Hatta son seçimlerde dahi Erdoğan, “Yolsuzlukların olmadığı, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun olmayacağı bir Türkiye’yi biz hallederiz...” diyerek seçmenden oy istedi.
★★★
Zira 22 yıldır tek başına iktidarda olanlar bu cümleyi kuruyorsa, 22 yıl boyunca konu hakkında hiçbir şey yapmamıştır. Gerek duymamıştır.
Günah işleme özgürlüğü ile karıştırmış olmasınlar sakın? Sahi tanımlamasını bir yapılsa... Kim ya da kimler ne yaparsa yolsuzluk yapmış olur? Onlarca örneği var ancak hiçbiri yolsuzluk olarak tanımlanmıyor.
★★★
Oysa ülkede nereye baksan, dolandırıcılık, mafya, kara para aklama, rüşvet, zimmet, yolsuzluk, hırsızlık hikayesinin çıktığı bir ekonomi... Pislikler artık paçamızdan akıyor. Merkez Bankası faizleri yüzde 40’a çıkardı diye düzelecek he mi?
Yolsuzluk patlarsa yoksulluk artar. Hiç değişmez. Kitleler fakirleşirken zümreler zenginleşir... Ülkeyi, yöneten partinin oyları düşmüyor! Belki de fakirler, zenginleşenleri gördükçe mutlu oluyor... Kim bilebilir?
Ödüllü para aklama filmi
Breaking Bad televizyon dizisinin ismini duydunuz mu? Duymadıysanız tüm zamanların en yüksek reyting alan dizisi olma unvanı ile Guinness Dünya Rekorları kitabına girdiğini söyleyeyim.
Dizi 16 Emmy Ödülü, 8 Satellite Ödülü, 2 Altın Küre Ödülü, 2 Peabody Ödülü başta olmak üzere yüzlerce ödül kazandı. Başrol oyuncusu 4 kez en iyi aktör
ünvanlını aldı.
★★★
Hikaye, kimya biliminde bir deha olan, çok zengin olabilecekken aldığı hatalı kararlar sonucu beş parası olmayan bir öğretmenin ailesini geçindirmek için ek iş olarak araba yıkamacıda çalışmasıyla başlıyor. Yine de yetmiyor. Kendini bir anda uyuşturucu işinde buluyor.
Dizi tam beş sezon sürüyor. Beş yıl diyelim biz ona... Bu beş yıl boyunca neredeyse filmin yarısı adamın parayı nereye koyacağı, nasıl aklayacağı, nasıl saklayacağı, sisteme nasıl sokacağı hakkında...
★★★
Eve saklıyor, sığmıyor. Bankaya gidip de yatıramıyor. Yatırsa “öğretmensin sen, nereden buldun?” diye soracaklar. Cevap veremezse bir saati geçmeden kapıda maliye...
Sisteme sokmak için türlü türlü yollar düşünüyor. Bir de yakalanırsa bütün paraya el koyarlar anında... Orası Amerika... Birini öldür kurtarırsın bir yolla... Para saklayıp vergi kaçırırsan nefes aldırmazlar adama...
★★★
Parayı aklamak için şirket gerek... Gelir göstermek için bolca fatura... Parayı yasal hale getiremezse harcama da yapamıyor.
Dikkat çekmemek için parası olduğu halde pahalı hiçbir şey alamıyor. Normal hayatına devam ediyor. Tam bir paran mı var, derdin var filmi aslında...
★★★
Oysa Türkiye’de böyle bir dizi hayatın olağan akışına aykırı... Adam Türkiye’de olsa, biri çıkıp nereden buldun parayı diye sorsa abes kaçar ama cevap hazır nasıl olsa...
Düğünde takılan altınları bozdurdum! Oğlumun sünnetinde yapıştırdılar. Ne kaydı ne kuydu var. Bunlar da ayıp olmasın diye verilen cevaplar... “Lan sana ne?” deyip geç, kimi ırgalar?
★★★
Peki, filmde niye o kadar uğraşıldı? Parayı bir yolla Türkiye’ye getirseydi iş uzamayacaktı. Beş sezon süren dizi Türk tipi olunca bir anda dönerdi tek sezonluk yazlık aşk dizisine...
Hem biraz sabrederse daha önce 2008, 2013, 2016, 2018, 2020 ve 2022’de çıkan ve süresi her daim uzatılan Varlık Barışı yasası yine vizyona girer Türkiye’de... Gerçek özgürlük var bu ülkede!
Esas film yerel seçimler sonrası...
Türkiye’de yaşayanlar için amaç artık yaşam kalitesini artırabilmek değil, sadece yaşamak... Geçim derdinde olan insanlar için özgürlükler, hak, hukuk, adalet gibi kavramlar haliyle ikinci plana itildi...
Ekonomi için zaten yaktık gemileri... Sağ salim dönüş yok artık geri...
Ne bekliyoruz? Ne olacak? Gökten para mı yağacak? Yaşadığımız sefalet kaldığı yerden devam edecek! Yine de buna alışmamak gerek. Uzun sürecek.
★★★
Kötü ekonomi ülkeleri batırmaz. Para bulamadığı için kepenk kapatan bir ülke söyleyin... Öyle şey olmaz! Ne olur? Ödeme sıkıntısına sokar, vatandaşlarını fakirleştirir. Bizde de tam böyle olacak.
İşin enteresanı bunun böyle gideceğini bilmeyen var mıydı? Yoktu! Altı ay önce biz istedik bu yaşananları. Bir ipucu vereyim bunlar daha fragmanı... Esas film başlayacak yerel seçimler sonrası...