Cavit Çağlar, Türkiye’nin en zengin iş adamları arasında sayılıyordu. Süleyman Demirel’e uygulanan “siyaset yasağı” döneminde onu hiç yalnız bırakmadı. Uçağıyla, helikopteriyle, maddi-manevi olarak Demirel’in hep yanında yer aldı. İktidar partisinin karşısında olmanın zorluklarına rağmen Cavit Çağlar, Demirel’in yanında, yakınında bulundu.
Bugün iş adamları hükümete dönük en küçük bir eleştiride bulunamıyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı’ndan, sanayi ve ticaret odaları başkanlarından hükümetin politikalarına dönük hiçbir eleştiri gelmiyor. Artık hükümet yetkilileriyle, iş dünyası sadece kapalı kapılar arkasında görüşüyor. O görüşmelerde de hükümete övgü, muhalefete yergi var. Vergi denetmenleriyle iş dünyası susturulmuş. Peki kim konuşacak, kimler ülkede olup bitenler konusunda bu ülke insanlarını aydınlatacak?

25 BİN KİŞİ ÇALIŞIYORDU

Cavit Çağlar, Bursa’nın tanınmış iş adamı olarak milletvekili adayı olmuştu. Doğru Yol Partisi’nden milletvekili seçildiği dönemde işyerlerinde 25 bin kişi çalışıyordu. Yani siyasete girince büyüyenlerden olmadı. Süleyman Demirel’in başbakanlığı döneminde bakan oldu. Kabinenin en etkili isimleri arasındaydı.
Cavit Çağlar’ın sahibi olduğu Nergis Holding, önce Çukurova Holding’den İnterbank’ı alarak finans sektörüne girdi. Ardından NTV, Olay gazetesi ve Olay TV’yi kurdu. 1997’de Dinç Bilgin ile birlikte özelleştirilen Etibank’ı aldı. Sahibi olduğu İnterbank’a Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından 1999’da el konuldu. Çağlar, Türkiye’nin ilk haber kanalı olan NTV’yi Doğuş’a sattı ve Etibank’taki yüzde 50 hissesini de devretti.
Cavit Çağlar, borcunu kabul etti, istenen paranın 770 milyon dolarını ödedi. Kalan yaklaşık 325 milyon doları da ödemek için TMSF’nin hemen her isteğine “evet” dedi. Ancak ana para ödense de, bir taraftan yüksek faizler Çağlar’ı iyice bunalttı. Bir dönem fabrikalarında 25 bin kişi çalışırken, bu sayı fason üretim yapan işçilerle birlikte 7 bine kadar düştü. Çağlar, borçlarını ödeyebilmek için çaba gösteriyor ama faizler öyle insafsız ki ödemekle borçlar bitmiyor.

BURSA’DAN TAMAMEN AYRILIYOR

Bursa denilince iş adamı Cavit Çağlar, fabrikaları, yayın organları da akla gelirdi. 28 yıl önce kurduğu Bursa’nın ve bölgenin en etkili gazetesi olan Olay, yerel televizyonlar arasında farklı bir konumu bulunan Olay TV’de birbirinden değerli gazeteciler yetişti. Bugün Bursa basınında değişik gazetelerde çalışanların önemli bir bölümünün geçmişinde Olay gazetesi vardır.
İşte bu dönemin de sonu geldi. Olay TV ve Olay gazetesi de 16 Haziran’da TMSF tarafından açık artırmayla satışa çıkarılıyor. Buralarda çalışan kıymetli meslektaşlarımız için sorunlu bir dönem de başlamış olacak. Özgür bir biçimde yazmanın birkaç yayın organı dışında hayal olduğu günümüzde, Olay’ın da tam anlamıyla “yandaş” olabileceği beklentisi var. Bursa’da “havuz medyası”nın bir ayağı oluşturulursa bu durum yadırganmaz.
Sahibinin sıkıntılarına rağmen Olay gazetesinde yazarlar yine de özgürce yazabiliyor, haberlerde muhalefet partilerine de geniş yer verebiliyor. Hele, Olay TV’de benim de zaman zaman katıldığım programlarda “Herkes düşüncesini özgürce ifade edebilir. Bunun için hiçbir kısıtlama söz konusu değil” deniliyordu.
Dün, Cavit Çağlar’a sordum, “Evet Olay TV ve Olay gazetesi satılırsa boynumuz kıldan ince. Ben, borcumu hep kabul etmişim. TMSF yönetimiyle hiçbir sorunum yok. TMSF’nin en rahat tahsilat yaptığı grubuz. 300 milyon dolar civarında olan borcumuzu da sıfırlayacağız” diyor.

MEZARI BURSA’DA OLACAK

Cavit Çağlar, devletten 16 yıldır tek kuruş kredi almadığını belirtiyor. Birkaçı hariç kimseden de destek görmediğini anlatıyor. Bunun için kimseyi de suçlamıyor. Bazen kendi kendine, “Niye bu kadar ülkemi sevmişim?” dediği oluyor. TMSF’ye olan borcunun 10 katından fazla mal varlığı bulunuyor ama bir türlü borçlardan da kurtulamıyor. Cavit Çağlar’dan şunları dinliyorum:
“Devlete 1 lira bile borcum yok. Sigorta borcum yok, banka borcum yok. Banka belası başıma geldiğinde işyerlerimizde 25 bin kişi çalışırken, bugün bu sayı 5 binlere kadar düştü. Bir zamanlar Türkiye’nin gözbebeği olan, 15 milyar dolarlık ihracat yapan fabrikalarımız birer birer elden gitti, gidiyor.”
Cavit Çağlar, Bursa’dan ayrıldı. Oğlu Mustafa Çağlar da artık Bursa’da değil. Çağlar, “Artık Bursa’dan, sanayiden ayrılıyorum ama mezarım yine Bursa’da olacak” diyor.