AKP iktidarı 22 yılın sonunda, Türkiye’nin yaşadığı ağır ekonomik sıkıntı, sosyal çöküş ve siyasi sorunların sebebinin ne olduğunu çözdü. Yani bugünkü yokluğun, yoksulluğun, sağlıktaki çöküşün, adaletteki çözülmenin ve laik eğitimin tek sorumlusu, 1980 askeri darbesinin yaptığı Anayasaymış. Bugüne kadar beklemelerinin nedeni ise CHP ve dış güçlermiş. Bu askeri Anayasa’yı bir an önce değiştirip yeni bir Anayasa yaparsak Türkiye’nin tüm sorunları bitecekmiş. Daha önce de Sayın Erdoğan "Ben ekonomistim, verin yetkiyi kardeşinize görün o zaman" demişti... Gördük!! Şimdi sırada Erdoğan Anayasası var...
Devlet büyüğümüz yeni sivil bir Anayasa için TBMM’deki tüm siyasi partilere birlik beraberlik mesajı veriyor. Gelin bir araya gelelim yeni bir Anayasa ile tüm sorunları çözelim. Bu mesajı ilk algılayıp harekete geçen Sayın Bahçeli oldu ve TBMM açılışında DEM Parti grubuna giderek el sıktı ve barış mesajı verdi. DEM Parti grubu da bu gelişten çok mutlu oldu. Daha önce grup toplantılarında Sayın Bahçeli’nin DEM Parti için söylediği ağır eleştiri ve hakaretlerden hiç alınmadıklarını zira Sayın Bahçeli’nin tüm bunları “SİYASETEN” söylediğini bildikleri için "Zararı yok" dediler.
Son yıllarda siyasiler yeni bir adet edindiler “Karnından konuşmak”. Söyledikleri ile eyleme döktükleri arasında hiçbir uyum yok. Bu Anayasa meselesinde de herkes çok güzel şeyler söylüyor ama gerçekte hep içlerindeki hesap başka, içleri nalıncı keseri hesabı gibi hep kendilerine yontuyorlar.
Yeni Anayasa isteğinin de arkasında Cumhur ortaklığının çok derin hesapları var. Yerel seçim mağlubiyeti nedeniyle eriyen oylar acaba bu yolla kazanılabilecek mi?
Bu birlikteliği bugün yeniden sağlayacak konu seçmene “damardan” girip büyük heyecan yaratacak söylemlerde bulunmaktır. Gündemde, seçmeni yeniden bir araya kenetleyecek konu İsrail!! Sayın Erdoğan tüm kamuoyuna "Bu İsrail, Gazze’den sonra, Tevrat’ta yazdığı gibi vadedilen topraklar içinde Türkiye’den de toprak koparma varmış, sonunda bunlar bize yönlenecekler" dedi.
Düne kadar “Bir gece ansızın gelebiliriz” derken, bırakın geceyi, Yunanlı askerler güpegündüz iki kez kıyılarımıza geldiler. Bir keresinde de kutsal toprağımıza ayak bastılar.
Soru şu? Var olan Anayasa’nın değişmeyen maddesi kaldı mı? Son olarak da dünyada örneği olmayan bir yönetim şeklini, Anayasa değiştirerek gündeme koymadınız mı? Şu anda Cumhurbaşkanı olarak hangi yetkiniz eksik? Tek yetkili olarak Türkiye’yi yönetiyorsunuz. KHK deyip her şeyi siz yapıyorsunuz.
İlkin var olan Anayasa’ya uymanızı bekliyoruz. Anayasa Mahkemesi kararları ile haklarında hak ihlalleri kararı verilen, insan hakları mahkemesi yargı kararları verilmesine rağmen hala içeride tuttuğunuz, halkın oyu ile milletvekili seçilen Can Atalay, Sayın Osman Kavala ve Sayın Demirtaş konusunu çözün.
Var olan bir Anayasa’ya uymayan bir iktidarın demokratik, sivil bir Anayasa sözü toplumda karşılık bulmaz. Tüm antidemokratik uygulamalar ortadan kaldırıldıktan sonra yeni bir Anayasa deseniz bir derece.
Sayın Erdoğan, siz şu anda iktidarsınız, ancak yerel seçim sonuçları ile ikinci sıraya düştünüz. Bu durumda sizin yeni Anayasa demeniz ne anlama geliyor?
Vatandaşın yokluk ve yoksulluk içinde ne yapacağını bilmediği bir ortamda, iktidar olarak bir an önce çözümler bulma yerine yine koltuk sevdası ile yeni Anayasa demenin ülkeye ne yararı var?
Muhalefete gelince, yerel seçimlerde aldıkları oyları bir şekilde nasıl eritebilirizin uğraşı içindeler. Kendi içlerinde sen ben derdine düştüler. Bırakın bu işleri. Eğer böyle içinizde birbirinizi yemeye devam ederseniz, iflasın eşiğine gelen AKP’yi yeniden dirilteceksiniz. Toparlanın, seçmene, iktidarınızda parlamenter demokratik sistemi geri getirip, sosyal demokrasinin içerdiği özgürlük, eşit yurttaşlık, ekonomi, hukuk, eğitim ve sağlıkta yapacaklarınızı, anlayacakları dille anlatın.
22 yılın sonunda ülkem insanı hiç alışık olmadığı biçimde çok büyük boyutlarda sadece ekonomik değil, birçok konularda sıkıntı çekiyor. Bu sıkıntının yarattığı, yaşanan inanılmaz sosyal sorunlar içimizi kanatıyor. Yurttaş, tüm bu sorunlarla akıl sağlığını yitirecek durumlara gelmişken, bir de siz, siyasiler, çeşitli içten pazarlıklı, karından konuşarak yaptığınız siyasi oyunlarla halkı yormayın. Bunlara gerek yok. Vatandaş sizlerden yoruldu artık. Açık, gerçekleri ve doğruları anlatan halkın mutluluğu ve kardeşçe yaşayacağını sağlayacak bir iktidarı bu ülke hak ediyor. Siz sanmayın ki bu halk oynanan tüm siyasi oyunların farkında değil...
SON SÖZ: Aklınızı, kafatasınızda tutabileceğiniz bir hafta diliyorum.
ŞULE AYDIN