“Gençlik denilerek bilgi bir tarafa bırakılmaz!”

Bu söz, cuma günkü SÖZCÜ’de, arkadaşımız Saygı Öztürk’ün anlamlı röportajının başlığı idi ve bunu Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen söylüyordu.

5 dönemdir Eskişehir’i yöneten ve kenti bir Avrupa şehri haline getiren Yılmaz Büyükerşen bu muazzam başarıyı nasıl elde etti?

Geniş ufku, hayalleri, akademik bilgisi, engin tecrübeleri, kültür, sanat ve estetik anlayışıyla ulaştı bu büyük başarıya...

Eskişehir’e yolu düşenler, halkın Yılmaz Büyükerşen’e nasıl sevgi gösterdiğini gözleriyle görürler.

Öyle inanıyorum ki, Yılmaz Büyükerşen hoca, Eskişehir’de bağımsız olarak adaylığını koysa bile yine kazanır. 

★★★

Ortada acayip bir durum var. CHP Genel Merkezi’nde bir tereddüt olduğu anlaşılıyor.

Yılmaz Hoca’nın yaşı ilerledi diye bir düşünce olabilir ama bu yanlıştır. Çünkü Büyükerşen, beyin olarak olduğu kadar fizik olarak da sağlamdır.

Ayrıca bir belediye başkanı kenti, bedeniyle değil, kafasıyla, bilgi ve deneyimiyle yönetir. Büyükerşen kendini ispat etmiştir.

CHP şimdi Yılmaz Hoca hakkında bir anket yaptırıyormuş!

CHP gibi bir partiye yakışmayan bir durum... Yılmaz Hoca tanınmayan biri mi? Fikirleri ve icraatları bilinmiyor mu?

Önseçim yapsaydınız görürdünüz neticeyi...

Anketler  palavradır ama ön seçim gerçektir. Anketlerden çıkan sonuçlar keyfe göre değişir ama ön seçimde çıkan sonucu kimse değiştiremez.

★★★

Yılmaz Büyükerşen hakkındaki anketi kim yapıyor, kimlerle yapıyor, bilmiyorum. Ancak, 5 ay kadar önce Eskişehir’e gittiğimde bir gazeteci refleksiyle ben de kendi çapımda bir anket yapmıştım.

Hiç üşenmeden, çeşitli yaşlardaki kadın-erkek 30 kişiyle konuştum...

Sonuç çok ilginçti. “Ben AKP’liyim, oy vermem” diyen 2 kişi ve fikrini söylemek istemeyen 3 kişi hariç 25 kişi hiç tereddüt etmeden “Tekrar aday olursa oyumu Büyükerşen’e veririm” dedi.

Şimdi CHP’nin yaptırdığı anketin sonucunu merakla bekliyorum.

Eğer Yılmaz Büyükerşen açık ara önde çıkarsa bu normal bir sonuç olur. Eğer ona kaybettirirlerse, “BİR DALAVERE VAR” diye düşünüp tüm inancımla “BU YALAN BİR ANKETTİR” diye haykıracağım!

Ekrem İmamoğlu’nun gerçek rakibi kim?

AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum oldu.

Eski Bakan Murat Kurum’un İstanbul için aday ilan edildikten sonraki ilk demeci “İstanbul’un bu karmaşasını, düzensizliğini kaldırmak için sokak sokak, mahalle mahalle dolaşacağız” şeklinde oldu.

Peki, İmamoğlu’nun gerçek rakibi Murat Kurum mu?

Bu konuda mesaj gönderen okurlarım Murat Kurum’un adaylığı için “Hayırlı olsun” dedikten sonra “İmamoğlu’nun gerçek rakibi, seçimde devletin tüm imkanlarını kullanacak olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır” mealinde görüş bildiriyorlar.

2019 seçiminde Binali Yıldırım vardı, bu seçimde Murat Kurum... Fakat asıl rakibin Erdoğan olduğu kabul ediliyor.

İmamoğlu da zaten aylar öncesinden “Rakibimin kim olduğunu biliyorum” diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret etmişti.

TEBESSÜM

Vefasız arkadaşlar!

Temel’in yakınları dedikodu yapıyor:

“Bizim Temel de, Fatih Terim ve ünlü futbolcular gibi bankacı Seçil Erzan’ın kurbanı oldu ve bütün parasını kaybetti...”

“Eee?

“Temel bütün parasını kaybedince vefasız arkadaşlarının yarısı onu terk etti!”

“Ya diğer yarısı?

“Onlar henüz Temel’in parasını kaybettiğini bilmiyorlar!”

GÜNÜN SÖZÜ

En büyük yanlış, her hatayı karşı tarafta aramaktır!