Sistematik bir şekilde özgürlüklerin yok edildiği bir ülkede ekonomi iyi olsa ne olur? Kötü olsa ne fark eder? Peki, özgürlükleri yok edilen ülkelerde ekonomi iyiye gider mi? Pozitif örneği yok!
Medya tamamıyla ekonomiyi pompalasa, ekranlarda yıldızlar parlasa, sayfalarda çiçekler açsa ne fark edecek? Bugün Türkiye’de yaşananları el âlem görmüyor mu?
“Bize ne el âlemden” de diyemiyoruz. Adamlara boğazımıza kadar borçluyuz. Gelecekteki gelirlerimizi ipotekleyip karşılığında milyarlarca dolarlık borç aldık. Yurtdışından aldığımız kısa ve uzun vadeli borçların toplamı 405 milyar doların üzerinde... Faizi hariç! Nasıl ödenecek?

ZİNCİRLEME REAKSİYON

Hadi ödeyelim desek Merkez Bankası rezervleri sata sata 100 milyar doların altına düştü. Son üç yılın en kötüsü... Yine de dolar artmaya devam etti. O da tarihin en yükseğinde...
Genel duruma bir göz gezdirelim. Türk imalat sanayi sektörü daralmaya devam ediyor. Nedeni siparişlerdeki sert gerileme... Onun nedeni satışlardaki azalma... Ya onun nedeni; güven kaybı, gelir düşüşü, karamsarlık...
Eylül ayı kapasite kullanım oranı yüzde 75,9 olarak açıklandı. Nasıl hesaplıyorlar? Tek vardiya üzerinden. Oysa üç vardiya var. Bu durumda iki vardiya boş geçiyor, tek vardiyanın da dörtte üçü çalışıyor.

TEORİYİ YIKAN ÜLKE TÜRKİYE

Normalde bir ülkenin parasının değer yitirmesi ihraç ürünlerini diğer ülke dövizleri cinsinden ucuzlattığı için dış pazarlarda rekabet gücü kazandırır ve ihracatı artırır. Bizde tersi yaşanıyor.
İlginç bir veri sunayım. Global krizin olduğu 2008 yılına göre kur ikiye katladı. Yani yüzde yüz bir artış var. Ancak kriz öncesi noktaya göre yıllık ihracatımız sadece 10 milyar dolar daha fazla... Çıka çıka 140 milyar dolardan, 150 milyar dolara çıkmış.

YÖNETENDE İŞ YOK!

İhracat eylül ayında yüzde 20 düştü... Nedenleri muhtelif... Ekonomi politikalarının yol açtığı ithal girdi kolaycılığı, ihracatın katma değerini düşürdü. Üretim ve ihracat yapmak iyice zorlaştı. Bu bağımlılık ortamında dövizdeki yükseliş, üretimi pahalandırıp, ihracatı baskılıyor.
Türkiye’nin, en büyük döviz kapısı olan ihracatın hızla gerilemesi, dış borçların çevrilmesinde zorluk, ekonomide küçülme, milli gelirde azalma ve işsizlikte artış demek...
Bu sorunları çözebilecek yönetim var mı? Görünürde var ama onların da kapasitesi yok. Genel karamsarlığın en önemli sebebi de bu!