AKP kurucularından Bülent Arınç, koltuklarını bırakmak istemeyen AKP’li Belediye Başkanları için şu cümleyi kurmuştu: “Eğer birileri oturduğu koltuktan kalkmakta sıkıntı yaşıyorsa kesinlikle altını kirletmiştir...”
Otura otura...
Yiye yedire...
Belediyecilik...
AKP patentlidir.
★★★
Bu gerçeği tek dile getiren ben değilim. AKP’ye oy veren vatandaşlar; “çalıyorlar ama çalışıyorlar” cümlesini bulmuş; “yiye yedire belediyeciliğinin AKP patentli olduğunu” tarihe geçirmişti.
Binlerce örnek var.
Arşivde duruyor.
460 bin nüfuslu 20 yıldır AKP’li belediye başkanları tarafından yönetilen İstanbul’un bir ilçe belediyesinde tam 22 müdürlük kurulmuştu: 1 belediye başkanı. 22 ayrı daire. 22 müdür. Müdür yardımcıları. Onların yardımcıları. Yardımcıların yardımcıları.
★★★
Bu kadar müdürlük, müdür, yardımcısı, bini aşmış çalışanına rağmen yine de AKP’li belediyenin “Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü ile Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü” kendi belediyesinden maaşlı çalışanına yaptırması gereken işleri 3 milyon TL ödeyerek dışarıdan bir şirkete ihale etmişlerdi.
★★★
İhaleyi alan şirketin ise AKP’li milletvekilinin oğlunun firması olduğu belgelenmiş, basında haber olarak çıkmıştı. AKP’li Aile Bakanı’nın küçük kız kardeşi de şirket kurmuş, o da AKP’li belediyeden yine 3 milyon TL’lik iş almıştı...
★★★
Benzeri çoktu.
Belediye başkanı ihtiyacının çok ötesinde 400 metre büyüklüğünde başkanlık odaları, 200 metre genişliğinde başkan yardımcılığı odaları, başkana özel çok pahalı malzemeden mutfak, başkan bey abdest alırken ayağını yıkamakta sıkıntı olmasın diye özel tasarım lavabolar, duşakabinler, şark köşeleri yaptırdıkları da gazetelerde sayfa sayfa fotoğraflanmıştı.
★★★
Son seçimlerde halk, AKP’li belediyelerin yönetimini CHP adaylarına geçirince “borç batağı açıklamaları” peş peşe gelmiş; CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Belediyelerimizin uyacağı bir tasarruf genelgesi yayımlayacağız. Türkiye’de yeni bir çağ, yeni bir çığır açacağız. Son seçimlerde Biz belediye yönetimlerini çocuklarımızı işe sokmak için, kendimiz saraylarda oturmak için, ıstakoz yemek için almadık” demişti.
★★★
Bekliyorduk.
Yeni sayfa açılacaktı.
Yiye yedire çala çaldıra belediyecilik bitecek “Çalışa Çalışa Belediye” dönemi açılacak; hırsızlık gidecek hesap verme gelecek, şatafat gidecek verimli çalışma gelecek, kayırmacılık, torpil gidecek işi ehline verme gelecek, borçlu belediye gidecek kasası açık vermeyen belediyecilik gelecekti.
★★★
14 Büyükşehir’de, 51 kentte, 337 ilçede halk, belediye yönetimini CHP’li başkanlara; “çalmayan çaldırmayan çalışan belediyecilik” getirsinler ve bunu halka göstersinler diye vermişti. Bu hedef başarılırsa geçmiş yıllarda sürekli AKP’ye oy vermiş olanların da “tercihlerinde CHP’ye doğru bir değişim” mutlaka olacaktı ve olmaya da başlamıştı.
★★★
Dağ değişir.
Taş değişir.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “iktidar koltuğunu kaybetme korkusu” değişmez. CHP Belediyeleri, verdikleri sözü yerine getirecekler korkusuna düştü. Kendi partisi döneminde çok büyük SGK borcunu CHP’ye bırakıp gitmiş belediyeleri; “çöpleri toplayamaz, tramvayları çalıştıramaz, suları akıtamaz durumuna düşürme” kararı aldı. AKP döneminden kalan borçları CHP’li belediyelerden alma kuşatması başlattı.
★★★
AKP belediyeciliği için “çalıyorlar ama çalışıyorlar” anlatımını bulan halk, “iktidarda iken çaldılar çalıştılar şimdi çalınanı CHP’ye ödetmeye kalktılar” anlatımını buldu, kulaktan kulağa yayıyor. Yıllarca AKP’ye oy vermiş çoğunluğu kadın seçmenin de tercihlerini CHP’ye kaydırmaları devam ediyor.
Belediyem ne yapıyor? Parayı nereye harcıyor?
AKP Genel Başkanı, CHP Belediyeciliğini; “çöpleri toplayamaz, tramvayları çalıştıramaz, suları akıtamaz, işçisine ücreti ödeyemez, halka ucuz ekmek satamaz, kreşlere öğretmen bulamaz, kent yoksuluna yardım yapamaz durumuna düşürmek” için AKP döneminden kalan SGK borçlarını da ödetmeye kalkışıyor altın fırsat çıka geldi. CHP’li belediye başkanları her ay belediye binalarının ön duvarına ve yönettikleri kentlerin büyük meydanlarına halkın rahatça görüp okuyabileceği şekilde; “ne kadar ve nereden gelir elde edildi... Bu gelir nerelere ve niçin harcandı” afişlerini asmalılar. Vatandaş görmeli: Belediyem ne yapıyor? Parayı nereye harcıyor? Halk bu açıklığı ve netliği görürse; Tayyip Erdoğan’ı ve Devlet Bahçeli’yi yapılacak ilk seçimde sandığa gömer.