Emin Çölaşan’ın notu:
Sevgili okuyucularım, sizlerden her gün çok sayıda mesaj alıyorum. Hepsine tek tek yanıt vermem ne yazık ki mümkün olmuyor. Bunlardan bazılarını yazılarımda kullanıyorum, bazılarını ise pazartesi günleri burada yayınlıyorum.
Burada kullandığım mesajların bazılarında, gönderen okuyucularımın isimlerini ne olur ne olmaz diye vermiyorum. Başlarına iş açılmasın.
Ayrıca bu mesajları, harf ve cümle hataları dahil, üzerlerinde hiçbir oynama yapmadan sizlere iletiyorum.
Her pazartesi günü burada, gazetemizin internet sitesinde buluşmak umuduyla.

______________________________

Maçı anlatan spikerlerin kullandıkları kelimelere dikkat ettiniz mi?
Biletlerin tümü satıldı yerine, "sold-out..."
Oyuncunun cüssesinden bahsederken, "bu size'de bir oyuncu..."
Hücum demek yerine, "Ofans..."

Bu adamlar, bu maçı hangi millete anlatıyorlar?

Ve sonra gözlerimizle gördüğümüz bir maçı niye bir de onlar anlatıyorlar?
Hem lüzumsuzlar, hem de sinir bozuyorlar.
Ahmet Karahan

______________________________

Emin Bey merhaba,

Ben Başakşehir Göçmen Konutları'nda ikamet eden bir vatandaşım. Sitemizin içerisinde oldukça büyük bir park alanı var. Aylardır hukuksal olarak da mücadelemizi sürdürüyoruz fakat malesef herhangi bir sonuç alamadığımız bir sorunumuz var. Sitemizin içerisindeki parkı yıkıp yerine İmam Hatip yapmak istiyorlar. Oysa ki Başakşehir'de sitemize 10 dakika uzaklıkta İmam Hatip Kampüsü yer alıyor. Yani böyle bir ihtiyaç söz konusu değil.

Site sakinleri olarak imza topladık, mahkemeye başvurduk fakat ne yazık ki sitemizin parkına yapılan bu tecavüze engel olamadık. Geçtiğimiz hafta İnşaat şirketi polisler eşliğinde sitemize girdi ve kazı işlemlerine başladı. Karşı çıkan site sakinlerimizden 10 kişiyi de göz altına aldılar. Sizlerden ricamız bizim bu savaşımızı bir şekilde duyurmamıza yardımcı olmanız. Tek nefes alabildiğimiz ailecek çocuklarımızla vakit geçirdiğimiz parkın da yıkılıp İmam Hatip yapılmasını istemiyoruz. Bu parkta 523 tane ağacımız var ve bunlar da kesilecek.

Sizlerin bu konuda desteğinize ihtiyacımız var. Her sey bu kadar kolay olmamalı diye düşünüyoruz. Yazım hatalarım için kusura bakmayın çok hızlı size aktarmak zorunda kaldım. Bize yardımcı olabilir ve hiç olmazsa yönlendirebilirseniz size çok müteşekkkir oluruz.

Konuyu bilgilerinize sunar, cevaplarınızı beklerim.

Teşekkürler,
İyi Çalışmalar,

______________________________

Meclis'teki partilerimizden hiç olmazsa birinin demokrasiye ilk adımını atması çok sevindirici tabii de, bence CHP'deki önseçimin önemli bir özelliği daha var ;

14 yaşından küçük olan gençlerimiz çok şaşırdılar ve "Böyle de seçim olur mu ?" dediler çünkü, Türkiye'de, 13 yıldan beri ilk defa, hilesiz bir siyasi seçim yapıldı.

Demek ki, bu ülkede namuslu bir iş yapılabilmesi için, işin içinde AKP'nin olmaması gerekiyor.

CHP'deki önseçimde AKP'liler olmayınca, sandık hırsızları ve trafo kedileri tatil yaptılar.

Haziran seçiminde oy kullanırken, akıllarda şu cümle olmalı ;

"AKP'siz bir Türkiye, çok güzel olacak"

Selçuk Tınaz

______________________________

Emin bey merhaba,

Ben Edirne'de yaşayan Demokrasiye ülkenin dinamiklerine her şeyin düzeleceğine bu günlerinde geçeceğine aydınlık günlerin geleceğine inanan Bir vatadaşım.

