Her yıl global alanda yüzde 23 büyüyen online ticaret ve bilgi toplumu gerçeği, perakende şirketlerinin en büyük çıkmazı oldu. İnternet satışlarının toplam alışverişlerinin yüzde 35’e ulaşması mağazacılıkta zorunlu bir dönüşüm yaratırken, perakende fütüristi olarak bilinen ve şirketler danışmanlık hizmeti veren The Retail Revival kitabının yazarı Dough Stephens durumu: “100 yıllık devir kapandı. Güç artık tüketicinin elinde“ diye özetledi.
İNTERNETTE 1.4 TRİLYON HARCANDI
Soysal Danışmanlık tarafından düzenlenen ve SÖZCÜ Gazetesi’nin sponsor olduğu Perakende Günleri’nde konuşan Dough Stephens, artık tüketicinin alışveriş yapma nedenlerinin değiştiğini kaydederek, perakendede savaşların ürün satışında değil, teslimat hızında yaşandığını kaydetti. Stephens, e-ticaretin 2014 yılında 1.4 trilyon dolarlık hacme ulaştığını ve bu rakamın her yıl yüzde 23 büyüdüğünü anlattı. Toplam alışverişlerin yüzde 35’ine ulaşan internet satışlarının insanlar için bir tutku halini aldığını anlatan Stephens, şu örnekle, aslında dünyanın önlenemez bir değişimin başlangıcında olduğuna dikkat çeki: “Alibaba.com ’bekarlar günü’ konsepti ile birgünlük online alışveriş festivali düzenledi. Bu etkinliğin ilk 1 saatinde 3.9 milyar dolarlık satış yaptı. Bu sadece 1 saatlik bir satış. Bu rakam birçok şirketin yıllık cirosundan çok çok daha fazla. Yani dakikada 65 milyon dolarlık satış yapılmış demektir. Alışverişte ve perakendede 100 yıllık bir dönem kapandı. 2017’de her iki perakende işlemlerinden biri mobil cihazdan sorgulanacak ya da doğrudan mobil cihazlardan satın alınacak. Tarihte ilk kez güç tüketicinin elinde burada koşulları tüketici belirliyecak. Perakendeci değil artık mağazalar her yerde tüketici mağazayı nerde görmek istiyorsa orada.”
DOĞRUDAN SATIŞ ÖNEÇIKIYOR
Stephens’in dikkat çektiği bir başka nokta ise markaların artık aracısız bir şekilde yaptıkları satışlar oldu. Tüketicilerin de doğrudan satışları tercih ettiğini kaydeden Stephens, markaların yüzde 40’ının doğrudan satış yaptığını, tüketicilerin yüzde 50’sinin ise hiçbir aracı olmadan markaların internet adreslerinden satış yapmak istediklerini dile getirdi. Bu noktada, Google, Amazon gibi internete hakim olan mecraların da mağaza açmak istediklerini kaydeden Stephens, “Artık mağazalar bir şeyler satın alıp çıktığınız bir yer olmaktan çıkacak.
Bir deneyim yaşayacağınız kendinize ait bir şeyler yaratabileceğiniz alanlar olacak” açıklamasını yaptı.
KÖRFEZ'DE YERLİ ORTAK ALMAK ŞART
Perakende zirvesinde Katar’daki yatırım fırsatlarını anlatan Auta Retail CEO’su Ayman Al Jamil, Türkiye’nin özellikle hazır giyim alanında Körfez ülkelerinde ciddi bir avantaja sahip olduğunu kaydetti. Bu bölgelerin olmazsa olmazını ’iş gücü’ olarak tanımlayan Jamil, şöyle devam etti:
“Perakende sektöründe biz yerlileri çalıştırmıyoruz. Mağaza çalışanları ve üst yönetim yabancı olmak zorunda. Körfez ülkeleri kendi geleneklerine bağlılar ve yerli ortak almak zorundasınız. Son dönemde, Körfez ülkelerinde, diğer markalar Türk markalarından çok korkar hale geldiler. Türk markaları çok başarılı bölgede ve diğer markaların buraya girişi çok zor. Moda perakendesi, aksesuar. Özellikle hazır giyim, deri giyim, yaşam tarzı ev mobilyaları ve de yiyecek içecekte çok büyük fırsatlar söz konusu.”
ŞEFLER TAŞKÖPRÜ SARIMSAĞI İSTİYOR
Metro Toptancı Market Genel Müdürü Kubilay Özerkan, ’coğrafi işaretli ürünler’ projesi perakende sektöründe fark yarattıklarını söyledi. Özellikle gıda perakendesinde ürünlerin 200-250 çeşitlik bir aralığa sıkışmaya başladığını kaydeden Özerkan, bu durumun damak tadı daralan toplum ve perakendeciler açısından büyük önem taşıdığını kaydetti. Özerkan, bu noktada, kendisine özgü olan 2500 ürün için coğrafi işaret alabilecek olan Türkiye’nin 1303 ürünü olan Avrupa’nın önünde olabileceğini söyledi. Metro Türkiye olarak, Taşköprü sarımsağını şampanya ile aynı kategoriye yerleştirerek Fransız şeflerin mutfağına girmesini sağladıklarını dile getirdi. Özerkan, 18 bin ton Taşköprü sarımsağı üretildiğini dile getirdi.