Tabi ki Fenerbahçe’den bahsediyorum.
Baştan söyleyeyim, bu tespit bana ait değil.
İstatistik ilmi diyor.
Euro League’de, Monaco'yu 81-70 mağlup ederek 2. kez Avrupa’nın en büyüğü olma başarısını gösteren Fenerbahçe Beko, gediklisi olduğu turnuvada rakiplerinin korkulu rüyası olmaya devam ediyor.
Türk basketbolunun Avrupa'da kazandığı 17 kupanın 6’sı, yani 3’te birinden fazlası Fenerbahçe Kulübü’ne ait.
Yürekten kutluyorum.
Sarı lacivertliler futbolda 10 yıldır şampiyon olamamanın getirdiği sancılı bir süreçten geçiyor.
Camia büyük olunca, sancı da bir o kadar büyük olur elbette.
Pazar gecesi gelen şampiyonluk, sarı lacivertlilerin bir kez daha kenetlenmesine yol açacaktır diye düşünenlerdenim.
Bu konuyu; yönetici, antrenör, sporcu ve taraftar fark etmeksizin her Fenerbahçelinin bir nebze olsun sorumluluğunu hatırlatmak için yazdım.
KUMPASLAR BİLE YIKAMADI FENERBAHÇE’Yİ
İslam Çupi’nin “Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz.” sözlerini hatırlarsınız.
3 Temmuz 2011’de Fenerbahçe’ye kurulan kumpas, başka hangi takımın başına gelse kulüp dağılır giderdi.
Merhum İslam ağabeyin sözlerinin ete kemiğe büründüğüne şahit olduk bu süreçte.
Üstelik aradan geçen 14 yılda kulübün lokomotifi olan futbol takımının sadece bir kez şampiyon olmasına, ciddi gelir kaybetmesine rağmen, sarı lacivertliler mücadele ettiği her branşta zirveye oynuyor.
Değişen sadece rakiplerinin adları.
Öte yandan Fenerbahçe'nin, bu süre zarfında en fazla puan toplayan takım olsa da sadece 1 kez şampiyon olmasını istatistik ilmi dahi izah edemiyor.
Konunun en iyi izahını, "Süper Lig'in sportif anlamda gerçekliği yok! Maçların sahada kazanılması gerekiyor!" sözleriyle Fenerbahçe eski teknik direktörü Jorge Jesus yapmıştı.
DÜNYANIN EN BÜYÜK SPOR KULÜBÜ UNVANINI NEDEN HAK EDİYOR?
Dünyada Fenerbahçe gibi çok branşta faaliyet gösteren spor kulüpleri var elbette.
Barcelona, Real Madrid, CSKA Moskova, akla gelen ilk takımlar olsa da bu kulüplerin futbol ve basketbol dışındaki branşlarda ciddi başarıları yok.
‘Dünyanın En Büyük Spor Kulübü’ unvanı 4 ana başlıkta özetlenebilir.
1 - Çok Branşlı Yapı: Fenerbahçe, profesyonel ve amatör birçok branşta faaliyet göstererek sporun her alanında varlık göstermektedir. Düzeltiyorum, her sene zirveye oynuyor.
2 - Uluslararası Başarılar: Kulüp, futbol, basketbol, voleybol ve masa tenisi gibi branşlarda Avrupa ve dünya çapında önemli başarılar elde etmiştir.
3 - Olimpiyat Katkısı: Fenerbahçe, Türkiye'den olimpiyatlara en fazla sporcu gönderen kulüp olmuştur.
4 - Toplumsal Katkı: Kadın futbol takımı ve tekerlekli sandalye basketbol takımı gibi projelerle toplumsal cinsiyet eşitliği ve engelli bireylerin spora katılımı konularında öncü rol üstlenmektedir.
Dahası var!
Fenerbahçe 3 Temmuz sonrası sponsorların tek tek kaçtığı dönemde amatör şubelerinin kapısına kilit vurmadı.
Fenerbahçe, pandemi sürecinde, gelirlerin bıçak gibi kesildiği günlerde bile, Türk sporuna katkı sağlamaktan geri durmadı.
Fenerbahçe, özellikle futbolda adil bir ortamda yarışamamasına rağmen mücadelesinden, çizgisinden ödün vermedi.
