TBF'de seçim var. Mevcut başkanın tarihi oy sayısıyla devam etmesi bekleniyor. Son 25 yılın en kötü dönemini geçiren Türk basketbolunun kulislerinde konuşulanlar, açılacak yeni sayfada, hikayenin aynen devam edeceğini gösteriyor.
Oyuncuyken ‘methenolone’ adlı yasaklı madde kullandığı, yani doping yaptığı için hem NBA hem FIBA ceza vermişti, yine de başkan oldu... Kimsenin tanımadığı danışmanlar binlerce Euro alıyor... Sponsorluk paralarının nerelere gittiği bilinmiyor... Çocuk bakıcısının bilet paraları federasyon bütçesinden ödeniyor... Asistan 'business class'ta Çin'e gönderiliyor... Kadın liglerindeki pek çok takımın, hangi federasyon yöneticilerine yakın hangi isimler tarafından hangi amaçla ve nasıl kurulduğu iddialarının incelenmesini isteyen kadın yönetici, zorla istifa ettiriliyor... Bahis iddiaları ile ilgili araştırma ve soruşturma yapılmıyor... MHK Başkanı'nın adı şike iddialarına karışıyor... Kamu Denetçiliği Kurumu, federasyon hakkında inceleme yapıyor... FIBA seçimlerinde Türk aday yerine Sırp adaya oy veriliyor... Hüküm giymiş ama yurtdışına firar etmiş kişiyle poz veriliyor... Milli takımlar son 20 yılın en kötü dönemlerini geçiriyor... A Milli Takım maç yaparken tatil fotoğrafı paylaşılıyor...
5 yılda yapılanlar çok hoşlarına gitmiş demek ki; TBF Genel Kurulu'nda oy veren delegelerin! 3 adaylı ilk seçimde, en çok farkla seçilen başkan oldu Hidayet Türkoğlu... Camianın 'oy kullanamayan' gerçek sahipleri ne der bilemem ama... Bence bundan sonrası şöyle olacak: "Para yok, katılım parası bulamıyoruz, maaş ödeyemiyoruz, batıyoruz... Menajerler bizi sömürdü... Muhatap bulamıyoruz... Başkan neden yine ABD'de? Altyapılar çöktü, oyuncu yetişmiyor... Hakemler bizi yaktı... Böyle ceza mı verilir; hakkımız yendi... Federasyonda adamımız yok" diye... Kimse ağlamayacak!
Bu işin sonunda daha beter olmak da var! Kafalar değişmezse, basketbolun işi zor...
3 YILDA NE DEĞİŞTİ?
Yukarıdaki satırları bazıları hatırlamış olabilir... Kasım 2021'de, seçim sonrası yazdıklarımın özeti bunlar... 3 yılda ne değişti? Bunu da bir önceki yazımda anlattım:
A Milli seviyede 1998’den sonra ilk kez yaz aylarını turnuvasız, boş geçiren; dünya klasmanında 27’nci; Avrupa’da 15’inci sıraya gerileyen Türk basketbolu, alt yaş gruplarında da dibe vurdu. U16, U18 ve U20 takımlarımız kıta turnuvalarını 21 maçta 6 galibiyet, 15 mağlubiyetle tamamladı. U20 Millilerimiz 14’üncü olup B ligine düştü. U18 Milliler 12’nci, U16 Milliler ise 8’inci oldu.
Kadınlarda durum daha vahim. U16’larda zaten B ligindeyiz. U18’ler 12’nci oldu, U20’ler 7’nci... A takım yıllardır ortalarda yok.
Gençlerin önünü nasıl açacağını kimsenin bilmediği 4+3 gibi saçma sapan bir yabancı kuralı... Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yerine yapılan ve adına ‘gelişim merkezi’ denilen tesis basketbolun paydaşlarını mutlu edip seçim kazandıracaksa...
MEZAR TAŞI BGM!
Gelelim günümüze... 3 yıl önceki adaylardan biri; tarihi oy sayısıyla seçilmesi beklenen kişinin yanında... Şöyle bitireyim:
Basketbol Gelişim Merkezi (BGM) için alkış, evet... Peki ya betona değil, insana yatırım? BGM, dibe vuran Türk basketbolunun mezar taşı olmasın!
Seçim; 8 yılda yaptıkları, yapacaklarının teminatı olan birine oy verecek delegelere, kulüplerine ve Türk basketboluna hayırlı olsun!
FENERBAHÇE'NİN KARARI
Ergin Ataman'ın "3-1" işareti, Fenerbahçe'de infiale yol açtı. Milli takıma oyuncu göndermeme kararı aldılar. İyi de... 3 Temmuz'da; Sertaç ve Tarık'ın da oynadığı son maçımızın skoru 96-46. 50 fark, ortada zaten takım filan yok demek!
Fenerbahçeliler olmasın, fark 50 değil; 60-70 olsun... Mesele oyuncu gönderip göndermemek değil ki...
Alt yapılardan üst yapılara kadar Türk basketbolunu dibe vurduran, sistemi komple çökerten bir başkan adayına, hem siz ve hem de sizin gibi düşünen ezeli rakipleriniz üst üste 3 kez oy veriyorsa, zaten konuşacak bir şey yok demektir!