Taaki geçen güne kadar !!!! Artık bu ülkeye Bu Ülkenin aşını yemiş Rejimin bütün nimetlerinden yararlanmış olan insanlara olan itimadım sarsılmaya başladı. Geçenlerde işim dolayısı ile İstanbul'a gitmek zorunda kaldım. Isparta kule (Bahçeşehir) mevkiinin orada gözlerime inanamadım. Koskoca devasa bir afiş ona Bilboard denemez çünkü. Afişte Cumhurbaşkanı halka hitab ediyor bunun resmi. Hadi o kadarına alıştık Amma bir yazı var ki canımı yaktı. "7 HAZİRANDA 400'Ü VERECEĞİZ YENİ TÜRKİYE'Yİ GÖRECEĞİZ." Bu Ne hayasızlıktır Bu ne densizliktir. Rejime Cumhuriyete demokrasiye resmen baş kaldırıdır. Bu Ne demektir Allah Aşkına? Lütfen artık bununla kim ilgileniyor Kim hesap soracak kim sorgulayacak kim Cumhurbaşkanı'nı denetler dahası bu afişler billboardlar kimin tarafından finanse ediliyor Bunların hesabının sorulması gerekir. Bu Afiş benim gördüğüm, Kim bilir İstanbul'da başka yerlerde başka şehirlerde bunlardan varmıdır ? Lütfen bu konuyu gündeme getirmenizi rica ederim.

Saygılarımı sunarım ...
Metehan

______________________________

Sayın Çölaşan,İ.melih hakkında gazatenizde epeyce haber çıkıyor,bir haberde ben vereyim,su paraları ile gündeme gelen ASKİ bu paralarla ne yapıyor biliyormusunuz?,Ankara-Kazım Karabekir caddesinde bulunan genel müdürlük binasının bahçesine ,sadece Gen.Müd ve yardımcılarının girebildiği Kapalı ve ısıtmalı yüzme havuzu-Sauna-Buhar odası ve Amerıkadan ithal 6 kişilık ultra modern Jakuzi yaptırarak iç ediyor Ankaralıdan topladığı paralarla,bu tesislerden Gariban memur ve iççi yararlansa sözünü etmem ama ,üst düzey bürokratlar yararlanıyor,bir muhabir yollayabilirseniz lüxü ve şatafatı görürsünüz..Saygılarımla

-______________________________

Sayın Emin Çölaşan.

Sözcü'de ,31 Mart tarihli yazınız üzerinde önemle ve ısrarla durulması gereken bir konuyu içeriyor.

Değerlendirilmesi gereken husus, Erdoğan'ın Anayasa ve seçim mevzuatına göre meşruiyetidir. Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında iktidar partisi lideri ve Başbakan sıfatıyla seçime girmiş, seçim kampanyasını bu konumunun olanakları yanında, devlet olanaklarını da kullanarak yürütmüştür. Bu durum rakiplerine karşı eşitsizliği, yasalara aykırı bir davranışı ifade etmektedir. Hukuka aykırı yoldan kazanılan Cumhurbaşkanlığı gayrimeşrudur.

Seçimden sonra da hukuka aykırı tutum ve davranışı süregel-mektedir.

Özetle ,üzerinde durulması gereken husus Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığının meşruiyetidir.

En güzel dileklerle, saygıyla...

ERTAN

______________________________

AKP'nin HDP ile açılım dümeni adı altında yaşadıkları düzeyli birliktelik, sanki bozulmuş ta, birbirlerine güya hakaretler yağdırıyorlar.

Asıl amaç, AKP'nin 367 milletvekili çıkarmasının imkansız olduğu anlaşıldığından; HDP'nin barajı aşarak en aşağı 40 milletvekili çıkarması. AKP de 330'u yakalarsa işte o zaman görün düzeyli birlikteliği!..

İki parti istedikleri gibi (ortak ve birlikte) hem açılım, hem de Anayasayı değiştirme konusunda rahatça at oynatacaklardır.

Bazı entel ve dantellerin sırf solcu diye HDP'ye oy vereceklerini tahmin ettiğimden, böyle bir tehlike uyarısı yapıyorum...

