En sonda söyleyeceğim sözü en başta söyleyeyim:
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in istifa etmesi gerekir.
Mehmet Şimşek, önceki gün Brüksel’de düzenlenen Türkiye-Avrupa Birliği Yüksek Düzeyli Ekonmik Diyaloğu Toplantısı’nın ardından:
“6 yıl sonra yeniden başlayan bu diyalog, Türkiye-AB ilişkilerinin genişletilmesi anlamında çok önemli ve olumlu bir adımdır.” dedi.
Bu iyi bir haber. Gerçekten olumlu bir adım ama Batı ülkelerinin “Topal ördek” dedikleri cinsten bir adım...
★★★
Avrupa Birliği yetkilileri (Valdis Dombrovskis ve Marta Kos), Brüksel’de, Bakan Mehmet Şimşek’in katıldığı önemli toplantıya Türkiye Patronlar Kulübü TÜSİAD’ın Başkanı Orhan Turan ile Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras’ı da davet etmişlerdi.
Avrupa Birliği onlarla diyalog kurmak istiyordu.
Ne oldu?
Bu iki iş adamı toplantıya gidemedi.
Çünkü, iktidarı eleştirdikleri için haklarında “Yurt dışına çıkma” yasağı vardı...
Maliye Bakanı Şimşek’in, Türkiye ekonomisinin menfaati için onların bu toplantıya katılmasını sağlaması gerekiyordu. Bunu yapmadı ya da yapamadı!
Orhan Turan ve Ömer Aras, Brüksel’deki toplantıya gitmek için savcılığa başvurup “Yurt dışına çıkış izni” istediler ama... Bu talep reddedildi!
Sonuçta Türkiye kaybetti!
★★★
Gerçekten tuhaf bir durumdayız!
Hem, ekonomimizi düzeltmek için yurt dışından yatırımcı arıyoruz, hem de bunu sağlayacak nitelikteki iş adamlarımıza yurt dışına çıkış izni vermiyoruz.
Yazımın başında söylediğim gibi, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Türkiye’nin menfaatini koruyamadığı için istifa etmelidir.
Avrupa Birliği yetkililerinin ülkemizin iki önemli iş adamını karşılarında görmek istediklerini en iyi bilenin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olması gerekir.
Şimşek, ülke ekonomisinden sorumlu bir Bakan olarak, Orhan Turan ve Ömer Aras’ın durumunu hükümette dile getirmeli ve onlara yurt dışına çıkış izni sağlamalıydı!
Koskoca Hazine ve Maliye Bakanı’nın ülke yönetimindeki gücü ve itibarı bu kadar mı zayıf?
★★★
Bir kurtarıcı gibi İngiltere’den getirilip ekonominin patronu yapılan Mehmet Şimşek göreve başladığında enflasyon TÜİK’e göre yüzde 38 idi...
Aradan 22 ay geçti.
TÜİK’e göre enflasyon yine yüzde 38...
Değişen hiçbir şey yok! Olduğumuz yerde sayıp durmuşuz!
Çektiğimiz eziyetler boşa gitti!
Mehmet Şimşek, Avrupa Birliği’nin önem verdiği Orhan Turan ve Ömer Aras gibi iş adamlarımızdan faydalanmayarak ülkeye yazık ediyor! Peki, o koltukta neden oturuyor?
Ekonomide “Kara kış”tan bir türlü kurtulamıyoruz!
“Vatandaşı enflasyona ezdirmeyeceğiz”, “Enflasyonu tek haneye düşüreceğiz” gibi lâflar hep havada kalıyor.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek iki yıl önce göreve başlarken “Türkiye’nin rasyonel (yani akılcı) ekonomiye dönmekten başka çaresi olmadığını” söylemişti.
Peki, onun anladığı rasyonel ekonomi bu mu?
Rasyonel ekonomi, zamlarla, vergilerle halkı limon gibi sıkıp suyunu çıkartmak mı?
Elektriğe, akaryakıta, ona buna, zırt pırt ağır zamlar yapılırken enflasyonun düşmesini beklemek “Rasyonel bir davranış mı?”
Elektrik faturaları ikiye katlandı...
Fiyatlar azgın bir iştahla halkın paralarını yutup duruyor...
Asgari ücretlere ve emeklilere yapılan zanları enflasyon aldı götürdü...
Ekonomi bilgisine güvendiğim İlhan Kesici eski bir tarihte “Kıştan sonra bahar gelir değil mi? Hayır, ülkemizin ekonomisinde bahar değil, hep kara kış geliyor! Artık aklımızı kullanmamız lâzım” demişti... Ekonomideki kara kıştan bir türlü kurtulamıyoruz!
GÜNÜN SÖZÜ
Kurtarıcıya ihtiyaç duyan milletler çok talihsizdir!
