Orta Vadeli Program’da açıklanan çelişkili hedefler ile bir mucize yaratılmak isteniyor ama nafile...Bizi bu fakirliğe iten düşünce yapısı halen yönetimde... Belli ki dayanamayıp kendi ideolojisine dönecek yine...

Peki, nasıl gelindi bu raddeye?

★★★

Üst komşunun dört nala koşan çocuğu gibi faiz indirimlerine gidildikten sonra genel seçimin bitmesiyle beraber ülke yönetimine bir aydınlanma geldi. Bir anlamda mecbur kalındı.

Benim kredi kartı misali ülkenin de kredi limiti bitti... Bu kadar deney yeterli denilip faiz artırımları sürecine girildi.

★★★

Oysa denklem basitti... Normal şartlarda faizler yüksekteyken döviz durur, hatta düşer. Yüksek faizinden faydalanmak için dövizden TL’ye geçilir.

Faizden kazanacağın parayı gözden çıkartıp döviz alırken iki kere düşünürsün. Kazanç hangisindeyse paranı ona park edersin.

İyi de bu da yeterli değildir... Devlet bütçesini yamamak için harcamalarda kısıntı ve ek gelirler gerekir. Bunun anlamı vergidir.

★★★

Zira yüksek faiz veren bir ekonomi kötü yola düşmüştür ki faiz artırmıştır. Enflasyonu başa beladır... Nitekim para biriminin değer kaybetmesi olağan beklentiler doğrultusundadır. Bunun anlamı yüksek faiz aldığınız para eriyecektir.

Hah işte! Problem de burada... Kısa vadeli yatırımcılar getiri yüksekse genelde kötü ekonomik temelleri görmezden gelirler. Zarar etmeyeceklerine ikna edilirler. Nasıl olsa kısa bir süre sonra kazançlarını ceplerine koyup gidecekler.

★★★

Senin kısa vadede yüksek dövize ihtiyacın olduğuna göre ödeyeceksin maliyetini illa... İşte bu bedeli karşılığında aldığın zamanı iyi kullanamazsan başın büyük belada...

Nitekim getirilen vergilerin yapılan zamların enflasyona yellenen mangal etkisi yapacağı çok barizdir... İşte Mehmet Şimşek’in göreve geldiği 1.5 yıldan beri yaşanan bunun etkisidir.

★★★

Oysa bu tür programlar defalarca yapıldı. Bir örnek vermek isterim. “2023 yılında enflasyon oranının yüzde 22.3’e düşeceğini, 2024 yılında ise tek haneye gerileyerek yüzde 8.8 oranında gerçekleşeceğini öngörüyoruz” açıklaması Merkez Bankası’nın resmi kanallarından yayınlandı.

Enflasyon önce düşüp sonra yüzde 75’e fırladı!

★★★

Ya şimdi? Orta Vadeli Program’da 2025 yılında enflasyon oranının yüzde 17.5’e düşeceğini, 2026 yılında ise tek haneye gerileyerek yüzde 9.7 oranında gerçekleşeceğini öngörüyorlar.

Enflasyon düşerken büyümeye de devam edeceğimiz müjdesi açıklanıyor. Dünyada pek böyle bir ekonomik model yok ama elimizde büyük bir koz var: İstatistik Kurumu! Açıklayacağı verilerle rekor bile kırdırabilir kağıt üzerinde... Ya gerçekte?

Çıkmadık candan ümit kesilmez felsefesi iyi güzel de belli ki bu yıl o can çıkacak. Önümüzdeki birkaç yıl Hint fakiri kıvamında bir yaşam bizi bekliyor. Türkiye ülkece diyete giriyor.