Noyan

______________________________

Muhterem Çölaşan;
Ülke çapındaki elektrik kesintisinin nedeni -herhalde- 81 kedi ile açıklanamayacaktır;" İzmir kaynaklı" olduğu ise tartışma yaratacaktır. Adalet, hak ve özgürlük, insanların eşitliği, basın ve yayın serbestliği kavramlarından yoksun olan şerefsizler (hükümeti ve bunun başkanını tenzih ederim) elbette ki Neron oyunlarına ve Bizans entrikalarına gireceklerdir. Medeni dünya tarihinde bir ilk olan bu olay sayesinde - şükürler olsun ki (!)- birinciliği kimseye kaptırmamış olduk !
"Kesinti provası" tam başarıya ulaşmıştır. Yakın bir gelecekte bu olayın gene olmasından ve
bir kesimin "400" hayalinin gerçekleşmesinden korkuyorum.
Neden mi korkuyorum (?); işte o vakit ampuller değil, Türkiye'nin ışığı, Cumhuriyetin ışığı,
Anavatanın ışığı sönecektir !

SELÇUK
______________________________
Emin Abi Selam,
yasim 44.
39 senedir almanyadayim gurbetciyim Vatandan ayriyim para bulursam senede 1 nasip oluyo gelmek bumaz isem gelemiyorum bir kere bile olsa.

Abim Ülkemin icine ettiler gercekten ne istiyolar neden bu karisiklik hala anlamadim.
Yetmedimi yedikleri yetmedimi bu Vatanin icine ettikleri.
Benim 1 duam var Abi Allah bu Ülkeyi bu hale getirenlerin hepsini benim gibi Vatanin 1 gram topragina bile hasret biraksin Emin Abi.
Benim gibi VATAN VATAN diye inim inim inlesinler.
Ben Vatanimi cok seviyorum Abi son duam Rabbim emanet verdigin Ruhu Cani Kapikuleye adim attigim zaman al derim hep.

Juguli
______________________________

Sayin Cölasan,
Bugünki elektrik kesintisi ,7 Haziran secim sandiklari acildiginda sayim yapilirken elektrigi Türkiye capinda kesme genel provasi yaptiklarina eminim.Bu adamlardan secimi kaybetmemek icin her türlü "Alicengiz" oyunu beklenir.MUhalefet gözlemcileri ,elektrik kesilmeden sandik basinda gazlambasi mi olur, lüks denilen aydinlatici mi olur hazirlikli olmalarini yazin lütfen.Ayrica sayim esnasinda film makinasimi olur ,fotograf makinasi ile mi olur.herani tespit edici ,filme cekmelerini de önermek lazim.
Dedim ya bunlar her türlü cinlik ve sahtekarlikla 12 yildir ensemizde boza pisirdikleri icin ,yetti gayri diyip tedbirli olmakta fayda var.Lütfen herkesi uyarin.Uyarmak bir suc olmasa gerek.....
SElam ve sevgiler
Dr.ERdem Kutlar

______________________________
Sayın Çölaşan,

Anayasa 105. madde sadece vatana ihanet suçundan bahsediyor. Cumhurbaşkanının işlediği diğer suçları bu maddenin kifayetsizliği ile açıklamanın gereği yok. Kaldı ki Anayasa'da Cumhurbaşkanının dokunulmazlığına ilişkin herhangi bir madde yok. Bundan ötürüdür ki Cumhurbaşkanı, işlediği suçlardan dolayı her vatandaş gibi yargılanabilmelidir.

Saygılarımla

Işın
______________________________
Sayın Çölaşan.
01.04.2015 tarihli, "Tayyip'in yargılanması mümkün" başlıklı yazınızı okudum. Sizin ve Sayın Özden'in görüşlerinize tamamen katılıyorum. Yazınızda "vatana ihanet" noktası üzerinden konuyu irdelemiş ve işlemişsiniz. Ancak, benim görüşüm, "akıl sağlığı" nın yerinde olup olmadığı noktasından hareketle bir işlem yapılması gerektiği yönündedir. Bence, bu nokta çok daha kolay ve bilimsel olarak ispatlanabilinir.
Bu yönde yapılabilecekleri araştırp incelerseniz daha net bir bakış açısı getirmiş olursunuz.
Saygılarımla..