Ödün vermediği tek şey o değildi elbette.
İktidara sırtını asla dayamadı.
Tüzüğündeki 3. Madde’de yer alan (a) bendinde açık olarak belirtilen ilkelerinden de ödün vermedi Fenerbahçe.
Ne deniyor 3. Maddenin (a) bendinde: Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği hedef ve ilkeler doğrultusunda; zeki, çevik ve ahlaklı sporcular yetiştirmek, sporun evrensel değerleri olan sevgi, dostluk, eşitlik ve barış ilkeleri çerçevesinde gençleri spora yönlendirmek ve gençlerin spor yapma olanaklarını geliştirmek, çağdaş yaşama uygun olarak; üyelerin ve sporcuların beden ve ruh sağlığını geliştirecek sosyal ve kültürel olanaklar yaratmak, fizik ve moral eğitimleri ile ilgilenmek, Kulübün tesis ve faaliyetlerinden yararlandırmaktır.
Atatürk ilkelerine hep sadık kaldı.
Tesislerini kendi imkanlarıyla yaptı, devlete yük olmadı.
Vergisini kuruşuna kadar ödedi, yetimin hakkına göz dikmedi.
Büyük kulüp olmanın en kısa özetini Fenerbahçe Beko'nun kaptanı Melih Mahmutoğlu yaptı Pazar gecesi: Biz yanak okşatmadan şampiyon olabiliyoruz. Fenerbahçe her zaman dünyanın en büyük kulübü olduğunu kanıtlıyor.
118 YILLIK ŞANLI TARİH
Fenerbahçe Spor Kulübü, kuruluşunun 100. yılında, 1 Ocak 2007 ile 31 Aralık 2007 tarihleri arasında futbol, basketbol, voleybol, boks, atletizm, kürek, masa tenisi, yüzme ve yelken dallarında takım ve ferdi olarak tam bin 134 kupa, madalya ve ödül elde kazandı.
Bu rekor bir daha zor kırılır.
Kısaca hafızamızı bir tazeleyelim.
Fenerbahçe’nin elde ettiği başarılar:
FUTBOL
- Süper Lig Şampiyonluğu: 19 kez
- Türkiye Kupası: 7 kez
- Türkiye Süper Kupası: 9 kez
- Türkiye Milli Küme: 6 kez
- Türkiye Futbol Şampiyonası: 3 kez
- İstanbul Ligi: 16 kez
- Diğer Kupalar: Atatürk Kupası (2), Başbakanlık Kupası (8), Spor Toto Kupası (1), İstanbul Kupası (1), İstanbul Şildi (4), General Harrington Kupası (1), TSYD Kupası (12), TSYD Challenge Kupası (2)
UEFA Avrupa Ligi: 2012-13 sezonunda yarı finale,
UEFA Şampiyonlar Ligi: 2007-08 sezonunda çeyrek finale yükselmiştir.
BASKETBOL
- Erkeklerde 11 Süper Lig, 9 Türkiye Kupası, 7 Cumhurbaşkanlığı Kupası,
Kadınlarda 19 Süper Lig, 14 Türkiye Kupası, 13 Cumhurbaşkanlığı Kupası şampiyonluğu.
Erkelerde Euro League: 2016-17 ve 2024-25 sezonlarında Euro League şampiyonu.
FIBA Kadınlar Avrupa Ligi: 2022-23 ve 2023-24 sezonlarında şampiyon oldu
VOLEYBOL
- Kadınlarda FIVB Dünya Kulüpler Şampiyonası (2010), CEV Şampiyonlar Ligi (2011-12) şampiyonlukları.
2014 yılında ise Fenerbahçe filede 2 Avrupa şampiyonluğu birden elde etti. Fenerbahçe Grundig, Erkekler CEV Challenge Kupasını, Fenerbahçe bayan voleybol takımı da Kadınlar CEV Kupasını alarak Avrupa şampiyonu oldu.
Türkiye Voleybol Ligi’nde erkeklerde ve kadınlarda 5’er kez lig şampiyonluğu.
MASA TENİSİ
- Kadınlarda Avrupa Şampiyonlar Ligi (2014-15) şampiyonluğu.
KÜREK:
- 1951 yılında kurulan kürek şubesi, 220 şampiyonadan 150 resmi birincilikle ayrıldı.
