bahçeli’nin işaret ettiği noktaya dikkat çekiyorlar ve “Genç teğmenlerin iyi niyetini istismar eden çevreler varsa onların da üzerine gitmek gerekir” fikrindeler. Bu noktada iki isim ön planda: Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Erhan Afyoncu. Bu iki ismin yapacağı açıklamalar önemli.