Rasim

______________________________

Emin bey merhaba.Yazılarınızı sürekli severek okuyorum.Baskılara rağmen İnsanları bilinçlendirmek için göstermiş olduğunuz çabadan dolayı size teşekkür etmek isterim. Bizim sorunumuz ortaöğretimde binbir safsatayla yapılan kılık kıyafet serbestliğinin gerçek yüzü ortaya çıktı.Artık türban dışında okulda hertürlü kıyafet yasak.Öğrenciler Aksaray ilinde ki okullarda disipline gönderiliyor okula alınmıyor.Bu konuda ismimi vermeden köşenizde yardımcı olursanız sevinirim.Teşekkür ederim

______________________________

Sayın Çölaşan,
Nefret dolu söylemler ve eylemler AKP karşıtlarını büyük ölçüde birleştirdi.
Türk toplumunun diğer %50 si de, yandaş %50 ye karşı "dindar ve kindar" oldu.
Bir başka deyişle, ülkemizdeki dindar ve kindarların sayısı oransal olarak %100 e ulaştı!
RTE eseriyle övünebilir.
Önceki gün elektrikler geldiğinde iki teröristin adalet sarayında savcıyı rehin alması
sonucunda meydana gelen ölümleri öğrendim.
O anda hiç bir tepki veremedim. "yüreğim kaba, vicdanım taş." olmuş.
Kafamda bir takım senaryolar üretmeye başladım.
DHKP-C; Berkin Elvan'dan önce de vardı.
Geçmişteki suikastleri de hatırlayarak "eylem yapmak için bahane" diye elimde olmadan sıradan bir olay düzeyine indirgedim.
Kendimden utanıyorum.
Ergenekon, Balyoz, Gezi gibi davalardan sorumlu hakim ve savcılar cezasız kalırken,
hiçbir günahı olmayan başka bir savcı hayatını kaybetti. Allah rahmet eylesin.
Her 100 kişiden 12 sinde silah var.
Adaletin olmadığı yerde, haksızlığa uğrayan kişi cezayı kendisi vermek zorunda kalmamalı.
En çok korktuğum kişiler "ben zaten ölmüşüm" diyenlerdir.
Sevgi ve saygılarımla,
Ülkü

______________________________

Sayın Emin ÇÖLAŞAN
SÖZCÜ gazetesini her sabah heyecanla bekliyor ; yutarcasına okuyoruz.
Vermiş olduğunuz demokrasi mücadelesini hayranlıkla izliyor ancak yaşımız
gereği (yaş 80) elimizden bir şey gelmemesinin hüznünü yaşıyoruz. Ancak
dedim ki Emin beyle aklıma gelen bir yorumu paylaşabilirim. Açıklıyorum :
AKP milletvekilleri geçen hafta son anda bir kanuna ellerini kaldırdılar ve kabul
ettirdiler. Kanun, mevcut ve daha önce milletvekili olmuşları da kapsayacak
şekilde DİPLOMATİK PASAPORT sahibini olmasını sağlayacak. Buna ailelerini
ve 25 yaşını geçmeyen çocuklarını da dahil ettiler. Bunu şaşkınlığını yaşarken
aklıma onlar gibi düşünmek geldi. Bir anda anladım ki bu bir KAÇIŞ hazırlığı.
Bir çok milletvekili listeye bile giremeyecek, girenlerin bir çoğu da seçilemeyecek.
O zaman hepsi sıradan vatandaş olacak. Hele bir de iktidar değişir, hakimler
ayağa kalkar, dokunulmazlık dosyaları raflardan indirilirse neler olacak neler
olacak. İşte bu ihtimal üzerine diplomatik pasaportları hazır olan bu tür vekiller
8 Haziran günü büyük ihtimalle Türkiye'yi terkedeceklerdir. O gün için hava
yollarında bu kişiler için kesilmiş biletleri, ayrılan yerleri bilmek isterdik. Sanırım
meramım anlaşıldı ; sizi fazla meşgul etmeyeyim.
(Sizin kullandığınız deyimle) Sevgili Emin ÇÖLAŞAN...
Birileri sizi dinliyor ama onlarınki iş icabı ... Ama bir de İZLENİYORSUNUZ !
Bu da bizim candan işimiz. Size başarılar diliyor, saygılar sunuyorum...
Prof. Yavuz AKSOY
Emekli Öğretim Üyesi

