GÖKMEN ULU - İZMİR- Cumhuriyet Halk Partisi İzmir 2. Bölge’den önseçim sonucu milletvekili adayı olan ancak Cumartesi günü Yüksek Seçim Kurulu’nun aldığı kararla adaylığı düşürülen Atilla Sertel, avukatı Murat Ergün aracılığıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

 

BASIN İLAN KURUMU (BİK) YAZISI AYM'YE SUNULDU

YSK'nın milletvekili adaylığını iptal ettiği Atila Sertel, Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak, karara itiraz etti. Başvuru dosyasına Basın İlan Kurumu’ndan gelen resmi yazı da eklendi. Genel Müdür Vekili Cem Elçin imzasını taşıyan yazıda “BİK Genel Kurulu’nun yönetim kurulu veya denetçisi olmayan bir genel kurul üyesinin, Basın İlan Kurumu’nda münferit olarak herhangi bir iş yapmamakta olduğu ve faaliyette bulunmadığı" vurgulanıyor.

YANLIŞIN AYM'DEN DÖNECEĞİNE İNANIYORUM

Atilla Sertel, “Daha önce de dediğim gibi ben devlet memuru değilim. Kamu adına görev görmüyorum, kamu görevlisi de değilim. Basın İlan Kurumu Genel Kurulu’nda İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ni temsilen gazetecilerin hakkını, hukukunu savunmak için görev gördüm. Basın İlan Kurumu’ndan gelen resmi yazıda da bu açıkça belirtiliyor. Bu yanlışın YSK'dan ya da Anayasa Mahkemesi’nden döneceğine inanıyorum” dedi.

BİK YAZISINDA NE DENİLİYOR

Basın İlan Kurumu Genel Kurul üyesi olduğu gerekçesiyle adaylığı düşürülen Atilla Sertel’in avukatı Murat Ergün, Atilla Sertel’in, T.C. Anayasa’sının 67’nci maddesinde tanımlanan seçilme hakkı, Yüksek Seçim Kurulu’nun 18 Nisan 2015 günlü kesin kararı ile ihlal edildiği gerekçesiyle AYM’ye başvurduğunu belirtti. Başvuru dilekçesine eklenen Basın İlan Kurumu’nun resmi yazısında özetle şöyle denildi:

• “Sayın Atilla Sertel, Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu, Denetçiler Kurulu, Genel Müdürlük ve Şube Müdürlüklerinde herhangi bir daimi veyahut geçici görev almamıştır.

• BİK Genel Kurulu’nun yönetim kurulu veya denetçisi olmayan bir Genel Kurul üyesi, Basın İlan Kurumu’nda münferit olarak herhangi bir iş yapmamakta ve faaliyette bulunmamaktadır.

• Basın İlan Kurumu Genel Kurul üyeleri kurum personeli sıfatı taşımadıklarından, Genel Kurul üyelerinin Kurum tarafından personel sicil dosyası tutulmamaktadır.

• BİK mevzuatında Basın İlan Kurumu Genel Kurul üyelerinin siyasi partilere üye olmasına engel herhangi bir hüküm yoktur.

• Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına uygun olarak faaliyet gösteren siyasi parti teşkilatlarında ilçe veya il yöneticisi yahut genel merkez başkan yardımcısı veya genel başkanı olarak görev yapan kişinin, BİK Genel Kuruluna seçilere gelen basın üyesi olması durumunda siyasi partideki görevi Genel Kurul üyeliğine engel olduğuna dair mevzuatımızda herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır.

• İzmir’de en yüksek sarı basın kartlı üyeye sahip gazeteci derneği başkanının bir siyasi partinin genel başkanı ve milletvekili olması durumunda, bu unvan statüyü taşımasının, BİK Genel Kurul üyesi olarak görev yapmasına engel olduğuna dair 195 Sayılı Kanun ve tali mevzuatında herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.”

ŞİKAYETÇİ CHP'LİLER DİSİPLİN KURULUNDA

Sertel'in adaylığının iptali için YSK'ya başvuran üç kişinin CHP üyesi olduğu ortaya çıkmıştı. CHP'li Ozan Çelik ve Levent Ünal'ın itirazları kabul edilmemiş, ancak Ülker Vural'ın itirazı YSK tarafından kabul edilmişti. Bu üç isim partiden kesin ihraç istemi ile CHP Yüksek Disiplin Kurulu^na sevk edildi.CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Şikayet edenleri araştırıyorum onlar bizim partiliyse kesinlikle bizim partide kalmayacaklar” açıklamasında bulunmuştu.

ŞİKAYETÇİLER ALİ ENGİN'İN ADAMLARI MI?

Atila Sertel'i YSK'ya şikayet eden üç kişinin, CHP'nin eski İzmir İl Başkanı ve 2. Bölge 8. sıra milletvekili adayı Ali Engin'e yakın olduğu öne sürüldü. Şikayet amacının, milletvekili aday sıralamasında gerilerde kalan Ali Engin'i bir üst basamağa taşımak olduğu belirtildi. Ali Engin, İzmir İl Başkanlığı yaptığı dönemde, CHP Genel Merkezi'ne "Belediye başkan adaylarını önseçimle değil, atama ile belirlemek istiyoruz" talebi ile dilekçe vermişti. CHP, en güçlü olduğu il İzmir'de son yerel seçimde 8 puan yitirmiş ve 8 belediyeyi kaybetmişti. Ali Engin, Fethullah Gülen Cemaati'ne övgü dolu sözler ile destek vererek de dikkat çekmişti. Engin, partisinde mezhepçilik ve ayrımcılık yaptığı iddiaları ile de eleştirilmişti.