ATLETİZM:
24. Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda, erkekler 200 metre finalinde Ramil Guliyev, 19.76'lık derecesiyle şampiyona ve Türkiye rekoru kırarak altın madalya elde etti.
TÜRK SPORUNUN GÖZBEBEĞİ
Türk sporuna olumlu katkısı tartışılmaz olan hatta bir nevi koca devletle yarışan Fenerbahçe, ilklere imza atan camiadır aynı zamanda.
- Olimpiyatlara En Fazla Sporcu Gönderen Kulüp: Fenerbahçe, Türkiye'den olimpiyatlara en fazla sporcu gönderen kulüptür.
- Kadın Kürek Sporcusu ile Olimpiyat Katılımı: Elis Özbay, Bulgaristan'ın Plovdiv kentinin ev sahipliğinde düzenlenen 23 Yaş Altı Dünya Kürek Şampiyonası'nda altın madalya kazandı.
Elis Özbay, ülkemizi Olimpiyat Oyunları'nda temsil edecek ilk kadın kürek sporcusudur.
Aynı zamanda akrabam olan Onat Kazaklı, Tokyo 2020 Olimpiyatları'nda erkekler tek çifte (M1x) kategorisinde çeyrek finale yükselmiş ve bu başarıyı elde eden ilk Türk kürekçi olmuştur. Bu tarihi başarı, Türk kürek sporunun gelişimi açısından önemli bir kilometre taşıdır.
Halil Kaan Köroğlu, Fransa'nın ev sahipliğinde düzenlenen 19 Yaş Altı Dünya Kürek Şampiyonası'nda altın madalya kazanarak Dünya Şampiyonu oldu.
Cevdet Ege Mutlu, Almanya'da düzenlenen U23 Avrupa Şampiyonası'nda Altın madalya kazanarak Avrupa Şampiyonu oldu.
- Kadın Boksör ile Olimpiyat Madalyası: Avrupa ve Dünya şampiyonu unvanına sahip olan Buse Naz Çakıroğlu, Türkiye'nin olimpiyatlarda madalya kazanan ilk kadın boksörüdür.
- Avrupa Şampiyonu Masa Tenisi Takımı: Fenerbahçe Kadın Masa Tenisi Takımı, Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde şampiyon olarak bu başarıyı elde eden ilk Türk takımıdır.
- Basketbolda Hem Erkek Hem Kadınlarda Avrupa Şampiyonluğu: Fenerbahçe, erkeklerde (2016-17, 2024-25) ve kadınlarda (2022-23, 2023-24) Euro League şampiyonluklarıyla bu başarıyı elde eden ilk Türk kulübüdür.
- Milli yüzücü Emre Sakçı, Kulüpler Arası Kısa Kulvar Genç ve Açık Yaş Yüzme Şampiyonası'nda 24.95'lik derecesiyle Dünya Kısa Kulvar rekorunu kırdı.
HERKES DİKKAT ETMEK ZORUNDA
Başta Fenerbahçe’yi yönetenler, yönetmeye talip olanlar, bu camianın büyüklüğünü anlamak zorunda. Söyledikleri her söze, yaptıkları her eyleme dikkat etmek mecburiyetinde.
Fenerbahçe için mücadele eden sporcular ve teknik direktörleri için de aynı şey geçerli. Sporda yenmek de var yenilmek de. Lige havlu da atsanız küme düşmüş bir takımdan 4 gol yiyecek kadar ruhsuz olamazsınız Fenerbahçe için ter dökerken.
Bu camianın büyüklüğünü anlayamayan bir taraftarsanız rakibin bayrağını yırtma saygısızlığına düşersiniz.
Hem de Atatürk’ün ‘Benim şehrim’ dediği Yalova’da.
Bitireyim.
Bağdat Caddesi’nde Fenerbahçe Beko Basketbol Takımı’nın Şampiyonluk kutlaması var bugün.
Gün Fenerbahçe’nin büyüklüğüne yaraşır tavır sergileme ve zaferin tadını doyasıya çıkarma günü.
Türk Spor tarihine bir Avrupa Zaferi daha yaşatan ve bu noktada emeği geçen herkese bir sporsever olarak müteşekkirim.