______________________________

Değerli Emin Bey,bir süre önce bir arkadaşım anlatmıştı;AKP li olmayan bir tanıdığının sırf menfaat için ampül saflarında ateşli hareket ettiğini......Bir ay önce avukat bir kardeşim ile konuşuyorduk,ortak tanıdığımız genç ve güzel bir avukat bayan yanımızdan geçerken selamlaştık....Avukat kardeşime -komşum olur,büro açmış ama çok ağlaşıyordu '' dediğimde -Abi ampül saflarına geçti,şimdi valilikte avukatlık yapıyor'' dedi.....Üç gün önce dükkanıma çağdaş bir bayan tanıdığım bir sağlık görevlisi bayan ile geldi....Dükkanımı çok beğendi...Birlikte fotoğraf çektirdik.....Dükkandan çıktıktan sonra bir komşum ''Nasip Bey,AKP nin yayın organlarında çıkarsan şaşırma'' dedi...Neden? diye sordum....''Bu doktor hanım AKP saflarında artık'' dedi....Hımm bu sansarın da beklentileri yüksek'' dedim....1970 li yıllar...Sinemalarda seks furyası var...Çoğunlukla Arzu Okay,Mine Mutlu baş rollerde......İllaki gidiyoruz,bir sahne aklımda'' Tecavüzcü kadına yaklaştığı anda kadın ''Etime sahip olabilirsin ama,ruhuma asla''.....Abicim o günler Türkiye'sinde adam utanıyor,çekip gidiyor.....Bugün;ÜLKE KAN REVA İÇİNDE DANGALAK AVUKAT OLMUŞ,DOKTOR OLMUŞ BİR PARÇA DA BEN ET KOPARAYIM TELAŞINDA......Az önce arkadaşlarımla da paylaştım;Şu ülkeye 12 yıl önce Afrika ormanlarından bir Pigme,Peru'nun insan girmemiş dağlarından Alpamayo'dan bir ilkel getirmiş olsaydık;yemin ederim ülkemizin geldiği aşağılık,aciz,içler acısı,kepaze durumunu görür üzülürdü....Bugün dükkanıma gelen bir doktor hanımın beklenti dolayısıyla ampul saflarına geçtiğini duydum ya;pes a..koy..ım demeden edemedim...DENİZ BİTTİ hanfendi deniz bitti....Hadi ahmaklığını bıraktık ,enikonu karakteri bozuk bu toplumun kardeşim......Hugh..... Saygılarımla...Nasip Büke...Edirne...(Bedeli ağır olacak ama bu sersemlerin miadı doldu).....

