“Bu olayın, basit, münferit bir olay olmadığını düşünüyorum. Organize bir şekilde pusu kurulup tarafıma saldırı düzenlenmiştir. Bana ateş eden kişiden, ateş etmesi için ona yardım eden kişi ya da kişilerden davacı ve şikayetçiyim. Uzlaşmak istemiyorum.”
Fenerbahçeli eski futbolcu Serhat Akın, 26 Eylül’ü 27 Eylül’e bağlayan gece ayağından vuruldu ve savcılık ifadesinde bu cümleleri kurdu: “Organize bir şekilde pusu kurulup...”
Peki tetikçi O.D., Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı’nda nasıl bir ifade verdi? O.D.
dedi ki:
“Amacım Serhat Akın’ı öldürmek değil sadece gözdağı vermekti. Ben bu eylemi uzaktan akrabam olan şu an yurt dışında olduğunu bildiğim Hasan Şahin’in beni arayıp tehdit etmesi nedeniyle gerçekleştirdim. Hasan Şahin yurt dışında ikamet eder. Müşteki Serhat Akın ile bir muhabbeti veya ilişkisi var mı yok mu bilmiyorum. Olayın sebebini sorduğumda Hasan Şahin bana çıkıştı. Herhangi bir sebep söylemedi. Bu işi para karşılığında da yapmadım. Parayı teslim alan O. M.’dir. Onun parayı kimden teslim aldığını da bilmiyorum. Bana okumuş olduğunuz O.M.’nin kolluktaki beyanları ile savcılık ifadesinde aleyhimde geçen ifadeleri kabul etmiyorum. O., Hasan Şahin’den korktuğu için böyle bir beyanda bulunmuştur. Henüz Beykoz’a gelmeden ben ve O. birlikte Hasan ile görüşmüştük. Hasan Şahin, Beykoz’daki konum bilgisini hem bana hem de O.’ya atmıştı. Olay yerine gelip E. ile görüşüp silahla sıkma anına kadar kollukta anlattıklarım doğrudur. Olayda kullandığım tabancanın yerini polise gösterdim.”
Konum bilgisini sadece O.’ya attı
Tetikçi O.D.’nin ifadesinde suçladığı O.M.’nin beyanlarına bakalım. O.M. de tetikçiyi suçluyor:
“Hasan Şahin ile sadece O. görüştü. Olay yerinde yine E. ile sadece O. görüştü. Olay yerinin konum bilgisini Hasan bana değil yine O.’ya atmıştı. Bu olayda ben motosikleti kullanmak dışında hiçbir eylemde bulunmadım. Ayrıca olaydan bir gün sonra benim Hasan Şahin ile görüşüp, bu görüşme üzerine evden çıkıp parayı teslim aldığım doğru değildir. Ben parayı aldım ancak O.’nun bana söylemesi üzerine aldım. Hasan ile yine ben görüşmedim. Ayrıca O., parayı getiren kişi ile de konuşuyordu. Kişinin isminin Y.G. olduğunu ifadelerden sonra öğrendim. Ayrıca O.’nun Hasan tarafından tehdit edildiğini söylemesi de doğru değildir. Kesinlikle O., bu eylemi tehdit altında yapmadı.”
Parayı aldı ama kimseyi tanımıyor!
Peki parayı getiren kişi Y.G. ne dedi?
Okuyalım:
“Olayda geçen şüphelilerden hiçbirini tanımıyorum. Cudi lakaplı kişinin Hasan Şahin olduğunu ifade sırasında öğrendim. Bu şahısla 2016 yılında Adana’nın Seyhan İlçesi’nde bir arkadaş ortamında tanıştık. Olayda parayı aldığım kişiyi tanımıyorum. Teslim ettiğim kişiyi de tanımıyorum. Bu paranın ne parası olduğunu da bilmiyorum. Cudi, Instagram üzerinden beni görüntülü arayarak yönlendirdi. Ayrıca WhatsApp üzerinden de beni görüntülü aradı. Ben parayı almaya 4 ve 9 yaşlarından iki erkek kardeşimle birlikte gittim. Bir suç eylemi içerisinde olsaydım kardeşimle birlikte parayı almaya gitmezdim.”
Üç ifadeyi okuyunca sis perdesi ortaya çıkıyor!
Örneğin parayı alan Y.G. saldırıdaki kimseyi tanımadığını söylüyor ve olayın azmettiricisi olduğu öne sürülen Hasan Şahin’in ismini de ifade sırasında öğrendiğini anlatıyor. Ancak... “Cudi, Instagram ve WhatsApp üzerinden görüntülü arama yapıyor” ve Y.G.’yi yönlendiriyor. Bunu da savcılık ifadesinde Y.G. söylüyor. Soru şu: Y.G. hani Cudi lakaplı kişinin Hasan Şahin olduğunu ifade verirken öğrenmişti?
Burada kilit isim Gürcistan’da yaşayan ve Serhat Akın’ın vurulması talimatını veren Hasan Şahin! Bir not da şu: Saldırıdan sonra eski futbolcu Serhat Akın’ın Hasan Şahin’e kumar borcu olduğuna dair iddialar sosyal medyada yayıldı. Akın ise yakın çevresine bu iddiaları net bir şekilde yalanladı ve avukatları sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:
“Bilindiği üzere, müvekkilimiz 26 Eylül 2024 tarihinde silahlı saldırıya uğramış olup failler emniyet güçlerimizin yoğun çabasıyla yakalanmış ve soruşturma detaylı olarak yürütülmeye devam etmektedir. Bu örgütlü saldırı, devletimiz tarafından titizlikle yürütülen bir soruşturma olup, bu konuda toplanan tüm deliller soruşturma dosyasında mevcuttur. Soruşturmanın devamı noktasında da devletimize güvenimiz tamdır. Bunun dışında, müvekkilimiz hakkında yer alan tüm iddialar asılsız olup, uğradığı saldırının başka yönlere çekilme çabasıdır. Bu saldırının hangi amaçla yapıldığı ve sebeplerinin neler olduğu, yapılan soruşturma sonucunda ortaya çıkacaktır. Sosyal medyada yer alan konunun müvekkilimizle hiçbir ilgisi yoktur ve hakikatten uzaktır. Müvekkilimizin uğramış olduğu saldırının acısı henüz taze iken kamuoyundan beklentimiz, soruşturma dosyasında müvekkilimiz açısından delili olmayan konulara itibar edilmemesi yönündedir. Son olarak, devletimizin ilgili kurumlarının yürüttüğü etkin soruşturmanın zarar görmemesi için kamuoyunda oluşan bilgi kirliliği ve Serhat Akın hakkında konuşulan isnatsız suçlamaların önüne geçmek amacıyla müvekkilimizin talebi üzerine bu açıklamayı yapmak zorunda bulunmaktayız.”