İtiraf etmek gerekir ki, yıllardır uyguladığımız Suriye politikamız çok yanlıştı...
Bu yüzden olay sonunda kördüğüm haline geldi, hem Suriye’ye, hem de bize büyük zarar verdi.
“Şam’da Emevi Camii’nde cuma namazı kılacağız” diye Suriye’deki muhalif grupları ısrarla destekledik. Hedefimizin, Suriye Devlet Başkanı Esad’ın devrilmesi olduğunu açıkladık.
Esad can havliyle “İmdat” diye haykırarak Rusya ve İran’ı yardıma çağırdı.
2015 yılında Rusya askeri olarak resmen Suriye’nin yanında yer alınca dengeler Esad’ın lehine değişti.
O tarihte bizimkiler Esad’ın adını “Esed”e çevirerek “Katil Esed, Suriye’de vahşet yapıyor, halkına zulmediyor” diye bağırıyorlardı.
Aradan yıllar geçti, Esad devrilmedi ve sonunda paçayı kurtardı.
2018 yılında ABD Senatosu’nda Suriye ordusunun iç savaşı kazandığı açıklandı.
Buna rağmen bizimkiler “Katil Esed”, “Suriye halkını Esed’den kurtarmak için Suriye’ye girdik”, “Eli kanlı katille masaya oturmayız” söylemlerine devam edip siyasi gerginliği sürdürdüler.
Sonuçta bu ağır yükün altından kalkamadık.
Rusya arabuluculuk yapınca “Katil Esed” şimdi bir anda “Kardeşim Esed”e dönüştü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye Devlet Başkanı Esad’ı davet edebileceğini söyledi. Suriye Dışişleri Bakanlığı “Erdoğan ve Esad, Bağdat’ta görüşebilirler” diye açıklama yaptı.
Suriye konusunda akılcı bir çözüm şart görünüyor. Türkiye olarak büyük zarara uğramış durumdayız.
Hatalı Suriye politikamız, ekonomimizin çöküşünde önemli rol oynadı, ülkemiz Suriyeli sığınmacıyla doldu, sorunlar çığ gibi büyüdü.
Şimdi, milyonlarca sığınmacıyı geri gönderebilir miyiz? Bu mümkün değil! Hayal etmek bile zor. Belki bir kısmını geri yollayabilirsek, ne mutlu bize... Malûm, zararın neresinden dönülürse kârdır.
AKP politikaları bizi Suriye bataklığına sapladı, yanlış hesaplar Şam’dan döndü!
Şimdi “Bu belâdan nasıl kurtulacağız?” diye çırpınıyoruz!
Yazık oldu kaybedilen yıllara ve milyarlara!
Yüzüne nasıl bakacak?
ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek işin başından beri AKP’nin Suriye politikasının yanlış olduğunu söylüyordu...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Esad’la görüşebileceği, Suriye ile diplomatik ilişkilerin yeniden kurulabileceği” mealindeki sözlerine tepki gösteren Zeybek,
“‘Katil ve terörist Esed’ diye defalarca suçladığınız Suriye Devlet Başkanı şimdi sizin için ‘Sayın Esad’ oldu. Merak ediyoruz, bunca suçlamadan sonra Beşşar Esad ile nasıl görüşüp kucaklaşacaksınız? Ya Esad sizden açıkça özür dilemenizi isterse, o zaman ne yapacaksınız?” diye sordu.
Cevabı merak konusu olan bir soru bu...
Hayatın her alanında olduğu gibi siyasette de yanlış yolda gidilince doğru yere varılamıyor!
TEBESSÜM
Usta dilenci!
Ekonomik kriz ülkede dilencilerin sayısını da artırdı.
Temel sokağın köşesinde dilenen kör bir dilenci görünce acıyıp para vermiş...
Ertesi gün bakmış, dilenci yine aynı yerde... Fakat bu defa kör değil, topal olmuş!
Üçüncü gün dilenci yine orada ama bu defa sağır ve dilsizmiş... Temel kızarak:
“Ulan dilenci” demiş “Neden her gün başka bir herif oluyorsun?”
Dilenci boynunu bükmüş:
“Ne yapayım abicim, insanlar hep yenilik istiyorlar!”
GÜNÜN SÖZÜ
Gençlere çok nasihat vermek yerine onlara “iyi örnek” olmalı.