______________________________

SAYIN ÇÖLAŞAN,
BELKİ BİLİYORSUNUZDUR BİR HİKAYE ANLATACAĞIM,

BİR ZAMANLAR ÜLKENİN BİRİNDE PADİŞAH İKİ YER ARASINA KÖPRÜ YAPTIRMIŞ VATANDAŞ KULLANMAYA BAŞLAMIŞ.DAHA SONRA PADİŞAH VEZİRİNİ ÇAĞIRIP :
- KÖPRÜDEN ŞİKAYET VAR MI DİYE SORMUŞ.
VEZİR:
- YOK EFENDİM VATANDAŞ MEMNUN DEMİŞ.
PADİŞAH:
-O ZAMAN GEÇİŞLERDEN PARA ALIN DEMİŞ
HEMEN PARA ALMAYA BAŞLAMIŞLAR VE PADİŞAH YİNE VEZİRİNİ ÇAĞIRMIŞ
-ŞİKAYET VAR MI DİYE SORMUŞ.
VEZİR:
-YOK EFENDİM DEMİŞ.
PADİŞAH BU SEFER DÖNÜŞLERDEN DE PARA ALIN DEMİŞ.
HEMEN ALMAYA BAŞLAMIŞLAR VE YİNE ÇAĞIRMIŞ VEZİRİ :
-ŞİKAYET VAR MI?
YOK EFENDİM DEMİŞ.
PADİŞAH BU SEFER ORTADA DA DURDURUP PARA ALIN DEMİŞ VE HEMEN ALMAYA BAŞLAMIŞLAR.
PADİŞAH:
-ŞİKAYET VAR MI?
-YOK EFENDİM.
PADİŞAH BU SEFER VEZİRİNE :
-VATANDAŞI ŞEY EDEN YARANIYOR DEYİP ALMAYA DEVAM EDİN DEMİŞ.
BİZİM MİLLET DE BÖYLE SAYIN ÇÖLAŞAN,DEVLET MİLLETİNİ SOYUYOR,MAZLUM,İŞSİZ,GARİBAN,EMEKLİ V.S NİN SIRTINDAN ALLAH,KUR AN,PEYGAMBER NİDALARILA SÖMÜRÜP,SARAYINA,YANDAŞLARINA,HARAMZADELERE AKTARIYORLAR,VATANDAŞI ADAM YERİNE KOYMUYORLAR VE KİMSENİN SESİ ÇIKMIYOR VE BİR DE ALLAH RAZI OLSUN DİYORLAR.
ALLAH MİLLETE DE AKIL FİKİR VERSİN.SEÇİMLER DE İNŞALLAH AKILLARI BAŞLARINA GELİR.YOKSA GİDİŞAT İYİ DEĞİL.ÇOK BÜYÜK EKONOMİK SIKINTI VAR,MİLLET AÇ.BU İŞİN SONU SOSYAL PATLAMALARA UZANABİLİR.
Haluk

______________________________

Emin bey saygılar.Balıkesir in şirin ilçesi Burhaniyede 20 yıllık babadan esnafım.İnanın 20 yıllık tiçari hayatım boyunca ilk defa bu kadar sıkıntılı tiçaretin sakin olduğu bir dönem görmedim.Rahmetli babam yaşım kırka gelince işler zor gelmeye başladı derdi bende insan para kazanmaktan vazgeçermi ben olsam devam ederdim derdim hep ama neyazıkki ben şu an kırk yaşındayım ve bıkmış vaziyetteyim.2014 ten beri beklediğimiz bakanın açıkladığı hurda araç yasası çıkmadı dikkatle takip ediyorum acaba kosgeb destekleri felan inanın hep lafta incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler.Torbaydı paketti hepsi laf salatası.Açın insanların önünü yok açmayacaklar illa.İşyerimin karşısı yeddi emin deposu bu haftaya kadar gelen araç yoğunluğu ve kalitesi belliydi.İnanın bu hafta gelen lüks aracın ve tiçari aracın haddi hesabı yok.Bir hükümet bu kadar şeyi nasıl göremez.Bunların aklı varsa yoksa başkanlık sistemi.Geçen konuşurlarken duydum Cumhurbaşkanının başkanlık sistemi ile ilgili çalıştığı başka hiçbir şeye bakmadığı söyleniyordu. esnafı vetoplumu rahatlatacak o kadar çok yapılması gereken varki.Biz bizlikten geçiyoruz Emin bey.Saygılar
______________________________

Muhterem Çölaşan;
T.C'nin, hürriyetin, demokrasinin, adalet kavramının, Anayasanın, insan hak ve özgürlüklerinin
bertaraf edildiği ortamda ve de faşizmin ezici "balyoz darbelerine" maruz kaldığımız bu günlerde,
yayımlarınızı kısaca ve halklarımızın anlayacağı şekil ve dilde yapmanızı temenni eder, satılmış-y..
y..-aşağılık-uşşak basını muhatap almamanızı dilerim.
Öz olarak belirtmek istediğim şudur ki;

ALİ KEMALLER gibi vatan hainlerine karşıt olarak, yayımlarınızı HASAN TAHSİNLER gibi "sloganlarca"
yapınız !

not(1): Kurtuluş Savaşımızı Batı emperyalizmine karşı verdik; bugün ise "İkinci Kurtuluş Savaşımız"
içimizdeki hainlere karşı olacaktır !
not(2): Vatanımız halklarımızın birlik ve beraberliği sayesinde bütünlüğünü sağlayacak
ve veraset sistemine ve de "Padişahlık sistemine" yer vermeyecektir !
not(3): Ülkemizi (Neron misali) ateşe veren melunlar er-geç hak ettikleri cezayı bulacaktır !

bir vecize; ne oldum değil, ne olacağım demelidir ! (ben bunu kime ifade ettim ?)

SELÇUK

______________________________

Sayın çölaşan !
Size güveniyoruz, ve sizi takip ediyoruz.
Büyük bir birleşme hareketine ihtiyacımız var.
Bu harekete öncülük yapabilirmisin
Biz bu seçimde kime oy vereceğiz
Tarafımızı nasıl belirleyeceğiz. Çok bölünmüşlükler var.

Vatan sizden hizmet bekliyor...
Hasan
______________________________
Sayın Emin Bey,

Sözcü sitesinden çok önemli konulara değindiniz değerli yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum. Bugün (3 Nisan) elektrik kesintisi hakkında yazdıklarınıza teknik açıdan açıklama getirmeye çalışacağım. Kesintinin nedeni 380-kilovoltluk ulusal iletim şebekesinin göçmesinden kaynaklandığı kesin. 35 yıldır Almanya’da yaşamakta ve halen Siegen üniversitesinde küçük elektrik güç sistemleri kürsünün başında profesör olarak görev yapmaktayım. Almanya’da TEİAŞ’a eşdeğer iletim şebekeleri işleten kuruluşlar ile son 20 yıldır ortak araştırma projeleri yapmaktayız. Özellikle uzmanlık konum olan sistemlerin geçici rejim reaksiyonlarını bilgisayarda simulasyonlarla incelemekteyiz.

Geçen yılın Kasım ayında Gebze Teknik üniversitesiyle bu konuda düzenlediğimiz ortak çalıştayta Türkiye’de 380-kV elektrik iletim sisteminin teknik açıdan kötü bir düzeyde olduğunu, büyük şebeke trafolarının sık sık arıza yaptığını ve bu konuda analiz ve araştırmanın çok zayıf olduğunu öğrenmiştim. Bu nedenle bu arıza bana sürpriz olmadı.

Halk nasılsa anlamaz diyerek bir açıklama yapılmayacaktır herhalde bu konuda, diğer sorunlarda olduğu gibi.

Ağır sanayi ülkesi olan Almanya’da 2022 yılında tüm nükleer santralların kapatılması planlanmışken, bizde işletiminden hiç tecrübemiz olmadığımız yeni nükleer santralların yapılmasını ben anlamakta zorluk çekiyorum.

Almanya’da şu anda güncel araştırma projeleri olarak kuzeyde yenilenebilir enerji kaynağı rüzgar santrallarından üretilen elektrik enerjisini nasıl Almanya’nın güneyine, bilhassa güneyde yoğun olan nükleer santrallar kapatıldığında, bu bölgelere yoğun bir şekilde teknik açıdan nasıl nakledebiliriz, bu konuları inceliyoruz.

Teknik konuların dışında değinmek istediğim önemli bir başka konu, sizin ve sizin gibi değerli yazarlarımızın kaleme aldıkları bu önemli konuların, yazılarınızın toplumun daha büyükçe bir kesitine ve diğer tabakalara nasıl ulaştırabileceği. Sizler yazıyorsunuz, belli bir kesim ki sayıca maalesef az, bizler okuyoruz. Özellikle yetişmekte olan genç nesilin dikkatini herhangi bir şekilde bu konulara çekmek gerekir diye düşünüyorum. Ama bu insanlara nasıl ulaşılır, bilemiyorum. Bu konuda öncelikle kafa yormamız gerektiğini düşünüyorum.

Selam ve saygılarımla

Prof. Dr. Mustafa Kizilcay

______________________________

kısa ve öz gerçekten de umudumuzu kaybetmeyelim mi, hesap verecekler mi, bu götürdükleri için, yoksa demirel çevresi, özal çevresi, m.yılmaz çevresi, çiller çevresi gibi yaptıkları yanına kalıp kenara çekilmek zorundamı bırakılacaklar,yalnız ne bereketli memleketmiş yarabbi,götür,götür sonu gelmiyor,sağolsun atalarımız,tohumu çok iyi gübrelemişler,yinede umut dolu yazınız için çok teşekkürler,iyiki sizin gibi aydın ,cesur yazarlarımız var.....saygılarımla....küçük esnaf bir kardeşin......mustafa